Kuran-i Kerim Suresi Nisa ayet 72
Qur'an Surah An-Nisa Verse 72
Nisa [4]: 72 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)
وَاِنَّ مِنْكُمْ لَمَنْ لَّيُبَطِّئَنَّۚ فَاِنْ اَصَابَتْكُمْ مُّصِيْبَةٌ قَالَ قَدْ اَنْعَمَ اللّٰهُ عَلَيَّ اِذْ لَمْ اَكُنْ مَّعَهُمْ شَهِيْدًا (النساء : ٤)
- wa-inna
- وَإِنَّ
- And indeed
- ve şüphesiz
- minkum
- مِنكُمْ
- among you
- içinizden
- laman
- لَمَن
- (is he) who
- bir kısmı var ki
- layubaṭṭi-anna
- لَّيُبَطِّئَنَّ
- lags behind
- pek ağır davranır
- fa-in
- فَإِنْ
- then if
- eğer
- aṣābatkum
- أَصَٰبَتْكُم
- befalls you
- size erişirse
- muṣībatun
- مُّصِيبَةٌ
- a disaster
- bir felaket
- qāla
- قَالَ
- he said
- der ki
- qad
- قَدْ
- "Verily
- muhakkak
- anʿama
- أَنْعَمَ
- (has) favored
- lutfetti
- l-lahu
- ٱللَّهُ
- Allah
- Allah
- ʿalayya
- عَلَىَّ
- [on] me
- bana
- idh lam akun
- إِذْ لَمْ أَكُن
- [when] (that) not I was
- bulunmadım
- maʿahum
- مَّعَهُمْ
- with them"
- onlarla beraber
- shahīdan
- شَهِيدًا
- present"
- hazır
Transliteration:
Wa inna minkum lamal la yubatti'anna fa in asaabatkum museebatun qaala qad an'amal laahu 'alaiya iz lam akum ma'ahum shaheeda(QS. an-Nisāʾ:72)
English Sahih International:
And indeed, there is among you he who lingers behind; and if disaster strikes you, he says, "Allah has favored me in that I was not present with them." (QS. An-Nisa, Ayah 72)
Diyanet Isleri:
Şüphesiz aranızda pek ağır davrananlar vardır; size bir musibet gelirse: "Allah bana iyilikte bulundu, çünkü onlarla beraber bulunmadim" der. (Nisa, ayet 72)
Abdulbaki Gölpınarlı
İçinizde mutlaka ağır davranan olacak ve size bir felaket gelip çatınca da diyecek ki: Allah, gerçekten de bana lütfetti de o zaman, onlarla beraber bulunmadım.
Adem Uğur
İçinizden bazıları vardır ki (cihad konusunda) pek ağırdan alırlar. Eğer size bir felâket erişirse: "Allah bana lütfetti de onlarla beraber bulunmadım" der.
Ali Bulaç
Şüphesiz içinizden ağır davrananlar vardır. Şayet, size bir musibet isabet edecek olsa: "Doğrusu Allah, bana nimet verdi, çünkü onlarla birlikte olmadım" der.
Ali Fikri Yavuz
Gerçek sizden öylesi (münafık) vardır ki, ağır alacaktır. Eğer size bir felâket gelirse diyecek ki: “- Doğrusu Allah bana ihsan etti. Çünkü onlarla beraber savaşta bulunmadım.”
Celal Yıldırım
içinizden öylesi var ki, ağır davranır; size bir musîbet dokunursa, «Herhalde Allah bana lütfetti, çünkü onlarla beraber hazır bulunmadım» der.
Diyanet Vakfı
İçinizden bazıları vardır ki (cihad konusunda) pek ağırdan alırlar. Eğer size bir felaket erişirse: "Allah bana lütfetti de onlarla beraber bulunmadım" der.
