Kuran-i Kerim Suresi Ahzab ayet 53
Qur'an Surah Al-Ahzab Verse 53
Ahzab [33]: 53 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)
يٰٓاَيُّهَا الَّذِيْنَ اٰمَنُوْا لَا تَدْخُلُوْا بُيُوْتَ النَّبِيِّ اِلَّآ اَنْ يُّؤْذَنَ لَكُمْ اِلٰى طَعَامٍ غَيْرَ نٰظِرِيْنَ اِنٰىهُ وَلٰكِنْ اِذَا دُعِيْتُمْ فَادْخُلُوْا فَاِذَا طَعِمْتُمْ فَانْتَشِرُوْا وَلَا مُسْتَأْنِسِيْنَ لِحَدِيْثٍۗ اِنَّ ذٰلِكُمْ كَانَ يُؤْذِى النَّبِيَّ فَيَسْتَحْيٖ مِنْكُمْ ۖوَاللّٰهُ لَا يَسْتَحْيٖ مِنَ الْحَقِّۗ وَاِذَا سَاَلْتُمُوْهُنَّ مَتَاعًا فَاسْـَٔلُوْهُنَّ مِنْ وَّرَاۤءِ حِجَابٍۗ ذٰلِكُمْ اَطْهَرُ لِقُلُوْبِكُمْ وَقُلُوْبِهِنَّۗ وَمَا كَانَ لَكُمْ اَنْ تُؤْذُوْا رَسُوْلَ اللّٰهِ وَلَآ اَنْ تَنْكِحُوْٓا اَزْوَاجَهٗ مِنْۢ بَعْدِهٖٓ اَبَدًاۗ اِنَّ ذٰلِكُمْ كَانَ عِنْدَ اللّٰهِ عَظِيْمًا (الأحزاب : ٣٣)
- yāayyuhā
- يَٰٓأَيُّهَا
- O you who believe!
- ey
- alladhīna
- ٱلَّذِينَ
- O you who believe!
- kimseler
- āmanū
- ءَامَنُوا۟
- O you who believe!
- inanan(lar)
- lā tadkhulū
- لَا تَدْخُلُوا۟
- (Do) not enter
- girmeyin
- buyūta
- بُيُوتَ
- (the) houses
- evlerine
- l-nabiyi
- ٱلنَّبِىِّ
- (of) the Prophet
- Peygamber'in
- illā
- إِلَّآ
- except
- ancak hariçtir
- an yu'dhana
- أَن يُؤْذَنَ
- when permission is given
- izin verilmesi
- lakum
- لَكُمْ
- to you
- size
- ilā ṭaʿāmin
- إِلَىٰ طَعَامٍ
- for a meal
- yemeğe
- ghayra
- غَيْرَ
- without
- olmadan
- nāẓirīna
- نَٰظِرِينَ
- awaiting
- gözetleyiciler
- ināhu
- إِنَىٰهُ
- its preparation
- vaktini
- walākin
- وَلَٰكِنْ
- But
- fakat
- idhā
- إِذَا
- when
- zaman
- duʿītum
- دُعِيتُمْ
- you are invited
- çağrıldığınız
- fa-ud'khulū
- فَٱدْخُلُوا۟
- then enter
- girin
- fa-idhā ṭaʿim'tum
- فَإِذَا طَعِمْتُمْ
- and when you have eaten
- yemeği yeyince
- fa-intashirū
- فَٱنتَشِرُوا۟
- then disperse
- dağılın
- walā mus'tanisīna
- وَلَا مُسْتَـْٔنِسِينَ
- and not seeking to remain
- dalmayın
- liḥadīthin
- لِحَدِيثٍۚ
- for a conversation
- söze
- inna
- إِنَّ
- Indeed
- çünkü
- dhālikum
- ذَٰلِكُمْ
- that
- bu
- kāna yu'dhī
- كَانَ يُؤْذِى
- was troubling
- incitiyordu
- l-nabiya
- ٱلنَّبِىَّ
- the Prophet
- Peygamberi
- fayastaḥyī
- فَيَسْتَحْىِۦ
- and he is shy
- fakat o utanıyordu
- minkum
- مِنكُمْۖ
- of (dismissing) you
- sizden
- wal-lahu
- وَٱللَّهُ
- But Allah
- fakat Allah
- lā yastaḥyī
- لَا يَسْتَحْىِۦ
- is not shy is not shy
- utanmaz
- mina l-ḥaqi
- مِنَ ٱلْحَقِّۚ
- of the truth
- gerçek(i söylemek)ten
- wa-idhā
- وَإِذَا
- And when
- zaman
- sa-altumūhunna
- سَأَلْتُمُوهُنَّ
- you ask them
- onlarda istediğiniz
- matāʿan
- مَتَٰعًا
- for something
- bir şey
- fasalūhunna
- فَسْـَٔلُوهُنَّ
- then ask them
- isteyin
- min warāi
- مِن وَرَآءِ
- from behind
- arkasından
- ḥijābin
- حِجَابٍۚ
- a screen
- perde
- dhālikum
- ذَٰلِكُمْ
- That
- bu
- aṭharu
- أَطْهَرُ
- (is) purer
- daha temizdir
- liqulūbikum
- لِقُلُوبِكُمْ
