Kuran-i Kerim Suresi Araf ayet 106
Qur'an Surah Al-A'raf Verse 106
Araf [7]: 106 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)
قَالَ اِنْ كُنْتَ جِئْتَ بِاٰيَةٍ فَأْتِ بِهَآ اِنْ كُنْتَ مِنَ الصّٰدِقِيْنَ (الأعراف : ٧)
- qāla
- قَالَ
- He said
- (Fir'avn) dedi
- in
- إِن
- "If
- eğer
- kunta
- كُنتَ
- you have
- isen
- ji'ta
- جِئْتَ
- come
- getirmiş
- biāyatin
- بِـَٔايَةٍ
- with a Sign
- bir ayet
- fati
- فَأْتِ
- then bring
- getir bakalım
- bihā
- بِهَآ
- it
- onu
- in
- إِن
- if
- şayet
- kunta
- كُنتَ
- you are
- isen
- mina l-ṣādiqīna
- مِنَ ٱلصَّٰدِقِينَ
- of the truthful"
- doğru söyleyenlerden
Transliteration:
Qaala in kunta ji'ta bi Aayatin faati bihaaa in kunta minas saadiqeen(QS. al-ʾAʿrāf:106)
English Sahih International:
[Pharaoh] said, "If you have come with a sign, then bring it forth, if you should be of the truthful." (QS. Al-A'raf, Ayah 106)
Diyanet Isleri:
Firavun: "Bir mucize getirdiysen ortaya koy bakalım, doğru sözlülerden isen bunu yaparsın" dedi. (Araf, ayet 106)
Abdulbaki Gölpınarlı
Firavun, apaçık delille geldiysen ve doğru söz söyleyenlerdensen göster o delili dedi.
Adem Uğur
(Firavun) dedi ki: Eğer bir mucize getirdiysen ve gerçekten doğru söylüyorsan onu göster bakalım.
Ali Bulaç
(Firavun) Dedi ki: "Eğer gerçekten bir ayet getirmişsen ve doğru sözlülerden isen, bu durumda onu getir (bakalım)."
Ali Fikri Yavuz
(Firavun, Mûsa’ya şöyle) dedi: “- Eğer sen mû’cize getirdiysen ve sadık kimselerden isen onu (getir) göster.”
Celal Yıldırım
Fir´avn Ona : Bir âyet (mu´cize) ile gelmiş bulunuyorsan hemen onu getir de (ortaya koy), eğer doğrulardan isen, dedi.
Diyanet Vakfı
(Firavun) dedi ki: Eğer bir mucize getirdiysen ve gerçekten doğru söylüyorsan onu göster bakalım.
Edip Yüksel
Dedi: "Bir ayet (mucize) ile gelmişsen ve gerçekten doğru sözlüysen getir onu bakalım."
Elmalılı Hamdi Yazır
Firavun: "Eğer bir mucize getirdiysen ve eğer doğru söyleyenlerden isen onu göster" dedi.
Fizilal-il Kuran
Firavun: Eğer doğru söylüyorsan ve getirdiğin bir mucize varsa onu göster bakalım, dedi.
Gültekin Onan
(Firavun) dedi ki: "Eğer gerçekten bir ayet getirmişsen ve doğru sözlülerden isen, bu durumda onu getir (bakalım)."
Hasan Basri Çantay
(Fir´avn şöyle) dedi: «Eğer sen bir âyet (mu´cize) getirdiysen göster onu, eğer sadıklardan isen».
İbni Kesir
Dedi ki: Şayet sen, bir ayet getirdinse; göster onu, eğer sadıklardan isen.
İskender Ali Mihr
(Firavun şöyle) dedi: “Eğer bir âyet (mucize) getirdinse, sadıklardan (doğru söyleyenlerden) isen onu getir.”
Muhammed Esed
(Firavun): "Bir işaret, bir alamet getirdiysen, göster bakalım; tabi,doğru sözlü biriysen!" dedi.
Muslim Shahin
(Firavun) dedi ki: Eğer bir mucize getirdiysen ve gerçekten doğru söylüyorsan onu göster bakalım.
Ömer Nasuhi Bilmen
Dedi ki: «Eğer sen bir mûcize ile gelmiş isen onu getir, sen sâdıklardan isen.»
Rowwad Translation Center
“Eğer sen bir ayet ile gelmişsen ve eğer doğru söyleyenlerden isen haydi onu göster!” dedi.
Şaban Piriş
-Eğer bir belge ile geldiysen, haydi doğru söyleyen biriysen onu ortaya koy, dedi.
Shaban Britch
Eğer bir ayet/mucize ile geldiysen, haydi doğru söyleyen biriysen onu ortaya koy, dedi.
Suat Yıldırım
“Eğer” dedi Firavun, “Gerçekten getirdiğin bir belge varsa ve sen doğru söyleyen biri isen, onu ortaya koy da görelim.”
Süleyman Ateş
(Fir'avn) dedi. "Eğer bir ayet (mu'cize) getirmiş isen, hakikaten doğru söylüyorsan göster onu bakalım!"
Tefhim-ul Kuran
(Firavun) Dedi ki: «Eğer gerçekten bir ayet getirmişsen ve doğru sözlülerden isen, bu durumda onu getir (bakalım) .»
Yaşar Nuri Öztürk
Firavun dedi: "Bir mucize getirdinse, doğru sözlülerden isen onu ortaya çıkar!"