Edip Yüksel
İçinizde ağır davrananlar var. Size bir musibet gelirse, "ALLAH bana iyilik etti de onlarla birlikte şehit düşmedim," der
Elmalılı Hamdi Yazır
Şüphesiz içinizden bir kısmı vardır ki, pek ağır davranır. Eğer başınıza bir musibet gelirse: "Allah bana lutfetti de onlarla beraber bulunmadım." der.
Fizilal-il Kuran
İçinizde bu görevi gayet ağırdan alanlar var. Eğer bir musibet (başarısızlık- yenilgi) ile karşılaşırsanız ´Allah bana lütfetti de onlarla birlikte bulunmadım´ der.
Gültekin Onan
Şüphesiz içinizden ağır davrananlar vardır. Şayet, size bir musibet isabet edecek olsa: "Doğrusu Tanrı, bana nimet verdi, çünkü onlarla birlikte olmadım" der.
Hasan Basri Çantay
İçinizden (öylesi vardır ki) muhakkak ağır davranacakdır. Eğer size bir musîybet gelib çatarsa diyecek ki: «Allah bana cidden lûtfetdi. Çünkü onlarla beraber bulunmadım»!
İbni Kesir
Aranızda pek ağır davranacak olanlar da var. Size bir musibet geldiği takdirde: Allah bana gerçekten lütfetti de onlarla beraber bulunmadım der.
İskender Ali Mihr
Ve muhakkak ki sizden bazıları mutlaka yavaş davranır (savaşa çıkmakta gecikir), sonra da eğer size bir musîbet isabet ederse: "Allah beni ni´metlendirdi de, o zaman ben onlarla beraber şehit olmadım." derdi.
Muhammed Esed
Aranızda mutlaka geride kalanlar olacak ve o zaman, başınıza bir felaket geldiğinde, "Onlarla birlikte bulunmamız Allahın bize bir lütfudur!" diyecekler.
Muslim Shahin
İçinizden bazıları vardır ki (cihad konusunda) pek ağırdan alırlar. Eğer size bir felâket erişirse: «Allah bana lütfetti de onlarla beraber bulunmadım» der.
Ömer Nasuhi Bilmen
Ve şüphesiz sizden öyle kimse vardır ki, elbette ağır davranacaktır. Eğer size bir musibet isabet ederse, «Muhakkak Allah Teâlâ bana lütfetti, çünkü onlar ile beraber hazır bulunmadım» der.
Rowwad Translation Center
Şüphesiz, aranızda öyle kimseler var ki, (onların her biri savaşa gitme konusunda) hakikaten pek ağır davranır. Eğer başınıza bir musibet gelirse, “Allah, bana lütfetti de onlarla beraber bulunmadım” der.
Şaban Piriş
Elbette içinizde ağır davrananlar vardır. Şayet size bir musibet isabet edecek olursa: - Doğrusu Allah bana nimet vermiş de onların yanında olmadım, der.
Shaban Britch
Elbette içinizde ağır davrananlar vardır. Şayet size bir musibet isabet edecek olursa: "Doğrusu Allah bana nimet vermiş de onların yanında olmadım" der.
Suat Yıldırım
Aranızda öylesi vardır ki, işi ağırdan alır. Başınıza bir felâket gelirse der ki: “Neyse ki, Allah bana lutfetti de onlarla beraber çıkmadım.”
Süleyman Ateş
İçinizden bir kısmı var ki, pek ağır davranır. Eğer size bir felaket erişirse: "Allah bana lutfetti de onlarla beraber bulunmadım." der.
Tefhim-ul Kuran
Şüphesiz sizden ağır davrananlar vardır. Şayet, size bir musibet isabet edecek olsa: «Doğrusu Allah, bana nimet verdi, çünkü onlarla birlikte olmadım» der.
Yaşar Nuri Öztürk
İçinizden öylesi de var ki, ne olursa olsun ağırdan alır. Size bir musibet gelip çatarsa şöyle diyecektir: "İyi ki onlarla birlikte şehit olmadım. Allah bana lütufta bulundu."