- for your hearts
- sizin kalbleriniz için
- waqulūbihinna
- وَقُلُوبِهِنَّۚ
- and their hearts
- ve onların kalbleri için
- wamā
- وَمَا
- And not
- ve olamaz
- kāna lakum
- كَانَ لَكُمْ
- is for you
- sizin
- an tu'dhū
- أَن تُؤْذُوا۟
- that you trouble
- incitmeniz
- rasūla
- رَسُولَ
- (the) Messenger
- Elçisini
- l-lahi
- ٱللَّهِ
- (of) Allah
- Allah'ın
- walā
- وَلَآ
- and not
- ve olamaz
- an tankiḥū
- أَن تَنكِحُوٓا۟
- that you should marry
- nikahlamanız
- azwājahu
- أَزْوَٰجَهُۥ
- his wives
- onun eşlerini
- min baʿdihi
- مِنۢ بَعْدِهِۦٓ
- after him after him
- kendisinden sonra
- abadan
- أَبَدًاۚ
- ever
- asla
- inna
- إِنَّ
- Indeed
- çünkü
- dhālikum
- ذَٰلِكُمْ
- that
- bu
- kāna ʿinda
- كَانَ عِندَ
- is near
- katında
- l-lahi
- ٱللَّهِ
- Allah
- Allah
- ʿaẓīman
- عَظِيمًا
- an enormity
- büyük(bir günah)tır
Transliteration:
Yaaa aiyuhal lazeena aamanoo laa tadkhuloo bu yootan Nabiyyi ilaaa ai yu'zana lakum ilaa ta'aamin ghaira naazireena inaahu wa laakin izaa du'eetum fadkhuloo fa izaa ta'imtum fantashiroo wa laa mustaaniseena lihadees; inna zaalikum kaana yu'zin Nabiyya fa yastahyee minkum wallaahu laa yastahyee minal haqq; wa izaa sa altumoohunna mataa'an fas'aloohunna minw waraaa'i hijaab; zaalikum atharu liquloobikum wa quloobihinn; wa maa kaana lakum an tu'zoo Rasoolal laahi wa laaa an tankihooo azwaajahoo mim ba'diheee abadaa; inna zaalikum kaana 'indal laahi 'azeema(QS. al-ʾAḥzāb:53)
English Sahih International:
O you who have believed, do not enter the houses of the Prophet except when you are permitted for a meal, without awaiting its readiness. But when you are invited, then enter; and when you have eaten, disperse without seeking to remain for conversation. Indeed, that [behavior] was troubling the Prophet, and he is shy of [dismissing] you. But Allah is not shy of the truth. And when you ask [his wives] for something, ask them from behind a partition. That is purer for your hearts and their hearts. And it is not [conceivable or lawful] for you to harm the Messenger of Allah or to marry his wives after him, ever. Indeed, that would be in the sight of Allah an enormity. (QS. Al-Ahzab, Ayah 53)
Diyanet Isleri:
Ey inananlar! Peygamber'in evlerine, yemeğe çağırılmaksızın vakitli vakitsiz girmeyin; fakat davet edilseniz girin ve yemeği yiyince, dağılın. Sohbet etmek için de girip oturmayın. Bu haliniz Peygamber'i üzüyor, o da size bir şey söylemeye çekiniyordu. Allah gerçeği söylemekten çekinmez. Peygamber'in eşlerinden bir şey isteyeceğinizde onu perde arkasından isteyin. Bu sayede sizin gönülleriniz de, onların gönülleri de daha temiz kalır. Bundan sonra ne Allah'ın Peygamber'ini üzmeniz ve ne de O'nuneşlerini nikahlamanız asla caiz değildir. Doğrusu bu, Allah katında büyük şeydir. (Ahzab, ayet 53)
Abdulbaki Gölpınarlı
