Skip to content

Kuran-i Kerim Suresi Mumin ayet 85

Qur'an Surah Ghafir Verse 85

Mumin [40]: 85 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)

فَلَمْ يَكُ يَنْفَعُهُمْ اِيْمَانُهُمْ لَمَّا رَاَوْا بَأْسَنَا ۗسُنَّتَ اللّٰهِ الَّتِيْ قَدْ خَلَتْ فِيْ عِبَادِهِۚ وَخَسِرَ هُنَالِكَ الْكٰفِرُوْنَ ࣖ (غافر : ٤٠)

falam
فَلَمْ
But did not
fakat
yaku
يَكُ
But did not
sağlamadı
yanfaʿuhum
يَنفَعُهُمْ
benefit them
kendilerine bir fayda
īmānuhum
إِيمَٰنُهُمْ
their faith
inanmaları
lammā
لَمَّا
when
zaman
ra-aw
رَأَوْا۟
they saw
gördükleri
basanā
بَأْسَنَاۖ
Our punishment
hışmımızı
sunnata
سُنَّتَ
(Such is the) Way
yasası budur
l-lahi
ٱللَّهِ
(of) Allah
Allah'ın
allatī qad
ٱلَّتِى قَدْ
which (has) indeed
elbette
khalat
خَلَتْ
preceded
gelip geçen
فِى
among
hakkında
ʿibādihi
عِبَادِهِۦۖ
His slaves
kulları
wakhasira
وَخَسِرَ
And are lost
ve ziyana uğramışlardır
hunālika
هُنَالِكَ
there
orada
l-kāfirūna
ٱلْكَٰفِرُونَ
the disbelievers
kafirler

Transliteration:

Falam yaku tanfa 'uhum eemaanuhum lammaa ra-aw baasana sunnatal laahil latee qad khalat fee 'ibaadihee wa khasira hunaalikal kaafiroon (QS. Ghāfir:85)

English Sahih International:

But never did their faith benefit them once they saw Our punishment. [It is] the established way of Allah which has preceded among His servants. And the disbelievers thereupon lost [all]. (QS. Ghafir, Ayah 85)

Diyanet Isleri:

Ama, Bizim şiddetli azabımızı görüp de öyle inanmaları kendilerine fayda vermedi. Bu, Allah'ın kulları hakkında, öteden beri yürürlükte olan yasasıdır. İşte inkarcılar o zaman hüsranda kaldılar. (Mumin, ayet 85)

Abdulbaki Gölpınarlı

Fakat azabımızı gördükleri zaman inanmaları, onlara bir fayda vermez; Allah'ın, kulları hakkında icra edilegelen yoluyoradamıdır bu ve işte buracıkta kafirler, ziyan edip giderler.

Adem Uğur

Fakat azabımızı gördükleri zaman imanları kendilerine bir fayda vermeyecektir. Allah´ın kulları hakkında süregelen âdeti budur. İşte o zaman kâfirler hüsrana uğrayacaklardır.

Ali Bulaç

Ama Bizim dayanılmaz-azabımızı gördükleri zaman, imanları kendilerine hiçbir yarar sağlamadı. (Bu,) Allah'ın kulları arasında sürüp-giden sünnetidir. İşte kafirler burada hüsrana uğramışlardır.

Ali Fikri Yavuz

Fakat azabımızı gördükleri vakit, imanları kendilerine fayda verecek değildi. Allah’ın kulları hakkında olagelen sünneti (nizamı) budur. İşte kâfirler burada aldanmışlar, ziyana uğramışlardır.

Celal Yıldırım

Ne var ki, hışım ve şiddetimizi gördükleri vakitteki imânları kendilerine bir fayda vermedi. (Bu), Allah´ın kulları arasında süregelen sünnetidir ve işte kâfirler burada hüsrana uğradılar.

Diyanet Vakfı

Fakat azabımızı gördükleri zaman imanları kendilerine bir fayda vermeyecektir. Allah'ın kulları hakkında süregelen adeti budur. İşte o zaman kafirler hüsrana uğrayacaklardır.

Edip Yüksel

Azabımızı gördüklerinde inanmaları kendilerine bir yarar sağlamaz. Bu, daha önceki kulları hakkında sürekli uygulanan ALLAH'ın sünneti (yasası) dır. İşte o zaman inkarcılar hüsrana uğramışlardır.

