Kuran-i Kerim Suresi Nisa ayet 167
Qur'an Surah An-Nisa Verse 167
Nisa [4]: 167 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)
اِنَّ الَّذِيْنَ كَفَرُوْا وَصَدُّوْا عَنْ سَبِيْلِ اللّٰهِ قَدْ ضَلُّوْا ضَلٰلًا ۢ بَعِيْدًا (النساء : ٤)
- inna
- إِنَّ
- Indeed
- şüphesiz
- alladhīna
- ٱلَّذِينَ
- those who
- kimseler
- kafarū
- كَفَرُوا۟
- disbelieve
- inkar eden(ler)
- waṣaddū
- وَصَدُّوا۟
- and hinder
- ve menedenler
- ʿan sabīli
- عَن سَبِيلِ
- from (the) way
- yolundan
- l-lahi
- ٱللَّهِ
- (of) Allah
- Allah
- qad
- قَدْ
- surely
- hakikaten
- ḍallū
- ضَلُّوا۟
- they have strayed
- düşmüşlerdir
- ḍalālan
- ضَلَٰلًۢا
- straying
- bir sapıklığa
- baʿīdan
- بَعِيدًا
- far away
- uzak
Transliteration:
Innal lazeena kafaroo wa saddoo 'an sabeelil laahi qad dalloo dalaalam ba'eedaa(QS. an-Nisāʾ:167)
English Sahih International:
Indeed, those who disbelieve and avert [people] from the way of Allah have certainly gone far astray. (QS. An-Nisa, Ayah 167)
Diyanet Isleri:
İnkar edenler, Allah yolundan alıkoyanlar, şüphesiz derin bir sapıklığa sapmışlardır. (Nisa, ayet 167)
Abdulbaki Gölpınarlı
Kafir olanlar ve halkı Allah yolundan çıkaranlarsa öylesine sapıtmışlardır ki tuttukları yol, doğru yoldan pek uzaktır.
Adem Uğur
İnkâr eden ve (başkalarını da) Allah yolundan alıkoyanlar şüphesiz doğru yoldan çok uzaklaşmışlardır.
Ali Bulaç
Şüphesiz, inkar edenler ve Allah yolundan alıkoyanlar gerçekten uzak bir sapıklıkla sapmışlardır.
Ali Fikri Yavuz
Şüphesiz ki küfredip insanları Allah yolundan çevirenler, hakdan çok uzak bir sapıklıkla saptılar.
Celal Yıldırım
Doğrusu onlar ki inkâra sapıp (insanları) Allah yolundan alıkorlar ; (doğru yoldan) uzak bir sapıklıkla sapmışlardır.
Diyanet Vakfı
İnkar eden ve (başkalarını da) Allah yolundan alıkoyanlar şüphesiz doğru yoldan çok uzaklaşmışlardır.
Edip Yüksel
İnkar edenler ve ALLAH'ın yolundan alıkoyanlar tamamıyla sapıtmışlardır
Elmalılı Hamdi Yazır
Şüphesiz inkâr edip, insanları Allah yolundan alıkoyanlar, derin bir sapıklığa düşmüşlerdir.
Fizilal-il Kuran
Kafir olup başkalarını da Allah yolundan alıkoyanlar, hiç kuşkusuz koyu bir sapıklığa düşmüşlerdir.
Gültekin Onan
Şüphesiz, kafirler ve Tanrı yolundan alıkoyanlar gerçekten uzak bir sapıklıkla sapmışlardır.
Hasan Basri Çantay
Hakıykat, o inkâr edip kâfir olanlar ve (insanları) Allah yolundan alıkoyanlar şübhesiz (hakdan uzak) bir sapıklıkla sapmışlardır.
İbni Kesir
Muhakkak ki küfredip insanları Allah yolundan alıkoyanlar, derin bir sapıklığa düşmüşlerdir.
İskender Ali Mihr
Muhakkak ki inkar edenler ve Allah´ın yolundan alıkoyanlar (saptırmış olanlar), (mürşitlerine ulaşmadıkları için) uzak bir dalâletle sapmışlardır.
Muhammed Esed
Hakikati inkar etmeye ve başkalarını Allah yolundan saptırmaya şartlanmış olanlar, derin bir sapıklık içindedirler.
Muslim Shahin
İnkâr eden ve (başkalarını da) Allah yolundan alıkoyanlar şüphesiz doğru yoldan çok uzaklaşmışlardır.
Ömer Nasuhi Bilmen
Muhakkak o kimseler ki, kâfir olmuşlar ve Allah yolundan men edivermişlerdir, şüphe yok onlar pek uzak bir sapıklıkla sapıtmışlardır.
Rowwad Translation Center
Şüphesiz inkâr edenler, insanları Allah yolundan alıkoyanlar derin bir sapıklığa düşmüşlerdir.
Şaban Piriş
Küfredenler ve Allah’ın yolundan saptıranlar, derin bir sapıklığa düşmüşlerdir.
Shaban Britch
Küfredenler ve Allah’ın yolundan saptıranlar, derin bir sapıklığa düşmüşlerdir.
Suat Yıldırım
Onlar ki inkâr eder ve başkalarını da Allah yolundan engellerler, işte onlar haktan büsbütün sapmışlardır.
Süleyman Ateş
(Sana gelenleri) İnkar edip Allah yolundan menedenler, hakikaten uzak bir sapıklığa düşmüşlerdir.
Tefhim-ul Kuran
Şüphesiz, küfredenler ve Allah yolundan alıkoyanlar, gerçekten uzak bir sapıklıkla sapıtmışlardır.
Yaşar Nuri Öztürk
İnkâr edip Allah yolundan geri çevirenler, dönüşü olmayan bir sapıklığa düşmüşlerdir.