Ey inananlar, yemeğe davet edilmeden Peygamberin evlerine gitmeyin, davet edilirseniz yemek vaktini beklemek üzere daha önce gitmeyin; fakat çağrılınca gidin ve yemek yiyince dağılın, konuşmak için uzun uzadıya oturmayın; şüphe yok ki bunlar, Peygamberi incitir de utanır sizden ve Allah'sa doğruyu söylemekten çekinmez ve kadınlarından bir şey istediğiniz zaman perde ardından isteyin; bu, sizin yürekleriniz bakımından da daha temizdir, onların yürekleri bakımından da ve Allah'ın Peygamberini incitmeniz caiz olmadığı gibi onun eşlerini de bundan böyle ebediyen almayın; şüphe yok ki bu, Allah katında pek büyük bir günahtır.
Adem Uğur
Ey iman edenler! Siz zamanını gözetlemeksizin, bir yemeğe davet edilmedikçe, Peygamber´in evlerine girmeyin. Ancak davet edildiğiniz vakit girin. Yemeği yediğinizde hemen dağılın, sohbete dalmayın. Çünkü bu hareketiniz Peygamber´i üzmekte, fakat o (size bunu söylemekten) utanmaktadır. Ama Allah, hakkı söylemekten çekinmez. Peygamber´in hanımlarından bir şey istediğiniz zaman perde arkasından isteyin. Bu, hem sizin kalpleriniz, hem de onların kalpleri için daha temiz bir davranıştır. Sizin Allah´ın Resûlünü üzmeniz ve kendisinden sonra onun hanımlarını nikâhlamanız asla caiz olamaz. Çünkü bu, Allah katında büyük (bir günah)tır.
Ali Bulaç
Ey iman edenler (rastgele) Peygamberin evlerine girmeyin, (Bir başka iş için girmişseniz ille de) yemek vaktini beklemeyin. (Ama yemeğe) çağrıldığınız zaman girin, yemeği yiyince dağılın ve (uzun) söze dalmayın. Gerçekten bu, peygambere eziyet vermekte ve o da sizden utanmaktadır; oysa Allah, hak (kı açıklamak)tan utanmaz. Onlardan (peygamberin eşlerinden) bir şey isteyeceğiniz zaman, perde arkasından isteyin. Bu, sizin kalpleriniz için de, onların kalpleri için de daha temizdir. Allah'ın Resûlü’ne eziyet vermeniz ve ondan sonra eşlerini nikahlamanız size ebedi olarak (helal) olmaz. Çünkü böyle yapmanız, Allah Katında çok büyük (bir günah)tır.
Ali Fikri Yavuz
Ey iman edenler! Yemek vaktini gözetmeksizin, size izin verilib de davetli olduğunuz vakitten başka zamanlarda, Peygamberin evlerine girmeyin. Fakat çağrıldığınız zaman girin. Yemeği yediğinizde de hemen (yanından) dağılın. Söz konuşmak, sohbet etmek için de izinsiz girmeyin; çünkü bu, Peygambere eziyyet veriyor, (sonra, “çıkın” veya “girmeyin” demeğe) sizden utanıyor. Fakat Allah, gerçeği açıklamayı terk etmez. Bir de (Peygamberin) zevcelerine gerekli bir şey soracağınız vakıt de, perde arkasından sorun. Böyle yapmanız hem sizin kalbleriniz, hem de onların kalbleri için daha temizdir. Allah’ın Rasûlüne, sizin eziyyet etmeniz doğru olmaz; arkasından (irtihalinden sonra) zevcelerini nikâh eylemeniz de hiç bir zaman caiz olmaz. Bu (Peygambere eziyyet etmek ve arkasından zevcelerini nikâhlamak), Allah katında çok büyük bir günahtır.
