Kuran-i Kerim Suresi Kamer ayet 37
Qur'an Surah Al-Qamar Verse 37
Kamer [54]: 37 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)
وَلَقَدْ رَاوَدُوْهُ عَنْ ضَيْفِهٖ فَطَمَسْنَآ اَعْيُنَهُمْ فَذُوْقُوْا عَذَابِيْ وَنُذُرِ (القمر : ٥٤)
- walaqad
- وَلَقَدْ
- And certainly
- ve andolsun
- rāwadūhu
- رَٰوَدُوهُ
- they demanded from him
- murad almağa kalkıştılar
- ʿan ḍayfihi
- عَن ضَيْفِهِۦ
- they demanded from him his guests
- onun konuklarından
- faṭamasnā
- فَطَمَسْنَآ
- so We blinded
- biz de siliverdik
- aʿyunahum
- أَعْيُنَهُمْ
- their eyes
- gözlerini
- fadhūqū
- فَذُوقُوا۟
- "So taste
- haydi tadın
- ʿadhābī
- عَذَابِى
- My punishment
- azabımı
- wanudhuri
- وَنُذُرِ
- and My warnings"
- ve uyarılarımı
Transliteration:
Wa laqad raawadoohu 'andaifee fatamasnaaa a'yunahum fazooqoo 'azaabee wa nuzur(QS. al-Q̈amar:37)
English Sahih International:
And they had demanded from him his guests, but We obliterated their eyes, [saying], "Taste My punishment and warning." (QS. Al-Qamar, Ayah 37)
Diyanet Isleri:
And olsun ki, onlar Lut'un konukları olan melekleri elde etmeye kalkıştılar, bunun üzerine gözlerini kör ettik. "Azabımı ve uyarmalarımı dinlememenin sonucunu tadın" dedik. (Kamer, ayet 37)
Abdulbaki Gölpınarlı
Ve gerçekten de onun konuklarını istemişlerdi de biz, kör edivermiştik gözlerini, artık tadın azabımı ve korkutuşlarımın sonucunu.
Adem Uğur
Onlar Lût´un misafirlerine karşı kötülük yapmayı planlamışlardı. Hemen biz onların gözlerini silme kör ettik. "Haydi azabımı ve uyarılarımı tadın!" (dedik).
Ali Bulaç
Andolsun onlar, onun konuklarından da murad almak için baskı yaptılar. Biz de onların gözlerini silip kör ettik. "İşte azabımı ve uyarmamı tadın."
Ali Fikri Yavuz
Ve onun (meleklerden ibaret) misafirlerine, (kendi aralarında icra etmekte oldukları kötü işle) tecavüze kalkıştılar. Biz de onların gözlerini silme kör ediverdik. “- Şimdi azabımı ve peygamberimin tehdidlerini tadın.” dedik.
Celal Yıldırım
And olsun ki onlar (o ahlâksız cinsel sapıklar), Lût´un konuklarına sataşmak için devamlı O´na gidip geldiler. Bu yüzden onların gözlerini silme kör ettik de «tadın azabımı ve uyarılarımı I» (dedik).
Diyanet Vakfı
Onlar Lut'un misafirlerine karşı kötülük yapmayı planlamışlardı. Hemen biz onların gözlerini silme kör ettik. "Haydi azabımı ve uyarılarımı tadın!" (dedik).
Edip Yüksel
Onun konuklarına göz diktiler, biz de onları kör ettik. Azabımı ve uyarılarımı tadın bakalım.
Elmalılı Hamdi Yazır
Onun konuklarından murad almaya kalkıştılar. Biz de gözlerini siliverdik. "Haydi azabımı ve uyarılarımı tadın!" (dedik).
Fizilal-il Kuran
Onlar Lut´un konuklarını elde etmek istediler. Bunun üzerine gözlerini kör ettik. «Tadın bakalım azabımı ve uyarılarımın sonuçlarını.»
Gültekin Onan
Andolsun onlar, onun konuklarından da murad almak için baskı, yaptılar. Biz de onların gözlerini silip kör ettik. "İşte azabımı ve uyarmamı tadın."
Hasan Basri Çantay
Andolsun ki onlar müsâfirlerine (bile) kötülük yapmayı kasd etmişlerdi. Biz de gözlerini silme kör ediverdik. «İşte, (dedik,) azabımı ve tehdîdlerimi (n akıbetini) tadın».
İbni Kesir
Andolsun ki; onlar, misafirlerine kötülük yapmayı kasdetmişlerdi. Biz de gözlerini kör ettik. Azabımı ve tehdidimi tadın.
İskender Ali Mihr
Ve andolsun ki, kötü amelleri için ondan misafirlerini ısrarla istediler. Bunun üzerine onların gözlerini silip yok ettik. Öyleyse inzarımı (uyarılarımı) ve azabımı tadın!
Muhammed Esed
Ve hatta o´ndan misafirlerini (kendilerine) teslim etmesini istediler. Bunun üzerine onları (gerçeği) görmekten yoksun bıraktık. "Uyarılarım gözardı edildiğinde başınıza gelen azabı tadın bakalım!" (diye seslendik.)
Muslim Shahin
Onlar Lût'un misafirlerine karşı kötülük yapmayı planlamışlardı. Hemen biz onların gözlerini silme kör ettik. «Haydi azabımı ve uyarılarımı tadın!» (dedik).
Ömer Nasuhi Bilmen
(37-38) Andolsun ki, o misafirlerinden dolayı O´ndan mutalebede bulunmuşlardı. Artık Biz de onların gözlerini silip kör ettik, «Haydin azabımı ve tehditlerimi tadın!» (deyiverdik). Andolsun ki, onları sabahleyin erkenden bir daimi azab yakaladı.
Rowwad Translation Center
Onlar Lût'un misafirlerini elde etmeye kalkıştılar. Hemen biz onların gözlerini silme kör ettik; "Haydi azabımı ve uyarılarımı tadın!" (dedik).
Şaban Piriş
Onlar, Lût’un misafirlerinden murat almak istemişlerdi. Biz de onların gözlerini kör ettik. -Şimdi tadına bakın azabımın ve tehdidimin!
Shaban Britch
Onlar Lut'un misafirlerine karşı kötülük yapmayı/elde etmeyi istediler. Biz de onların gözlerini silip kör ettik. "Haydi azabımı ve uyarılarımı tadın!" (dedik).
Suat Yıldırım
Onlar Lût'un misafirlerine karşı niyetlerini bozdular, onlarla yalnız kalmak için gidip gidip geldiler. Biz de gözlerini silme kör ettik. Haydi tadın Benim cezalandırmamı ve tehditlerimi! [11,77-83; 15,61-74] {KM, Tekvin 19,11}
Süleyman Ateş
Onun (güzel delikanlılar şeklinde görünen melek) konuklarından murad almağa kalkıştılar. Biz de gözlerini siliverdik: "Haydi azabımı ve uyarılarımı tadın!"
Tefhim-ul Kuran
Andolsun onlar, onun konuklarından da murad almak için baskı yaptılar. Biz de onların gözlerini silip kör ettik. «İşte azabımı ve uyarıp korkutmamı tadın.»
Yaşar Nuri Öztürk
Yemin olsun, Lût'un misafirlerinden nefislerini tatmin etmek istemişlerdi de onların gözlerini silme kör etmiştik. Hadi, tadın azabımı ve uyarılarımı?