Skip to content

Kuran-i Kerim Suresi Mearic ayet 42

Qur'an Surah Al-Ma'arij Verse 42

Mearic [70]: 42 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)

فَذَرْهُمْ يَخُوْضُوْا وَيَلْعَبُوْا حَتّٰى يُلٰقُوْا يَوْمَهُمُ الَّذِيْ يُوْعَدُوْنَۙ (المعارج : ٧٠)

fadharhum
فَذَرْهُمْ
So leave them
bırak onları
yakhūḍū
يَخُوضُوا۟
(to) converse vainly
dalsınlar
wayalʿabū
وَيَلْعَبُوا۟
and amuse themselves
ve oynasınlar
ḥattā
حَتَّىٰ
until
kadar
yulāqū
يُلَٰقُوا۟
they meet
kavuşuncaya
yawmahumu
يَوْمَهُمُ
their Day
günlerine
alladhī yūʿadūna
ٱلَّذِى يُوعَدُونَ
which they are promised
kendilerine va'dedilen

Transliteration:

Fazarhum yakhoodoo wa yal'aboo hattaa yulaaqoo yaw mahumul lazee yoo'adoon (QS. al-Maʿārij:42)

English Sahih International:

So leave them to converse vainly and amuse themselves until they meet their Day which they are promised – (QS. Al-Ma'arij, Ayah 42)

Diyanet Isleri:

Onları bırak; kendilerine söz verilen güne kavuşmalarına kadar dalıp oynasınlar. (Mearic, ayet 42)

Abdulbaki Gölpınarlı

Bırak artık onları dalsınlar daldıklarına ve oynasınlar oynadıklarıyla, kendilerine vaadedilen güne kavuşuncaya dek.

Adem Uğur

Ama sen onları (şimdilik) bırak da, tehdit edildikleri günlerine kavuşuncaya dek dalsınlar, oynayadursunlar.

Ali Bulaç

Şu halde sen, kendilerine vadedilen (azap) günlerine kavuşuncaya kadar onları bırak; dalıp-oynasınlar, oyalansınlar.

Ali Fikri Yavuz

O halde (Ey Rasûlüm) bırak o inkârcıları, (bâtıl inançlarına) dalsınlar ve oynaya dursunlar; tâ o vaad olundukları güne kavuşturulacakları zamana kadar...

Celal Yıldırım

Artık sen, onları bırak da, kendileri için va´dolunan güne kavuşuncaya kadar (inkâr ve azgınlıklarına) dalıp oynasınlar.

Diyanet Vakfı

Ama sen onları (şimdilik) bırak da, tehdit edildikleri günlerine kavuşuncaya dek dalsınlar, oynayadursunlar.

Edip Yüksel

Bırak onları, kendilerine söz verilen gün ile karşı karşıya gelinceye kadar dalsınlar, oynasınlar.

Elmalılı Hamdi Yazır

O halde bırak onları, kendilerine vaad edilen günlerine kavuşuncaya kadar dalıp oynayadursunlar.

Fizilal-il Kuran

Bırak onları kendilerine va´dedilen günlerine kavuşuncaya kadar dalsın oynasınlar.

Gültekin Onan

Şu halde sen kendilerine vadedilen (azab) günlerine kavuşuncaya kadar onları bırak; dalıp oynasınlar, oyalansınlar.

Hasan Basri Çantay

(Şimdilik) onları (hallerine) bırak. (Azâb ile) tehdîd edilmekde oldukları günlerine kavuşuncaya kadar dalsınlar, oynaya dursunlar.

İbni Kesir

Bırak onları, kendilerine vaadolunan güne kavuşuncaya kadar dalıp oynasınlar.

İskender Ali Mihr

Artık onları terket, vaadolundukları güne kavuşuncaya kadar dalsınlar ve oynasınlar.

Muhammed Esed

O halde, bırak onları, kendilerine vaad edilen (Hesap) Günü ile karşılaşıncaya kadar boş konuşmalarla oyalansınlar ve (kelimelerle) oynayıp dursunlar;

Muslim Shahin

Ama sen onları (şimdilik) bırak da, tehdit edildikleri günlerine kavuşuncaya dek dalsınlar, oynayadursunlar.

Ömer Nasuhi Bilmen

Şimdilik onları bırak, dalsınlar ve oynasınlar, vaad olundukları günlerine kavuşacaklarına değin.

Rowwad Translation Center

Bırak onları; kendilerine söz verilen gün gelinceye kadar dalıp oynasınlar!

Şaban Piriş

-Bırak onları, kendilerine söz verilen gün gelinceye kadar dalıp, oynasınlar!

Shaban Britch

Bırak onları, kendilerine söz verilen gün gelinceye kadar dalıp, oynasınlar!

Suat Yıldırım

Artık sen onları kendi hallerine bırak da, kendilerine vâd edilen gün gelinceye kadar bâtıla dalsın, oynasınlar.

Süleyman Ateş

Bırak onları kendilerine va'dedilen günlerine kavuşuncaya kadar dalsın, oynasınlar.

Tefhim-ul Kuran

Şu halde sen, kendilerine vadedilen (azab) günlerine kavuşuncaya kadar onları bırak; dalıp oynasınlar, oyalansınlar.

Yaşar Nuri Öztürk

Bırak onları! Dalsınlar, oynasınlar kendileri için belirlenen günlerine ulaşıncaya kadar.