Kuran-i Kerim Suresi İnsan ayet 8
Qur'an Surah Al-Insan Verse 8
İnsan [76]: 8 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)
وَيُطْعِمُوْنَ الطَّعَامَ عَلٰى حُبِّهٖ مِسْكِيْنًا وَّيَتِيْمًا وَّاَسِيْرًا (الانسان : ٧٦)
- wayuṭ'ʿimūna
- وَيُطْعِمُونَ
- And they feed
- ve yedirirler
- l-ṭaʿāma
- ٱلطَّعَامَ
- the food
- yemeği
- ʿalā ḥubbihi
- عَلَىٰ حُبِّهِۦ
- in spite of love (for) it
- sevdikleri
- mis'kīnan
- مِسْكِينًا
- (to the) needy
- yoksula
- wayatīman
- وَيَتِيمًا
- and (the) orphan
- ve yetime
- wa-asīran
- وَأَسِيرًا
- and (the) captive
- ve esire
Transliteration:
Wa yut''imoonat ta'aama 'alaa hubbihee miskeenanw wa yatemanw wa aseeraa(QS. al-ʾInsān:8)
English Sahih International:
And they give food in spite of love for it to the needy, the orphan, and the captive, (QS. Al-Insan, Ayah 8)
Diyanet Isleri:
Onlar içleri çektiği halde, yiyeceği yoksula, öksüze ve esire yedirirler. (İnsan, ayet 8)
Abdulbaki Gölpınarlı
Ve ona ihtiyaçları olduğu halde yemeklerini yoksula ve yetime ve tutsağa verirler, onları doyururlar.
Adem Uğur
Onlar, kendi canları çekmesine rağmen yemeği yoksula, yetime ve esire yedirirler.
Ali Bulaç
Kendileri, ona duydukları sevgiye rağmen yemeği, yoksula, yetime ve esire yedirirler.
Ali Fikri Yavuz
Yoksula, yetime, esire seve seve yemek yedirirler.
Celal Yıldırım
(8-9) Allah sevgisi için (veya mala olan sevgilerine rağmen) fakire, yoksula, yetime ve esîre yedirirler. Sizi ancak Allah rızası için yediriyoruz. Sizden ne bir karşılık, ne de bir teşekkür bekliyoruz.
Diyanet Vakfı
Onlar, kendi canları çekmesine rağmen yemeği yoksula, yetime ve esire yedirirler.
Edip Yüksel
Yoksula, öksüze ve tutsağa sevdikleri yiyecekleri yedirirler.
Elmalılı Hamdi Yazır
Düşküne, yetime ve esire seve seve yemek yedirirler.
Fizilal-il Kuran
Onlar içleri çektiği halde yemeklerini yoksullara, yetimlere ve tutsaklara yedirirler.
Gültekin Onan
Kendileri, ona duydukları sevgiye rağmen yemeği, yoksula, yetime ve esire yedirirler.
Hasan Basri Çantay
(Yemeğe olan) sevgi (lerine ve iştihâlarına) rağmen yoksulu, yetimi, esîri doyururlar (dı).
İbni Kesir
Onlar; yoksula, yetime ve esire seve seve yemek yedirirler.
İskender Ali Mihr
Ve sevdiği taamı (yemeği), miskinlere (fakir ve yoksullara), yetimlere ve esir olanlara yedirirler.
Muhammed Esed
Ve kendi istekleri ne kadar çok olursa olsun, muhtaçlara, yetimlere ve esirlere yedirirler,
Muslim Shahin
Onlar, kendi canları çekmesine rağmen yemeği yoksula, yetime ve esire yedirirler.
Ömer Nasuhi Bilmen
Ve taam yedirirler, onu sevdikleri halde yoksullara ve yetimlere ve esir olanlara.
Rowwad Translation Center
Yemeğe olan sevgilerine rağmen yoksula, yetime ve esire yemek yedirirler.
Şaban Piriş
Sevmelerine rağmen yemeği düşküne, yetime ve esire yedirirler.
Shaban Britch
Duydukları sevgiye rağmen yemeği düşküne, yetime ve esire yedirirler.
Suat Yıldırım
Kendileri de ihtiyaç duydukları halde yiyeceklerini, sırf Allah'ın rızasına ermek için fakire, yetime ve esire ikram ederler.
Süleyman Ateş
Yosula, yetime ve esire sevdikleri yemeği yedirirler:
Tefhim-ul Kuran
Kendileri, ona karşı duydukları sevgiye rağmen yemeği, yoksula, yetime ve esire yedirirler.
Yaşar Nuri Öztürk
Yoksula, yetime ve esire, yemeği severek yedirirler.