Celal Yıldırım
Ey imân edenler! Peygamberin evlerine, yemeğe izin verilmeksizin, vaktine de bakılmaksızın girmeyin. Ancak davet edildiğinizde girin, yemek yediğinizden hemen sonra dağılın. Söz ve sohbette bulunmak için de izinsiz girmeyin. Şüphesiz ki bu gibi davranışlarınız Peygamberi üzüyor, sizden utanıp bir şey de demiyor. Ama Allah, hakkı söylemekten çekinmez. Peygamberin eşlerinden işe yarar bir şey sormak istediğiniz zaman perde arkasından kendilerinden sorun ; bu ölçüde hareket etmeniz hem sizin kalbleriniz, hem onların kalbleri için daha temiz, daha nezihtir. Allah´ın Peygamberini incitmeniz ve kendisinden sonra O´nun eşleriyle evlenmeniz size asla helâl değildir. Böyle bir şey yapmanız Allah yanında çok büyük (bir günah)tır.
Diyanet Vakfı
Ey iman edenler! Siz zamanını gözetlemeksizin, bir yemeğe davet edilmedikçe, Peygamber'in evlerine girmeyin. Ancak davet edildiğiniz vakit girin. Yemeği yediğinizde hemen dağılın, sohbete dalmayın. Çünkü bu hareketiniz Peygamber'i üzmekte, fakat o (size bunu söylemekten) utanmaktadır. Ama Allah, hakkı söylemekten çekinmez. Peygamber'in hanımlarından bir şey istediğiniz zaman perde arkasından isteyin. Bu, hem sizin kalpleriniz, hem de onların kalpleri için daha temiz bir davranıştır. Sizin Allah'ın Resulünü üzmeniz ve kendisinden sonra onun hanımlarını nikahlamanız asla caiz olamaz. Çünkü bu, Allah katında büyük (bir günah) tır.
Edip Yüksel
Ey inananlar, peygamberin evine, yemeğe çağrılmadan girmeyin. Öyle bir çağrıyı da beklemeyin. Çağrıldığınız vakit girebilirsiniz. Yemeği yedikten sonra ayrılıp dağılın. Hadislere (sözlere) dalmayın. Bu durum peygamberi üzüyor; ancak size bildirmekten utanıyordu. ALLAH gerçeği bildirmekten çekinmez. Onun hanımlarından bir şey istediğinizde onu bir perde ardından isteyiniz. Bu sizin kalbiniz ve onların kalpleri için daha temiz bir davranıştır. ALLAH'ın elçisini üzmemelisiniz ve ondan sonra onun eşleriyle asla evlenmemelisiniz, zira bu, ALLAH katında pek büyük bir günahtır.
Elmalılı Hamdi Yazır
Ey iman edenler! Peygamberin evlerine vaktine bakmaksızın ve yemeğe izin verilmedikçe girmeyin. Fakat çağırıldığınız vakit girin. Yemeği yediğinizde de hemen dağılın. Sohbet etmek için de izinsiz girmeyin. Çünkü bu haliniz peygambere eziyet veriyor, ama o sizden utanıyor. Fakat Allah gerçeği söylemekten utanmaz. Hem O'nun hanımlarına bir ihtiyaç soracağınız vakit de perde arkasından sorun. Böyle yapmanız hem sizin kalbleriniz ve hem de onların kalbleri için daha temizdir. Hem sizin Resulullah'a eziyet etmeye hakkınız yoktur. Ondan sonra hanımlarını da ebediyyen nikâh edemezsiniz. Çünkü bu Allah katında çok büyük bir günahtır.
Fizilal-il Kuran
Ey inananlar! Peygamberin evlerine, yemeğe çağrılmaksızın vakitli vakitsiz girmeyin fakat davet edilirseniz girin ve yemeği yeyince dağılın. Sohbet etmek için de gidip oturmayın. Bu haliniz peygamberi üzüyor, o da size bir şey söylemeye çekiniyordu. Allah gerçeği söylemekten çekinmez. Peygamber eşlerinden bir şey isteyeceğinizde onu perde arkasından isteyin. Bu sayede sizin kalpleriniz de onların kalpleri de daha temiz kalır. Allah´ın Peygamberini üzmeniz ve O´ndan sonra eşlerini nikahlamanız asla caiz değildir. Çünkü bu Allah katında büyük bir günahtır.