Elmalılı Hamdi Yazır

Ama hışmımızı gördükleri zamanki imanları kendilerine fayda verecek değildi. Allah'ın, kulları hakkındaki geçe gelen kanunu budur. İşte kâfirler bu noktada hüsrana düştüler.

Fizilal-il Kuran

Fakat şiddetli azabımızı gördükleri zaman inanmaları, kendilerine bir fayda sağlamadı. Allah´ın kulları hakkında eskiden beri yürürlükte olan yasası budur. İşte o zaman kafirler ziyana uğramışlardır.

Gültekin Onan

Ama bizim dayanılmaz azabımızı gördükleri zaman inançları kendilerine hiçbir yarar sağlamadı. (Bu,) Tanrı´nın kulları arasında sürüp giden sünnetidir. İşte kafirler burada hüsrana uğramışlardır.

Hasan Basri Çantay

Fakat hışmımızı gördükleri zaman îmanları fâide verecek değildi. Allahın, kulları hakkında carî olagelen âdeti (budup). İşte kâfirler burada hüsrana uğradı.

İbni Kesir

Ama baskınımızı görüp de öylece inanmaları kendilerine fayda vermedi. Bu; Allah´ın kulları hakkında öteden beri cari olan sünnetidir. Ve işte kafirler burada hüsrana uğramışlardır.

İskender Ali Mihr

Şiddetli azabımızı gördükleri zaman artık onların îmânı, onlara bir fayda vermedi. Allah´ın, kulları hakkındaki gelip geçen sünneti (kanunu) budur. Kâfirler orada hüsrana uğradılar.

Muhammed Esed

Fakat cezamızın farkına vardıktan sonra iman etmiş olmaları kendilerine bir fayda sağlamayacaktır. Allah´ın kulları için her zaman uyguladığı yol yöntem budur. İşte, hakikati inkar etmiş olanlar, o zaman ve orada, ziyana uğramış olacaklardır.

Muslim Shahin

Fakat azabımızı gördükleri zaman imanları kendilerine bir fayda vermeyecektir. Allah'ın kulları hakkında süregelen âdeti budur. İşte o zaman kâfirler hüsrana uğrayacaklardır. 

Ömer Nasuhi Bilmen

Artık onlara Bizim azabımızı gördükleri zaman imân etmeleri bir fâide vermiş olmadı. (Bu) Allah´ın kulları hakkında cari olan adetidir. İşte kâfirler orada helâke uğramış oldu.

Rowwad Translation Center

Ama bizim azabımızı gördüklerinde iman etmeleri kendilerine fayda vermedi. Bu Allah’ın kulları hakkında geçerli olagelen sünnetidir ve kâfirler işte burada hüsrana uğradı.

Şaban Piriş

Azabımızı gördükleri zaman iman etmeleri onlara bir yarar sağlamadı. Allah’ın geçen kulları hakkındaki kanunu budur. İşte inkarcılar böyle hüsrana uğrar.

Shaban Britch

Azabımızı gördükleri zaman iman etmeleri onlara bir yarar sağlamadı. (Bu,) Allah'ın kulları arasında sürüp gitmekte olan sünnetidir. İşte kâfirler orada hüsrana uğramışlardır.

Suat Yıldırım

Fakat şiddetimizi gördüklerinde iman etmeleri kendilerine fayda sağlamadı.Allah'ın kulları hakkında carî olan uygulaması hep böyle olmuştur.İşte kâfirler burada hüsrana uğramışlardır.

Süleyman Ateş

Fakat hışmımızı gördükleri zaman inanmaları, kendilerine bir fayda sağlamadı. Allah'ın kulları hakkında eskiden beri yürürlükte olan yasası budur. İşte o zaman kafirler ziyana uğramışlardır.

Tefhim-ul Kuran

Ama bizim dayanılmaz azabımızı gördükleri zaman, imanları kendilerine hiçbir yarar sağlamadı. (Bu,) Allah´ın kulları arasında sürüp gitmekte olan sünnetidir. İşte kâfirler burada hüsrana uğramışlardır.

Yaşar Nuri Öztürk

Ne var ki, şiddetimizi gördüklerinde, ettikleri iman kendilerine yarar sağlamadı. Allah'ın, kulları hakkında işleyip duran yolu-yöntemidir bu. İnkârcılar orada hüsrana uğradılar.