Skip to content

Suresi Tur - Page: 4

At-Tur

(aṭ-Ṭūr)

31

قُلْ تَرَبَّصُوْا فَاِنِّيْ مَعَكُمْ مِّنَ الْمُتَرَبِّصِيْنَۗ ٣١

qul
قُلْ
de ki
tarabbaṣū
تَرَبَّصُوا۟
gözetleyin
fa-innī
فَإِنِّى
elbette ben de
maʿakum
مَعَكُم
sizinle beraber
mina l-mutarabiṣīna
مِّنَ ٱلْمُتَرَبِّصِينَ
gözetleyenlerdenim
De ki: "Gözleyin, doğrusu ben de sizinle beraber gözlemekteyim." ([52] Tur: 31)
Tefsir
32

اَمْ تَأْمُرُهُمْ اَحْلَامُهُمْ بِهٰذَآ اَمْ هُمْ قَوْمٌ طَاغُوْنَۚ ٣٢

am
أَمْ
yoksa
tamuruhum
تَأْمُرُهُمْ
emrediyor
aḥlāmuhum
أَحْلَٰمُهُم
akılları (mı?)
bihādhā
بِهَٰذَآۚ
bunu
am
أَمْ
yoksa
hum
هُمْ
onlar
qawmun
قَوْمٌ
bir topluluk (mudur?)
ṭāghūna
طَاغُونَ
azgın
Bunu onlara akılları mı buyuruyor? Yoksa onlar azgın bir millet midirler? ([52] Tur: 32)
Tefsir
33

اَمْ يَقُوْلُوْنَ تَقَوَّلَهٗۚ بَلْ لَّا يُؤْمِنُوْنَۚ ٣٣

am
أَمْ
yoksa
yaqūlūna
يَقُولُونَ
diyorlar
taqawwalahu
تَقَوَّلَهُۥۚ
onu uydurdu (mu?)
bal
بَل
hayır
lā yu'minūna
لَّا يُؤْمِنُونَ
onlar inanmıyorlar
Yahut: "Onu kendi uydurdu" diyorlar öyle mi? Hayır, inanmıyorlar. ([52] Tur: 33)
Tefsir
34

فَلْيَأْتُوْا بِحَدِيْثٍ مِّثْلِهٖٓ اِنْ كَانُوْا صٰدِقِيْنَۗ ٣٤

falyatū
فَلْيَأْتُوا۟
haydi getirsinler
biḥadīthin
بِحَدِيثٍ
bir söz
mith'lihi
مِّثْلِهِۦٓ
onun gibi
in
إِن
eğer
kānū
كَانُوا۟
iseler
ṣādiqīna
صَٰدِقِينَ
doğru(lardan)
Eğer iddialarında samimi iseler Kuran'ın benzeri bir söz meydana getirsinler. ([52] Tur: 34)
Tefsir
35

اَمْ خُلِقُوْا مِنْ غَيْرِ شَيْءٍ اَمْ هُمُ الْخَالِقُوْنَۗ ٣٥

am
أَمْ
yoksa
khuliqū
خُلِقُوا۟
yaratıldılar
min
مِنْ
hiçbir
ghayri
غَيْرِ
olmadan (mı?)
shayin
شَىْءٍ
şey
am
أَمْ
yoksa
humu
هُمُ
kendileri (midir?)
l-khāliqūna
ٱلْخَٰلِقُونَ
yaratanlar
Onlar, yaratan olmaksızın mı yaratıldılar yoksa yaratanlar kendileri midir? ([52] Tur: 35)
Tefsir
36

اَمْ خَلَقُوا السَّمٰوٰتِ وَالْاَرْضَۚ بَلْ لَّا يُوْقِنُوْنَۗ ٣٦

am
أَمْ
yoksa
khalaqū
خَلَقُوا۟
yarattılar
l-samāwāti
ٱلسَّمَٰوَٰتِ
gökleri (mi?)
wal-arḍa
وَٱلْأَرْضَۚ
ve yeri
bal
بَل
hayır
lā yūqinūna
لَّا يُوقِنُونَ
onlar düşünüp inanmazlar
Yoksa gökleri ve yeri kendileri mi yarattılar? Hayır, Allah'a kesin olarak inanmıyorlar. ([52] Tur: 36)
Tefsir
37

اَمْ عِنْدَهُمْ خَزَاۤىِٕنُ رَبِّكَ اَمْ هُمُ الْمُصَۣيْطِرُوْنَۗ ٣٧

am
أَمْ
yoksa
ʿindahum
عِندَهُمْ
onların yanında (mıdır?)
khazāinu
خَزَآئِنُ
hazineleri
rabbika
رَبِّكَ
Rabbinin
am
أَمْ
yahut
humu
هُمُ
kendileri (midir?)
l-muṣayṭirūna
ٱلْمُصَۣيْطِرُونَ
hakim olan
Yoksa Rabbinin hazineleri onların yanında mıdır? Yoksa onlar mı işe hakimdirler? ([52] Tur: 37)
Tefsir
38

اَمْ لَهُمْ سُلَّمٌ يَّسْتَمِعُوْنَ فِيْهِۚ فَلْيَأْتِ مُسْتَمِعُهُمْ بِسُلْطٰنٍ مُّبِيْنٍۗ ٣٨

am
أَمْ
yoksa
lahum
لَهُمْ
onların (var mıdır?)
sullamun
سُلَّمٌ
bir merdivenleri
yastamiʿūna
يَسْتَمِعُونَ
dinleyecekleri
fīhi
فِيهِۖ
orada
falyati
فَلْيَأْتِ
öyleyse getirsin
mus'tamiʿuhum
مُسْتَمِعُهُم
dinleyenleri
bisul'ṭānin
بِسُلْطَٰنٍ
bir delil
mubīnin
مُّبِينٍ
açık
Yoksa, üzerine çıkıp vahiy dinledikleri bir merdivenleri mi var? Öyleyse, dinleyenleri açık bir delil getirsin. ([52] Tur: 38)
Tefsir
39

اَمْ لَهُ الْبَنٰتُ وَلَكُمُ الْبَنُوْنَۗ ٣٩

am
أَمْ
yoksa
lahu
لَهُ
O'nun (mudur?)
l-banātu
ٱلْبَنَٰتُ
kızlar
walakumu
وَلَكُمُ
ve sizin (midir?)
l-banūna
ٱلْبَنُونَ
oğullar
Demek kızlar Allah'ın, oğullar sizin öyle mi? ([52] Tur: 39)
Tefsir
40

اَمْ تَسْـَٔلُهُمْ اَجْرًا فَهُمْ مِّنْ مَّغْرَمٍ مُّثْقَلُوْنَۗ ٤٠

am
أَمْ
yoksa
tasaluhum
تَسْـَٔلُهُمْ
onlardan istiyorsun (da)
ajran
أَجْرًا
bir ücret
fahum
فَهُم
ve onlar
min maghramin
مِّن مَّغْرَمٍ
bir borç
muth'qalūna
مُّثْقَلُونَ
yükü altında (mıdır?)
Yahut sen onlardan bir ücret istiyorsun da onlar ağır bir borç altında mı kalıyorlar? ([52] Tur: 40)
Tefsir