Kuran-i Kerim Suresi Tur ayet 25
Qur'an Surah At-Tur Verse 25
Tur [52]: 25 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)
وَاَقْبَلَ بَعْضُهُمْ عَلٰى بَعْضٍ يَّتَسَاۤءَلُوْنَ (الطور : ٥٢)
- wa-aqbala
- وَأَقْبَلَ
- And will approach
- ve dönmüş(ler)
- baʿḍuhum
- بَعْضُهُمْ
- some of them
- birkısmı
- ʿalā baʿḍin
- عَلَىٰ بَعْضٍ
- to others
- diğerine
- yatasāalūna
- يَتَسَآءَلُونَ
- inquiring
- soruyorlar
Transliteration:
Wa aqbala ba'duhum 'alaa ba'diny yatasaaa'aloon(QS. aṭ-Ṭūr:25)
English Sahih International:
And they will approach one another, inquiring of each other. (QS. At-Tur, Ayah 25)
Diyanet Isleri:
Birbirlerine dönüp soruşurlar: (Tur, ayet 25)
Abdulbaki Gölpınarlı
Ve birbirlerine dönüp sorarlar, konuşurlar.
Adem Uğur
Cennettekiler birbirlerine dönüp sorarlar:
Ali Bulaç
Kimi kimine dönüp sorarlar;
Ali Fikri Yavuz
(Cennettekiler) birbirine dönüb soruştururlar.
Celal Yıldırım
Birbirlerine dönüp sorarlar;
Diyanet Vakfı
Cennettekiler birbirlerine dönüp sorarlar:
Edip Yüksel
Birbirlerine dönüp geçmişi anarlar:
Elmalılı Hamdi Yazır
Birbirlerine yönelip soruyorlar.
Fizilal-il Kuran
Cennettekiler birbirlerine dönüp sorarlar:
Gültekin Onan
Kimi kimine dönüp sorarlar.
Hasan Basri Çantay
(Ehl-i cennet) birbirine yönelib (hallerini ve amellerini) soruşdururlar,
İbni Kesir
Birbirlerine dönüp sorarlar:
İskender Ali Mihr
Ve karşılıklı birbirlerine sorarlar.
Muhammed Esed
Ve (böylece nimet tattırılanlar,) birbirlerine dönerek (geçmişte yaşadıkları hakkında) sorular soracaklar.
Muslim Shahin
Cennettekiler birbirlerine dönüp sorarlar:
Ömer Nasuhi Bilmen
(25-26) Bazıları bazısı üzerine yönelip sual ediverirler. Derler ki: «Biz muhakkak ki, evvelce ailelerimiz arasında korkar kimseler idik.»
Rowwad Translation Center
Birbirlerine dönüp karşılıklı olarak sorarlar.
Şaban Piriş
Birbirlerine dönüp sorarlar :
Shaban Britch
Birbirlerine dönüp sorarlar :
Suat Yıldırım
Birbirlerinin yanına gelip şöyle sorup sohbet etmeye başlarlar.
Süleyman Ateş
Birbirlerine dönmüş soruyorlar:
Tefhim-ul Kuran
Kimi kimine dönüp sorarlar;
Yaşar Nuri Öztürk
Birbirlerine dönüp soruşurlar. Ve derler: