Kuran-i Kerim Suresi Nebe ayet 40
Qur'an Surah An-Naba Verse 40
Nebe [78]: 40 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)
اِنَّآ اَنْذَرْنٰكُمْ عَذَابًا قَرِيْبًا ەۙ يَّوْمَ يَنْظُرُ الْمَرْءُ مَا قَدَّمَتْ يَدَاهُ وَيَقُوْلُ الْكٰفِرُ يٰلَيْتَنِيْ كُنْتُ تُرَابًا ࣖ (النبإ : ٧٨)
- innā
- إِنَّآ
- Indeed We
- elbette biz
- andharnākum
- أَنذَرْنَٰكُمْ
- [We] have warned you
- siz uyardık
- ʿadhāban
- عَذَابًا
- (of) a punishment
- bir azab ile
- qarīban
- قَرِيبًا
- near
- yakın
- yawma
- يَوْمَ
- (the) Day
- o gün
- yanẓuru
- يَنظُرُ
- will see
- bakar
- l-maru
- ٱلْمَرْءُ
- the man
- kişi
- mā
- مَا
- what
- işlere
- qaddamat
- قَدَّمَتْ
- have sent forth
- öne sürdüğü
- yadāhu
- يَدَاهُ
- his hands
- ellerinin
- wayaqūlu
- وَيَقُولُ
- and will say
- ve der
- l-kāfiru
- ٱلْكَافِرُ
- the disbeliever
- kafir
- yālaytanī
- يَٰلَيْتَنِى
- "O I wish!
- ey keşke
- kuntu
- كُنتُ
- I were
- ben olsaydım
- turāban
- تُرَٰبًۢا
- dust!"
- toprak
Transliteration:
In naa anzar naakum azaaban qareebaiy-yauma yan zurul marr-u maa qaddamat yadaahu wa ya qoolul-kaafiru yaa lai tanee kuntu turaaba(QS. an-Nabaʾ:40)
English Sahih International:
Indeed, We have warned you of an impending punishment on the Day when a man will observe what his hands have put forth and the disbeliever will say, "Oh, I wish that I were dust!" (QS. An-Naba, Ayah 40)
Diyanet Isleri:
Sizi, yakın gelecekteki bir azabla uyardık; o gün kişi elleriyle sunduğuna bakar ve inkarcı da: "Keşke toprak olaydım" der. (Nebe, ayet 40)
Abdulbaki Gölpınarlı
Şüphe yok ki biz sizi, yakın bir azapla korkutmadayız; o gün kişi, elleriyle hazırladığına bakar ve kafir de ne olurdu der, keşke toprak olaydım.
Adem Uğur
Biz, yakın bir azap ile sizi uyardık. O gün kişi önceden yaptıklarına bakacak ve inkârcı kişi: "Keşke toprak olsaydım!" diyecektir.
Ali Bulaç
Gerçekten Biz sizi yakın bir azab ile uyardık. Kişinin kendi ellerinin önceden takdim ettiklerine bakacağı gün, kafir olan da: "Ah, keşke ben bir toprak oluverseydim" diyecek.
Ali Fikri Yavuz
Çünkü biz, size, (ahirette olacak) yakın bir azabı haber verdik. O gün kişi, ellerinin kazanıp öne (ahirete) gönderdiği amellere bakacak ve kâfir şöyle diyecektir: “- Ah ne olurdu, ben bir toprak olaydım!...”
Celal Yıldırım
Doğrusu biz, sizi yakın bir azâb ile uyardık; o gün, kişi, ellerinin önden gönderdiğine bakacak. Hakk´ı inkâr eden ise, (büyük bir pişmanlık içinde) «keşke (bugün) toprak olaydım !» diyecek.
Diyanet Vakfı
Biz, yakın bir azap ile sizi uyardık. O gün kişi önceden yaptıklarına bakacak ve inkarcı kişi: "Keşke toprak olsaydım!" diyecektir.
Edip Yüksel
Biz, sizi yakın bir azap ile uyarmış bulunuyoruz. O gün kişi yapmış olduklarına bakar ve inkarcı ise, "Keşke toprak olsaydım!" der.
