Kuran-i Kerim Suresi Sad ayet 33
Qur'an Surah Sad Verse 33
Sad [38]: 33 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)
رُدُّوْهَا عَلَيَّ ۚفَطَفِقَ مَسْحًا ۢبِالسُّوْقِ وَالْاَعْنَاقِ (ص : ٣٨)
- ruddūhā
- رُدُّوهَا
- "Return them
- getirin onları
- ʿalayya
- عَلَىَّۖ
- to me"
- bana
- faṭafiqa
- فَطَفِقَ
- Then he began
- sonra başladı
- masḥan
- مَسْحًۢا
- to pass (his hand)
- okşamağa
- bil-sūqi
- بِٱلسُّوقِ
- over the legs
- bacaklarını
- wal-aʿnāqi
- وَٱلْأَعْنَاقِ
- and the necks
- ve boyunlarını
Transliteration:
Ruddoohaa 'alaiya fatafiqa masham bissooqi wal a'naaq(QS. Ṣād:33)
English Sahih International:
[He said], "Return them to me," and set about striking [their] legs and necks. (QS. Sad, Ayah 33)
Diyanet Isleri:
Süleyman: "Doğrusu ben bu iyi malları, Rabbimi anmayı sağladıkları için severim" demişti. Koşup, toz perdesi arkasında kayboldukları zaman: "onları bana getirin" dedi. Bacaklarını ve boyunlarını sıvazlamaya başlamıştı. (Sad, ayet 33)
Abdulbaki Gölpınarlı
Getirin onları bana demişti, atlar getirilince de onların ayaklarını, boyunlarını okşamıya, yelerini taramaya koyulmuştu.
Adem Uğur
(32-33) Süleyman: Gerçekten ben mal sevgisini, Rabbimi anmak için istedim, dedi. Nihayet güneş battı. (O zaman:) Onları (atları) tekrar bana getirin, dedi. Bacaklarını ve boyunlarını sıvazlamaya başladı.
Ali Bulaç
"Onları bana geri getirin" (dedi). Sonra (onların) bacaklarını ve boyunlarını okşamaya başladı.
Ali Fikri Yavuz
(Bunun üzerine, atlar kendisini meşgul edib ibadetten alıkoyduklarından onları Allah için kurban etmeye kasd etti ve şöyle dedi): “- Onları bana geri getirin.” Artık ayaklarını ve boyunlarını kesib kurban etmeğe başladı.
Celal Yıldırım
Sonra onları bana çevirin, demiş ve onların bacaklarını, boyunlarını okşamaya başlamıştı.
Diyanet Vakfı
Süleyman: Gerçekten ben mal sevgisini, Rabbimi anmak için istedim, dedi. Nihayet güneş battı. (O zaman:) Onları (atları) tekrar bana getirin, dedi. Bacaklarını ve boyunlarını sıvazlamaya başladı.
Edip Yüksel
"Onları bana geri getirin," dedi, (veda etmek için) bacaklarını ve boyunlarını okşadı.
Elmalılı Hamdi Yazır
"Geri getirin onları bana!" dedi ve artık onların bacaklarını, boyunlarını silmeye başladı.
Fizilal-il Kuran
Süleyman, «Atları bana getirin» dedi. Bacaklarını ve boyunlarını okşamaya başladı.
Gültekin Onan
"Onları bana geri getirin" (dedi). Sonra (onların) bacaklarını ve boyunlarını okşamaya başladı.
Hasan Basri Çantay
(Dedi ki:) «Onları bana döndürün». Hemen ayaklarını, boyunlarını okşamıya, taramıya başladı.
İbni Kesir
Onları bana geri getirin, dedi, bacaklarını ve boyunlarını sıvazlamaya başlamıştı.
İskender Ali Mihr
"Onları bana geri getirin." (dedi). Sonra bacaklarını ve boyunlarını okşamaya başladı.
Muhammed Esed
"Onları bana getirin!" (diye emretti) ve bacakları ile boyunlarını (şefkatle) sıvazlamaya başladı.
Muslim Shahin
(O zaman:) onları (atları) tekrar bana getirin, dedi. Bacaklarını ve boyunlarını sıvazlamaya başladı.
Ömer Nasuhi Bilmen
Dedi ki: «Onları bana iade ediniz.» Hemen bacaklarını ve boyunlarını silip okşadı.
Rowwad Translation Center
“Onları bana geri getirin.” (dedi). Sonra da (onların) bacaklarını ve boyunlarını vurmaya başladı.
Şaban Piriş
Onları bana getirin, demiş, getirilince de ayaklarını ve boyunlarını okşamıştı.
Shaban Britch
Onları bana getirin, demiş, (Getirilince) ayaklarını ve boyunlarını kesmeye başladı.
Suat Yıldırım
Onlarla ilgilenip “Ben Rabbimi hatırlattıkları için güzel şeyleri severim.” dedi ve onlar gözden kayboluncaya dek onları seyredip durdu. Sonra: “Onları tekrar bana getirin!” deyip bacaklarını ve boyunlarını sıvazlamaya başladı.
Süleyman Ateş
Onları bana getirin (dedi), bacaklarını ve boyunlarını okşamağa başladı.
Tefhim-ul Kuran
«Onları bana geri getirin» (dedi). Sonra da (onların) bacaklarını ve boyunlarını okşamaya başladı.
Yaşar Nuri Öztürk
"Geri getirin bana onları!" dedi. Bacaklarını, boyunlarını sıvazlamaya başladı.