Kuran-i Kerim Suresi Necm ayet 7
Qur'an Surah An-Najm Verse 7
Necm [53]: 7 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)
وَهُوَ بِالْاُفُقِ الْاَعْلٰىۗ (النجم : ٥٣)
- wahuwa
- وَهُوَ
- While he
- o iken
- bil-ufuqi
- بِٱلْأُفُقِ
- (was) in the horizon -
- ufukta
- l-aʿlā
- ٱلْأَعْلَىٰ
- the highest
- yüksek
Transliteration:
Wa huwa bil ufuqil a'laa(QS. an-Najm:7)
English Sahih International:
While he was in the higher [part of the] horizon. (QS. An-Najm, Ayah 7)
Diyanet Isleri:
Ona, çetin kuvvetlere sahip ve güçlü olan Cebrail öğretmiştir; en yüksek ufukta iken doğruluvermiş. (Necm, ayet 7)
Abdulbaki Gölpınarlı
Ve o, en yüce tanyerindeydi.
Adem Uğur
Kendisi en yüksek ufukta iken.
Ali Bulaç
O, en yüksek bir ufuktaydı.
Ali Fikri Yavuz
Ve o (Cebrâil) yüksek ufukta idi.
Celal Yıldırım
(5-6-7) Onu O´na, çok çetin güce sahip olan Melek (Cebrail) öğretti ki, o güzel bir görünümdedir ve en yüksek ufukta iken doğruldu.
Diyanet Vakfı
Kendisi en yüksek ufukta iken.
Edip Yüksel
En yüksek ufukta.
Elmalılı Hamdi Yazır
O, en yüksek ufukta idi.
Fizilal-il Kuran
Yüce ufuktayken.
Gültekin Onan
O, en yüksek bir ufuktaydı.
Hasan Basri Çantay
O, en yüksek ufukda idi.
İbni Kesir
Ve o; en yüce ufukta idi.
İskender Ali Mihr
Ve o, ufkun en yüksek yerinde (gözüktü).
Muhammed Esed
ufkun en uç noktasında görünerek,
Muslim Shahin
Sonra en yüksek ufukta iken.
Ömer Nasuhi Bilmen
(6-7) Bir kuvvet sahibi ki, hemen dosdoğru göründü. Ve o, en yüksek bir sema kıyısında idi.
Rowwad Translation Center
O, en yüksek ufukta idi.
Şaban Piriş
O, en yüksek ufukta idi.
Shaban Britch
O, en yüksek ufukta idi.
Suat Yıldırım
Onu kendisine pek güçlü ve kuvvetli, o üstün akıl ve kemal sahibi olan (melek Cebrail) öğretti. [81,19-21]Melek kendi aslî sûretine girip doğruldu. İşte o zaman kendisi en yüce ufukta idi.
Süleyman Ateş
Kendisi yüksek ufukta iken.
Tefhim-ul Kuran
O, en yüksek bir ufuktaydı.
Yaşar Nuri Öztürk
En yüksek ufuktadır o.