Elmalılı Hamdi Yazır
Biz sizi yakın bir azap ile uyardık. O gün kişi ellerinin ne takdim ettiğine bakacak ve kâfir diyecek ki: "Ah ne olaydı, ben bir toprak olaydım."
Fizilal-il Kuran
Sizi yakın gelecekteki azabla uyardık; o gün kişi elleriyle sunduğuna bakar ve inkarcı da «Keşke toprak olsaydım» der.
Gültekin Onan
Gerçekten biz sizi yakın bir azab ile uyardık. Kişinin kendi ellerinin önceden takdim ettiklerine bakacağı gün, kafir olan da: "Ah, keşke ben bir toprak oluverseydim" diyecek.
Hasan Basri Çantay
Çünkü hakıykaten biz size yakın bir azabın tehlikesini haber verdik. O gün (her) kes iki elinin önden yolladığı ne ise (ona) bakacak, kâfir ise «Ah, ne olurdu ben bir toprak olaydım» diyecek.
İbni Kesir
Biz, sizi yakın bir azabla uyardık. O gün; kişi elleriyle sunduğuna bakacak. Ve kafir: Keşki ben, toprak olsaydım, diyecektir.
İskender Ali Mihr
Muhakkak ki, sizi yakın bir azapla uyardık. O gün kişi, elleri ile takdim ettiği şeye bakacak. Ve kâfir olan: “Keşke ben toprak olsaydım.” diyecek.
Muhammed Esed
Gerçek şu ki, Biz sizi yakındaki bir azaba karşı uyarmaktayız; insanın ilerisi için yapıp ettiklerini (açıkça) göreceği ve hakikati inkar edenin: "Eyvah, keşke toprak olsaydım..!" diyeceği Gün(ün azabına)!
Muslim Shahin
Biz, yakın bir azap ile sizi uyardık. O gün kişi önceden yaptıklarına bakacak ve inkârcı kişi: «Keşke toprak olsaydım!» diyecektir.
Ömer Nasuhi Bilmen
Şüphe yok ki Biz, sizi yakın bir azap ile korkutmuş olduk. O gün ki herkes iki elinin ne takdim etmiş olduğuna bakacaktır. Kâfir de, «Ah! Ben keşke, bir toprak olaydım,» diyecektir.
Rowwad Translation Center
Biz, sizi çok yakın bir azapla uyardık. Herkes o gün, kendi elleriyle ne yaptığına bir bakar ve kâfir olanlar da: "Keşke toprak olsaydım!" der.
Şaban Piriş
Biz, sizi yakın bir azap ile uyardık. Kişi o gün, elleri ile ne sunduğuna bakar. Kafir olan da: -Keşke toprak olsaydım! der.
Shaban Britch
Biz, sizi yakın bir azap ile uyardık. Kişi o gün, elleri ile ne sunduğuna bakar. Kâfir olan da: "Keşke toprak olsaydım!" der.
Suat Yıldırım
Biz, gelmesi yaklaşmış bir azabı bildirerek sizi uyarıyoruz. O gün gelecek,ve her şahıs önünde, yalnız yapıp ettiklerini bulup bakacak ve kâfir: “Ah ne olurdu, keşke toprak olaydım!” diyecek. [18,49; 75,13]
Süleyman Ateş
Biz sizi yakın bir azab ile uyardık. O gün kişi, ellerinin (yapıp) öne sürdüğü işlere bakar ve kafir: "Keşke ben, toprak olsaydım!" der.
Tefhim-ul Kuran
Gerçekten biz sizi yakın bir azab ile uyarıp korkuttuk. Kişinin kendi ellerinin önceden takdim ettiklerine bakacağı gün, kâfir olan da; «Ah, keşke ben bir toprak oluverseydim» diyecek.
Yaşar Nuri Öztürk
Biz sizi yakın bir azap ile uyardık. Bir gündedir ki o, kişi kendi ellerinin önden gönderdiğine bakar ve küfre sapan şöyle der: "Keşke toprak olsaydım!"