Kuran-i Kerim Suresi İnfitar ayet 16
Qur'an Surah Al-Infitar Verse 16
İnfitar [82]: 16 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)
وَمَا هُمْ عَنْهَا بِغَاۤىِٕبِيْنَۗ (الإنفطار : ٨٢)
- wamā
- وَمَا
- And not
- ve değillerdir
- hum
- هُمْ
- they
- onlar
- ʿanhā
- عَنْهَا
- from it
- ondan
- bighāibīna
- بِغَآئِبِينَ
- (will be) absent
- kaybolacak
Transliteration:
Wa maa hum 'anhaa bighaaa 'ibeen(QS. al-ʾInfiṭār:16)
English Sahih International:
And never therefrom will they be absent. (QS. Al-Infitar, Ayah 16)
Diyanet Isleri:
Oradan bir daha ayrılamazlar. (İnfitar, ayet 16)
Abdulbaki Gölpınarlı
Ve oradan hiç ayrılmazlar.
Adem Uğur
Onlar (kâfirler) oradan bir daha da ayrılmazlar.
Ali Bulaç
Ve ondan ayrılıp-kaybolacak değildirler.
Ali Fikri Yavuz
Oradan asla çıkacak değillerdir.
Celal Yıldırım
Oradan artık ayrılıp uzaklaşamıyacaklar.
Diyanet Vakfı
Onlar (kafirler) oradan bir daha da ayrılmazlar.
Edip Yüksel
Oradan hiç ayrılamazlar.
Elmalılı Hamdi Yazır
Onlar o cehennemin gözünden kaçamazlar.
Fizilal-il Kuran
Oradan bir daha çıkamazlar.
Gültekin Onan
Ve ondan ayrılıp kaybolacak değildirler.
Hasan Basri Çantay
Ve onlar bundan ayrılanlar da değildir.
İbni Kesir
Ve orada kaybolacak değildirler.
İskender Ali Mihr
Ve onlar, ondan (alevli ateşten) gaib olacak (kaybolacak, yanıp bitecek) değillerdir.
Muhammed Esed
ve ondan kurtulmaları mümkün olmaz.
Muslim Shahin
Onlar (kâfirler) oradan bir daha da ayrılmazlar.
Ömer Nasuhi Bilmen
(14-16) Ve muhakkak ki, facirler de yakıcı ateş içindedirler. Ceza günü oraya yaslanacaklardır. Ve onlar, ondan gaip olanlar değildirler.
Rowwad Translation Center
Onlar oradan (bir yere) kaybolacak değildirler.
Şaban Piriş
Onlar, oradan kaybolacak değillerdir.
Shaban Britch
Onlar, oradan kaybolacak değillerdir.
Suat Yıldırım
Hem oradan hiç ayrılmazlar.
Süleyman Ateş
Onlar ondan (hiçbir yere kaçıp) kaybolacak değillerdir.
Tefhim-ul Kuran
Ve kendileri ondan ayrılıp kaybolacak değildirler.
Yaşar Nuri Öztürk
Onlar ondan, görülmeyecek şekilde uzaklaşmış değillerdir.