Gültekin Onan
Ey inananlar! (Rastgele) Peygamberin evlerine girmeyin, (bir başka iş için girmişseniz ille de) yemek vaktini beklemeyin. (Ama yemeğe) çağırıldığınız zaman girin, yemeği yiyince dağılın ve (uzun) söze dalmayın. Gerçekten bu, peygambere eziyet vermekte ve o da sizden utanmaktadır; oysa Tanrı, hak(kı açıklamak)tan utanmaz. Onlardan (peygamberin eşlerinden) bir şey isteyeceğiniz zaman, perde arkasından isteyin. Bu sizin kalpleriniz için de, onların kalpleri için de daha temizdir. Tanrı´nın Resulüne eziyet vermeniz ve ondan sonra eşlerini nikahlamanız size ebediyen (helal) olmaz. Çünkü böyle yapmanız, Tanrı katında çok büyük (bir günah)tır.
Hasan Basri Çantay
Ey îman edenler, (bundan sonra) peygamberin evlerine — yemeğe da´vet olunmaksızın, vaktına (da) bakmaksızın — girmeyin. Fakat da´vet olunduğunuz zaman girin. Yemeği yediğiniz zaman dağılın. Söz dinlemek veya suhbet etmek için de (izinsiz) girmeyin. Çünkü bu, peygambere ezâ vermekde, o sizden utanmakdadır. Allah ise hak (kı açıklamak) dan çekinmez. Bir de onun zevcelerinden lüzumlu bir şey istediğiniz vakit perde ardından isteyin onlardan. Bu, hem sizin kalbleriniz, hem onların kalbleri için daha temizdir. Sizin, Allahın peygamberine ezâ vermeniz (doğru) olmadı (ğı gibi) kendinden sonra zevcelerini nikâhla almanız da ebedî (caiz) değildir. Bu, Allah nezdinde çok büyük (bir günâh) dır.
İbni Kesir
Ey iman edenler; Peygamber´in evlerine yemeğe çağrılmaksızın ve vakitli vakitsiz girmeyin. Ama davet olunursanız; girin ve yemeği yeyince de lafa dalmadan dağılın. Bu haliniz, Peygamber´i üzüyordu, o da size bir şey söylemeye çekiniyordu. Allah ise hakkı söylemekten çekinmez. Peygamber´in eşlerinden bir şey istediğinizde; onu perde arkasından isteyin. Bu; sizin kalbleriniz için de, onların kalbleri için de daha temizdir. Allah´ın Rasulünü üzmeniz ve ondan sonra eşlerini nikahlamak asla caiz değildir. Çünkü bu; Allah katında büyük bir günahtır.
İskender Ali Mihr
Ey âmenû olanlar (Allah´a ulaşmayı dileyenler), size izin verilmedikçe Nebî´nin evlerine girmeyin! (Girmişseniz oyalanıp) yemeğin pişmesini beklemeyin. Fakat davet edildiğiniz zaman girin. Yemeğinizi yeyince hemen dağılın ve sohbet etmek istemeyin, söze dalmayın (izinsiz konuşmayın). İşte bu durum gerçekten Nebî´ye eziyet oluyordu. Fakat sizden hayâ ediyordu (utanıyordu). Allah, haktan hayâ duymaz (gerçeği açıklamaktan çekinmez). Onlardan (Peygamber Hanımları´ndan) bir şey sorduğunuz zaman perde arkasından sorun. Bu, sizin ve onların kalpleri için daha temizdir. Allah´ın Resûl´üne eziyet etmeniz ve bundan sonra O´nun zevcelerini nikâh etmeniz ebediyyen (helâl) olmaz. Muhakkak ki bu, Allah´ın katında çok büyük (günahtır).
