Kuran-i Kerim Suresi Araf ayet 4
Qur'an Surah Al-A'raf Verse 4
Araf [7]: 4 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)
وَكَمْ مِّنْ قَرْيَةٍ اَهْلَكْنٰهَا فَجَاۤءَهَا بَأْسُنَا بَيَاتًا اَوْ هُمْ قَاۤىِٕلُوْنَ (الأعراف : ٧)
- wakam
- وَكَم
- And how many
- ve nice
- min qaryatin
- مِّن قَرْيَةٍ
- of a city
- kent(ler)i
- ahlaknāhā
- أَهْلَكْنَٰهَا
- We destroyed it
- helak ettik
- fajāahā
- فَجَآءَهَا
- and came to it
- onlara geliverdi
- basunā
- بَأْسُنَا
- Our punishment
- azabımız
- bayātan
- بَيَٰتًا
- (at) night
- gece yatarlarken
- aw
- أَوْ
- or
- yahut
- hum
- هُمْ
- (while) they
- onlar
- qāilūna
- قَآئِلُونَ
- were sleeping at noon
- gündüz uyurlarken
Transliteration:
Wa kam min qaryatin ahlaknaahaa fajaaa'ahaa baasunaa bayaatan aw hum qaaa'iloon(QS. al-ʾAʿrāf:4)
English Sahih International:
And how many cities have We destroyed, and Our punishment came to them at night or while they were sleeping at noon. (QS. Al-A'raf, Ayah 4)
Diyanet Isleri:
Biz nice kentleri yok etmişizdir; geceleyin veya gündüz uykularında iken baskınımıza uğramışlardır. (Araf, ayet 4)
Abdulbaki Gölpınarlı
Biz nice şehirler helak etmişiz ki azabımız gelip çattığı zaman ya geceydi; halk, uykuya dalmıştı, yahut da gündüzdü, öğle uykusundaydı, dinlenmedeydi.
Adem Uğur
Nice memleketler var ki biz onları helâk ettik. Azabımız onlara geceleyin yahut gündüz istirahat ederlerken geldi.
Ali Bulaç
Biz nice ülkeleri yıkıma uğrattık. Geceleri uyurlarken ya da gündüzün dinlenirlerken Bizim zorlu azabımız onlara geliverdi.
Ali Fikri Yavuz
Biz nice memleketler halkını helâk ettik ki, onlara azâbımız, gece yatarlarken, yahut gündüz istirahat ederlerken gelmişti.
Celal Yıldırım
Nice kasabaları bitik hale getirip yok etmişizdir ki, kahredici azabımız geceleyin veya öğle sıcağında dinlenirlerken onlara gelivermiştir.
Diyanet Vakfı
Nice memleketler var ki biz onları helak ettik. Azabımız onlara geceleyin yahut gündüz istirahat ederlerken geldi.
Edip Yüksel
Yok ettiğimiz nice topluluklar, uyurlarken yahut gündüzün işlerine dalmış haldeyken azabımız kendilerine ulaştı.
Elmalılı Hamdi Yazır
Nice kentler helak ettik. Gece yatarlarken, yahut gündüz uyurlarken, azabımız onlara geliverdi.
Fizilal-il Kuran
Biz nice kentleri yokettik. Azabımız, onları, ya geceleyin ya da öğle uykuları sırasında yakalayıverdi.
Gültekin Onan
Biz nice ülkeleri (veya toplulukları) yıkıma uğrattık. Gece uyurlarken ya da gündüz dinlenirlerken bizim zorlu azabımız onlara geliverdi.
Hasan Basri Çantay
Biz nice memleketler (ehâlîsin) i helak etdik. Öyle ki (kâh) geceleyin, kâh onlar kaylûle ederlerken azabımız gelib çatdı onlara.
İbni Kesir
Nice kasabalar vardır ki; Biz, onları helak etmişizdir. Geceleyin uyurken, öğleyin dinlenirken, baskınımız gelip çattı onlara.
İskender Ali Mihr
Ülkelerden nicesini (kaç tanesini) helâk ettik. Artık azabımız onlara geceleyin veya onlar öğle uykusu uyurken geldi.
Muhammed Esed
Biz (baş kaldıran) topluluklardan nicesini, gece vakti ya da güpegündüz dinlenirken ansızın gelip çatan cezamızla yok etmişizdir.
Muslim Shahin
Nice memleketler var ki biz onları helâk ettik. Azabımız onlara geceleyin yahut gündüz istirahat ederlerken geldi.
Ömer Nasuhi Bilmen
Bir nice ülkeyi helâk ettik ki, onlara azabımız gece yatarlarken veya gündüzün ortasında uyurlarken gelip çatmıştır.
Rowwad Translation Center
Nice yurtları helak ettik. Onlara azabımız gece uykusuna dalmışken yahut gündüz istirahat hâlinde iken gelmişti.
Şaban Piriş
Nice memleketler helak ettik. Kahredici azabımız, onlara gece ya da öğle vakti uyurlarken gelip çattı.
Shaban Britch
Nice memleketler helak ettik. Kahredici azabımız, onlara gece ya da öğle vakti uyurlarken gelip çattı.
Suat Yıldırım
Biz nice ülkeler imha ettik ki ya gece uyurlarken, yahut gündüz yatarlarken baskınımız onlara gelivermişti. [6,10; 22,45; 28,58; 7,97-98]
Süleyman Ateş
Nice kent(ler)i helak ettik; gece yatarlarken, yahut gündüz uyurlarken, azabımız onlara geliverdi.
Tefhim-ul Kuran
Biz nice ülkeleri yıkıma uğrattık. Geceleri uyurlarken ya da gündüzün dinlenirlerken bizim zorlu azabımız onlara geliverdi.
Yaşar Nuri Öztürk
Nice yurtları ve medeniyetleri yere batırdık biz. Öyle ki, geceleyin yahut öğlen uykusu uyumakta oldukları bir sırada azabımız tepelerine iniverdi.