Kuran-i Kerim Suresi Casiye ayet 18
Qur'an Surah Al-Jathiyah Verse 18
Casiye [45]: 18 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)
ثُمَّ جَعَلْنٰكَ عَلٰى شَرِيْعَةٍ مِّنَ الْاَمْرِ فَاتَّبِعْهَا وَلَا تَتَّبِعْ اَهْوَاۤءَ الَّذِيْنَ لَا يَعْلَمُوْنَ (الجاثية : ٤٥)
- thumma
- ثُمَّ
- Then
- sonra
- jaʿalnāka
- جَعَلْنَٰكَ
- We put you
- seni koyduk
- ʿalā
- عَلَىٰ
- on
- üzerine
- sharīʿatin
- شَرِيعَةٍ
- an ordained way
- bir şeriat
- mina l-amri
- مِّنَ ٱلْأَمْرِ
- of the matter;
- emrimizden
- fa-ittabiʿ'hā
- فَٱتَّبِعْهَا
- so follow it
- sen ona uy
- walā
- وَلَا
- and (do) not
- ve
- tattabiʿ
- تَتَّبِعْ
- follow
- uyma
- ahwāa
- أَهْوَآءَ
- (the) desires
- keyiflerine
- alladhīna
- ٱلَّذِينَ
- (of) those who
- kimselerin
- lā yaʿlamūna
- لَا يَعْلَمُونَ
- (do) not know
- bilmeyen(lerin)
Transliteration:
Summa ja'alnaaka 'alaa sharee'atim minal amri fattabi'haa wa laa tattabi'ahwaaa'al-lazeena laa ya'lamoon(QS. al-Jāthiyah:18)
English Sahih International:
Then We put you, [O Muhammad], on an ordained way concerning the matter [of religion]; so follow it and do not follow the inclinations of those who do not know. (QS. Al-Jathiyah, Ayah 18)
Diyanet Isleri:
Sonra seni de din konusunda bir şeriat sahibi kıldık, ona uy; bilmeyenlerin heveslerine uyma. (Casiye, ayet 18)
Abdulbaki Gölpınarlı
Sonra seni, dine ait bir şeriata sahip ettik, artık uy ona ve bilmeyenlerin dileklerine uyma.
Adem Uğur
Sonra da seni din konusunda bir şeriat sahibi kıldık. Sen ona uy; bilmeyenlerin isteklerine uyma.
Ali Bulaç
Sonra seni de bu emirden bir şeriat üzerine kıldık; öyleyse sen ona uy ve bilmeyenlerin heva (istek ve tutku)larına uyma.
Ali Fikri Yavuz
Sonra (Ey Rasûlüm), seni dinden bir yol (şeriat) üzere görevli kıldık. Onun için sen o şeriata uy da, ilmi olmıyanların arzu ve isteklerine tabi olma.
Celal Yıldırım
Sonra da (din ve dünya) işinde seni ayrı bir şeriat üzere görevlendirdik. Artık sen o şeriata uy; bilmeyenlerin heveslerine uyma !.
Diyanet Vakfı
Sonra da seni din konusunda bir şeriat sahibi kıldık. Sen ona uy; bilmeyenlerin isteklerine uyma.
Edip Yüksel
Sonra sana da din konusunda bir yasa verdik; sen ona uymalısın, bilmeyenlerin keyfine uyma.
Elmalılı Hamdi Yazır
Sonra (Ey Muhammed) seni din hususunda apaçık bir şeriat sahibi kıldık. Sen ona uy, bilmeyenlerin hevâ ve heveslerine uyma.
Fizilal-il Kuran
Sonra ey Muhammed! Sana da insanların uyacakları bir hayat sistemi (şeriat) verdik. Sen ona uy, bilmeyenlerin arzularına uyma.
Gültekin Onan
Sonra seni de bu buyruktan bir şeriat üzerine kıldık; öyleyse sen ona uy ve bilmeyenlerin hevalarına uyma.
Hasan Basri Çantay
Sonra (Habîbim) seni de (dîn) emr (in) den bir şeriatın üstüne me´mur kıldık. O halde sen ona tâbi´ ol. Bilmezlerin hevâ (ve heves) lerine uyma.
İbni Kesir
Sonra seni de emirden bir şeriat üzere kıldık. Öyleyse sen; ona uy, sakın bilmeyenlerin heveslerine uyma.
İskender Ali Mihr
Sonra seni, emirde (Allah´ın emrinde) şeriat üzere kıldık. Öyleyse ona (o şeriate) tâbî ol! Ve bilmeyenlerin hevalarına uyma!
Muhammed Esed
Ve son olarak (ey Muhammed,) seni (imanın) hedefini gerçekleştireceğin bir yola koyduk. O halde bu (yolu) izle ve (hakikati) bilmeyenlerin boş arzu ve heveslerine uyma.
Muslim Shahin
Sonra da seni din konusunda bir şeriat sahibi kıldık. Sen ona uy; bilmeyenlerin isteklerine uyma.
Ömer Nasuhi Bilmen
Sonra seni (din) emrinden bir şeriat üzerine (memur) kıldık. Artık sen ona tâbi ol, bilmezler olanların hevâlarına tâbi olma.
Rowwad Translation Center
Sonra sana da emrimiz ile bir şeriat/yol gösterdik. Ona uy, bilmeyenlerin heveslerine uyma.
Şaban Piriş
Sonra sana da, emrimiz ile bir yol gösterdik. Ona uy. Bilmeyenlerin heveslerine uyma.
Shaban Britch
Sonra sana da emrimiz ile bir şeriat/yol gösterdik. Ona uy, bilmeyenlerin heveslerine uyma.
Suat Yıldırım
Sonra din işinde, seni ayrı bir şeriat yoluna koyduk. Sen ona tâbi ol, gerçeği bilmeyenlerin keyiflerine uyma. [42,13-15]
Süleyman Ateş
Sonra seni de buyruk(umuz)dan bir şeriate (bir hukuk düzenine) koyduk. Sen ona uy, bilmeyenlerin keyiflerine uyma.
Tefhim-ul Kuran
Sonra seni de bu emirden bir şeriat üzerinde kıldık; öyleyse sen ona uy ve bilmeyenlerin heva (istek ve tutku)larına uyma.
Yaşar Nuri Öztürk
Daha sonra seni, iş ve yönetimde bir şerîat/bir yol-yöntem üzerine koyduk. Artık ona uy! Bilmeyenlerin keyifleri ardınca gitme!