Muhammed Esed
Siz ey imana ermiş olanlar! İzin verilmedikçe Peygamber´in evlerine girmeyin ve yemek için (davet edildiğiniz zaman erkenden) gidip hazırlanmasını beklemeye kalkışmayın, çağrıldığınızda (en uygun zamanda) girin, yemeği yiyince hemen ayrılın, lafa dalmayın. Bu durum Peygamberi üzebilir, ama sizden (gitmenizi istemeye de) çekinebilir fakat Allah doğru(yu size öğretmek)ten çekinmez. (Peygamber´in eşlerine gelince,) onlardan bir şey isteyeceğiniz vakit perde arkasından isteyin! Bu hem sizin kalplerinizin, hem de onlarınkinin temizliğini pekiştirir. Ayrıca sizin Allah´ın Elçisi´ni üzmeniz ve onun vefatından sonra eşlerini nikahlamanız caiz değildir, doğrusu bu, Allah nazarında büyük bir günahtır.
Muslim Shahin
Ey iman edenler! Siz zamanını gözetlemeksizin, bir yemeğe davet edilmedikçe, Peygamber'in evlerine girmeyin. Ancak davet edildiğiniz vakit girin. Yemeği yediğinizde hemen dağılın, sohbete dalmayın. Çünkü bu hareketiniz Peygamber’i üzmekte, fakat o (size bunu söylemekten) utanmaktadır. Ama Allah, hakkı söylemekten çekinmez. Peygamber’in hanımlarından bir şey istediğiniz zaman perde arkasından isteyin. Bu, hem sizin kalpleriniz, hem de onların kalpleri için daha temiz bir davranıştır. Sizin Allah’ın Rasûlünü üzmeniz ve kendisinden sonra onun hanımlarını nikâhlamanız asla caiz olamaz. Çünkü bu, Allah katında büyük (bir günah) tır.
Ömer Nasuhi Bilmen
Ey imân etmiş olanlar! Peygamberin hanelerine bir yemeğe davet olunmadan girip yemek pişmesini beklemeyin. Meğer ki, size izin verilmiş olsun. Fakat (öyle) davet olunduğunuz vakit giriniz. Yemeği yedikten sonra lâfa dalmaksızın dağılınız. Çünkü o, şüphe yok ki peygambere eziyet verir, o da sizden utanır. Fakat Allah hakkı bildirmekten çekinmez. Ve onlardan bir lüzumlu şey soracağınız vakit de onlardan bir perde ardından (sorunuz). Bu sizin kalpleriniz için ve onların kalpleri için daha temizdir ve Allah´ın Resûlüne sizin eziyet vermeniz doğru değildir ve ondan sonra zevcelerini nikah etmeniz de ebedîyyen (caiz değildir). Şüphe yok ki o, Allah indinde çok büyük (bir günah) bulunmaktadır.
Rowwad Translation Center
Ey iman edenler! Nebinin evlerine sizin için yemeğe izin verilmeden girmeyin. Yemek vaktini de beklemeye kalkışmayın, fakat davet olunduğunuzda girin. Yemek yediniz mi dağılın, söze dalmak için beklemeyin çünkü bu Nebiyi rahatsız etmekte ama o sizden utanmaktadır. Allah ise haktan utanmaz. Hanımlarından ihtiyacınız olan bir şey istediğinizde onlardan hicap/perde arkasından isteyin. Bu sizin kalbiniz için de, onların kalpleri için de daha temizdir. Sizin Allah’ın Rasulüne eziyet vermeniz de, ondan sonra zevcelerini nikâhlamanız da ebediyen olacak bir şey değildir. Çünkü bu Allah’ın yanında çok büyük bir iştir.
Şaban Piriş
-Ey iman edenler, yemeğe çağrılmadan Peygamber’in evlerine vakitli vakitsiz girmeyin. Davet edildiğiniz zaman gidin ve yemek yiyince dağılın, söze dalmayın. Bu hal onu incitiyor, size söylemekten de çekiniyor. Allah ise gerçeği söylemekten çekinmez. Peygamber’in hanımlarından bir şey istediğiniz zaman, perde arkasından isteyin. Bu hem sizin kalbiniz, hem de onların kalpleri için daha temizdir. Sizin Allah’ın Rasülü’ne eziyet etmeniz ve ondan sonra da onun eşlerini nikahlamanız asla caiz değildir. Bu Allah katında büyük bir günahtır.
