Kuran-i Kerim Suresi Araf ayet 91
Qur'an Surah Al-A'raf Verse 91
Araf [7]: 91 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)
فَاَخَذَتْهُمُ الرَّجْفَةُ فَاَصْبَحُوْا فِيْ دَارِهِمْ جٰثِمِيْنَۙ (الأعراف : ٧)
- fa-akhadhathumu
- فَأَخَذَتْهُمُ
- Then seized them
- derken onları yakalayıverdi
- l-rajfatu
- ٱلرَّجْفَةُ
- the earthquake
- o müthiş sarsıntı
- fa-aṣbaḥū
- فَأَصْبَحُوا۟
- then they became
- çökekaldılar
- fī dārihim
- فِى دَارِهِمْ
- in their home(s)
- yurtlarında
- jāthimīna
- جَٰثِمِينَ
- fallen prone
- diz üstü
Transliteration:
Fa akhazat humur rajfatu fa asbahoo fee daarihim jaasimeen(QS. al-ʾAʿrāf:91)
English Sahih International:
So the earthquake seized them, and they became within their home [corpses] fallen prone. (QS. Al-A'raf, Ayah 91)
Diyanet Isleri:
Bu yüzden onları bir sarsıntı tuttu ve oldukları yerde diz üstü çöküverdiler. (Araf, ayet 91)
Abdulbaki Gölpınarlı
Derken, şiddetli bir depremle azaba uğradılar, yurtlarında diz çökmüş bir halde yüzükoyun kapanarak helak olup gittiler.
Adem Uğur
Derken o şiddetli deprem onları yakalayıverdi de yurtlarında diz üstü donakaldılar.
Ali Bulaç
Bunun üzerine onları dayanılmaz bir sarsıntı tuttu da, kendi yurtlarında diz üstü çökmüş olarak sabahladılar.
Ali Fikri Yavuz
Nihayet onları, o korkunç zelzele (sarsıntı) yakalayıverdi. Böylece evlerinde çöküp helâk oldular.
Celal Yıldırım
(91-92) Bunun üzerine onları müthiş sarsıntı yakalayıverdi ve (böylece) kendi yurtlarında oldukları yerde dizüstü çöküp kaldılar; Şuâyb´ı yalanlayanlar sanki orada hiç şenşatır yaşamamış gibi oldular. Şuâyb´ı yalanlayanlar ziyana uğrayanların tâ kendileri oldular.
Diyanet Vakfı
Derken o şiddetli deprem onları yakalayıverdi de yurtlarında diz üstü donakaldılar.
Edip Yüksel
Bunun üzerine onları bir sarsıntı yakaladı da evlerinde diz üstü çöküverdiler.
Elmalılı Hamdi Yazır
Derken o (müthiş) sarsıntı onları yakalayıverdi, yurtlarında diz üstü çökekaldılar.
Fizilal-il Kuran
Bu arada ani bir yersarsıntısına tutuldular da oldukları yerde yığılıp kalıverdiler.
Gültekin Onan
Bunun üzerine onları dayanılmaz bir sarsıntı tuttu da kendi yurtlarında diz üstü çökmüş olarak sabahladılar.
Hasan Basri Çantay
Bunun üzerine onları o müdhiş zelzele yakalayıverdi de yurdlarında diz üstü çöken (helake uğrayan) kimseler oldular.
İbni Kesir
Bunun üzerine onları sarsıntı yakalayıverdi. Ve yurtlarında dizüstü çökenler oldular.
İskender Ali Mihr
Böylece şiddetli bir sarsıntı onları yakaladı. Bunun üzerine kendi yurtlarında diz üstü çöküp kaldılar.
Muhammed Esed
Derken, bir deprem onların işini bitirdi: kendi evlerinde cansız olarak yere serilip kaldılar.
Muslim Shahin
Derken o şiddetli deprem onları yakalayıverdi de yurtlarında diz üstü donakaldılar.
Ömer Nasuhi Bilmen
Derken onları şiddetli bir zelzele yakaladı da yurtlarında diz üstü çöken kimseler oldular.
Rowwad Translation Center
Derken, onları o korkunç sarsıntı yakaladı da yurtlarında yüzüstü hareketsiz çöke kaldılar.
Şaban Piriş
(91-92.) Onları dehşetli bir sarsıntı tuttu ve oldukları yerde çöküp kaldılar. Şuayb’ı yalanlayanlar sanki orda hiç yaşamamış gibi oldular. Şuayb’ı yalanlayanların asıl kendileri mahvoldu.
Shaban Britch
Onları dehşetli bir sarsıntı tuttu ve oldukları yerde diz üstü çöküp kaldılar.
Suat Yıldırım
Derken şiddetli bir deprem onları kıskıvrak yakaladı ve derhal oldukları yerde çökekaldılar. [11,94; 26,189]
Süleyman Ateş
Derken o müthiş sarsıntı onları yakalayıverdi, yurtlarında diz üstü çökekaldılar.
Tefhim-ul Kuran
Bunun üzerine onları dayanılmaz bir sarsıntı tuttu da, kendi yurtlarında diz üstü çökmüş olarak sabahladılar.
Yaşar Nuri Öztürk
Bunun üzerine o şiddetli sarsıntı/o korkunç titreşim onları yakalayıverdi de öz yurtlarında yere çökmüş hale geldiler.