Skip to content

Kuran-i Kerim Suresi Duhan ayet 58

Qur'an Surah Ad-Dukhan Verse 58

Duhan [44]: 58 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)

فَاِنَّمَا يَسَّرْنٰهُ بِلِسَانِكَ لَعَلَّهُمْ يَتَذَكَّرُوْنَ (الدخان : ٤٤)

fa-innamā
فَإِنَّمَا
Indeed
kesinlikle
yassarnāhu
يَسَّرْنَٰهُ
We have made it easy
biz o'nu kolaylaştırdık
bilisānika
بِلِسَانِكَ
in your tongue
senin diline
laʿallahum
لَعَلَّهُمْ
so that they may
umulur ki
yatadhakkarūna
يَتَذَكَّرُونَ
take heed
düşünüp öğüt alırlar

Transliteration:

Fa innamaa yassarnaahu bilisaanika la'allahum yatazakkaroon (QS. ad-Dukhān:58)

English Sahih International:

And indeed, We have eased it [i.e., the Quran] in your tongue that they might be reminded. (QS. Ad-Dukhan, Ayah 58)

Diyanet Isleri:

Biz, öğüt alırlar diye, Kuran'ı senin dilinde indirerek kolayca anlaşılmasını sağladık. Sen bekle, onlar da beklemektedirler. (Duhan, ayet 58)

Abdulbaki Gölpınarlı

Gerçekten de öğüt alsınlar diye Kur'an'ı senin dilinle indirdik, okuyuşunu da kolaylaştırdık.

Adem Uğur

Biz onu (Kur´an´ı), öğüt alalar diye senin dilinde indirerek kolayca anlaşılmasını sağladık.

Ali Bulaç

Belki onlar öğüt alıp-düşünürler diye, Biz onu (Kur'an'ı), senin dilinle kolaylaştırdık.

Ali Fikri Yavuz

Biz Kur’an’ı senin dilinle indirib onu (okuyuşunu) kolaylaştırdık; olur ki anlar ve öğüd alırlar.

Celal Yıldırım

Biz O´nu (Kur´ân´ı) iyi düşünüp anlasınlar diye senin dilinle kolaylaştırdık.

Diyanet Vakfı

Biz onu (Kur'an'ı), öğüt alalar diye senin dilinde indirerek kolayca anlaşılmasını sağladık.

Edip Yüksel

Öğüt alsınlar diye senin dilinle onu kolaylaştırdık.

Elmalılı Hamdi Yazır

Biz Kur'ân'ı senin dilinle indirip kolaylaştırdık. Umulur ki onlar öğüt alırlar.

Fizilal-il Kuran

Biz o Kur´an´ı senin dilinde indirerek kolaylaştırdık ki, düşünüp öğüt alsınlar.

Gültekin Onan

Belki onlar öğüt alıp düşünürler diye, biz onu (Kuran´ı), senin dilinle kolaylaştırdık.

Hasan Basri Çantay

Biz onu, (iyi anlayıb) ibret alsınlar diye, ancak senin dilinle (indirerek) kolaylaşdırdık.

İbni Kesir

Biz; onu, öğüt alsınlar diye senin dilinde indirerek kolayca anlaşılmasını sağladık.

İskender Ali Mihr

İşte böylece O´nu (Kur´ân-ı Kerim´i), senin lisanın ile kolaylaştırdık. Umulur ki onlar tezekkür ederler.

Muhammed Esed

Böylece (ey Peygamber!) Biz bu (ilahi kelamı) senin kendi dilinde kolay anlaşılır kıldık ki, insanlar düşünüp ondan ders alabilsinler.

Muslim Shahin

Biz onu (Kur'an'ı), öğüt alırlar diye senin dilinde indirerek kolayca anlaşılmasını sağladık.

Ömer Nasuhi Bilmen

Şüphe yok ki, onu (Kur´an-ı Mübîn´i) senin lisanınla kolaylaştırdık. Umulur ki onlar tefekkür ederler.

Rowwad Translation Center

Öğüt alsınlar diye onu senin dilin ile kolaylaştırdık.

Şaban Piriş

Öğüt alsınlar diye onu senin dilin ile kolaylaştırdık.

Shaban Britch

Öğüt alsınlar diye onu senin dilin ile kolaylaştırdık.

Suat Yıldırım

Biz Kur'ân’ı, insanlar iyi anlayıp ibret alsınlar diye, senin dilinle indirerek anlaşılmasını kolaylaştırdık.

Süleyman Ateş

Biz o(Kur'a)nı senin diline kolaylaştırdık ki, düşünüp öğüt alsınlar.

Tefhim-ul Kuran

Belki onlar öğüt alıp düşünürler diye, biz onu (Kur´an´ı), senin dilinle kolaylaştırdık.

Yaşar Nuri Öztürk

Biz o Kur'an'ı senin dilinle/senin diline kolaylaştırdık ki, düşünüp öğüt alabilsinler.