Kuran-i Kerim Suresi Saffat ayet 94
Qur'an Surah As-Saffat Verse 94
Saffat [37]: 94 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)
فَاَقْبَلُوْٓا اِلَيْهِ يَزِفُّوْنَ (الصافات : ٣٧)
- fa-aqbalū
- فَأَقْبَلُوٓا۟
- Then they advanced
- hemen gittiler
- ilayhi
- إِلَيْهِ
- towards him
- ona
- yaziffūna
- يَزِفُّونَ
- hastening
- koşarak
Transliteration:
Fa aqbalooo ilaihi yaziffoon(QS. aṣ-Ṣāffāt:94)
English Sahih International:
Then they [i.e., the people] came toward him, hastening. (QS. As-Saffat, Ayah 94)
Diyanet Isleri:
Bunun üzerine putperestler koşarak ona geldiler. (Saffat, ayet 94)
Abdulbaki Gölpınarlı
Derken koşakoşa yanına gelmişlerdi.
Adem Uğur
(Putperestler) koşarak İbrahim´e geldiler.
Ali Bulaç
Çok geçmeden (halkı) birbirine girmiş durumda kendisine yönelip geldiler.
Ali Fikri Yavuz
Bunun üzerine kavmi koşarak kendisine geldi.
Celal Yıldırım
Az sonra milleti birbirine girerek İbrahim´e doğru geldiler.
Diyanet Vakfı
(Putperestler) koşarak İbrahim'e geldiler.
Edip Yüksel
Hemen ona doğru koşuştular
Elmalılı Hamdi Yazır
Bunun üzerine birbirlerine girerek ona yürüdüler.
Fizilal-il Kuran
Bunun üzerine puta tapanlar koşarak İbrahim´in yanına geldiler.
Gültekin Onan
Çok geçmeden (halkı) birbirine girmiş durumda kendisine yönelip geldiler.
Hasan Basri Çantay
Derken (kavmi) koşarak onun önüne çıkdı (lar).
İbni Kesir
Bunun üzerine koşarak ona geldiler.
İskender Ali Mihr
Bunun üzerine hızlı hızlı koşarak karşısına dikildiler.
Muhammed Esed
Bunun üzerine diğerleri koşarak o´na doğru geldiler (ve yaptığından dolayı o´nu suçladılar).
Muslim Shahin
(Putperestler) koşarak İbrahim'e geldiler.
Ömer Nasuhi Bilmen
(94-96) Bunun üzerine koşar oldukları halde ona yöneldiler. Dedi ki: «Kendi yontar olduğunuz şeye mi taparsınız?» «Halbuki Allah sizi ve yaptığınız şeyi yaratmıştır.»
Rowwad Translation Center
Bunun üzerine hemen koşarak kendisine geldiler.
Şaban Piriş
Bu sebeple hışımla onun yanına geldiler.
Shaban Britch
Kavmi (telaş içinde) koşarak ona doğru geldi.
Suat Yıldırım
Bunu haber alan halk telaşla ve sür'atle onun yanına gittiler.
Süleyman Ateş
(Puta, tapanlar, döndüklerinde putlarını kırılmış görünce) Hemen koşarak ona gittiler.
Tefhim-ul Kuran
Çok geçmeden (halkı) birbirine girmiş durumda kendisine yönelip geldiler.
Yaşar Nuri Öztürk
Bir süre sonra, halkı koşarak İbrahim'e geldi.