Shaban Britch
Ey iman edenler! Siz yemeğe çağırılmadıkça peygamberin evlerine girmeyin ve (yemeğin) pişmesini gözetlemeyin. Ancak davet edildiğiniz vakit girin. Yemeği yediğinizde hemen dağılın, söze dalmayın. Bu hal onu üzmekte, fakat o (size bunu söylemekten) utanmaktadır. Ama Allah, hakkı (beyan etmekten) haya etmez. Peygamber’in hanımlarından bir şey istediğiniz zaman, perde arkasından isteyin. Bu hem sizin kalbiniz, hem de onların kalpleri için daha temizdir. Sizin Allah’ın Rasülü’ne eziyet etmeniz ve ondan sonra da onun eşlerini nikahlamanız ebedi olarak caiz değildir. Bu Allah katında büyük bir günahtır.
Suat Yıldırım
Ey iman edenler! Yemeğe izin verilmeksizin, vaktine de bakmaksızın, Peygamberin evine girmeyiniz. Fakat dâvet edildiğinizde girin. Yemeği yiyince hemen dağılın, yemekten sonra sohbete dalmayın.Çünkü bu hareketiniz Peygamberi rahatsız ediyor, lâkin utandığından, size karşı bir şey söylemiyordu.Oysa Allah, gerçeği açıklamaktan çekinmez.Eğer (müminlerin annelerinden) bir şey soracak veya isteyecek olursanız, onu perde arkasından isteyiniz. Böyle yapmanız, hem sizin hem de onların kalpleri yönünden daha nezihtir.Sizin Allah'ın Resulünü rahatsız etmeniz ve kendisinin vefatından sonra onun eşlerini nikâhlamanız asla helâl değildir. Çünkü bu, Allah katında büyük bir günahtır.
Süleyman Ateş
Ey inananlar, (rastgele) Peygamber'in evlerine girmeyin. Ancak yemek için size izin verilir de girerseniz (erkenden gelip) yemeğin pişmesini beklemeyin. Çağrıldığınız zaman girin; yemeği yeyince dağılın, söze dalmayın. Çünkü bu (davranışınız) Peygamberi incitiyor, fakat o, (size bunu söylemekten) utanıyordu. Ama Allah, gerçek(i söylemek)ten utanmaz. Onlardan (yani peygamberin hanımlarından) bir şey istediğiniz zaman perde arkasından isteyin. Bu, hem sizin kalbleriniz, hem de onların kalbleri için daha temizdir. Sizin, Allah'ın Elçisini incitmeniz ve kendisinden sonra onun eşlerini nikahlamanız asla olamaz. Çünkü bu, Allah katında büyük(bir günah)tır.
Tefhim-ul Kuran
Ey iman edenler (rasgele) peygamberlerin evlerine girmeyin, (Bir başka iş için girmişseniz ille de) yemek vaktini beklemeyin. (Ama yemeğe) çağrıldığınız zaman girin, yemeği yeyince dağılın ve (uzun) söze dalmayın. Gerçekten bu, peygambere eziyet vermekte ve o da sizden utanmaktadır; oysa Allah, hak(kı açıklamak)tan utanmaz. Onlardan (peygamberin eşlerinden) bir şey isteyeceğiniz zaman, perde arkasından isteyin. Bu, sizin kalpleriniz için de, onların kalpleri için de daha temizdir. Allah´ın Resulü´ne eziyet vermeniz ve ondan sonra eşlerini nikâhlamanız size ebedî olarak (helal) olmaz. Çünkü böyle yapmanız, Allah katında çok büyük (bir günah)tır.
Yaşar Nuri Öztürk
Ey iman edenler! Size bir yemek için izin verilmedikçe Peygamber'in evlerine girmeyin. Vaktini bekleyip durmaksızın çağırıldığınızda girin, ancak yemeği yiyince hemen dağılın. Söze dalıp lafı koyulaştırmayın. Çünkü böyle davranmanız Peygamber'i rahatsız eder. Fakat o size bir şey söylemekten utanır. Allah ise hakkı dile getirmekten çekinmez. Peygamber'in eşlerinden bir şey istediğinizde, onlardan perde arkasından isteyin. Bu, hem sizin kalpleriniz hem de onların kalpleri için daha temiz bir yoldur. Allah'ın resulüne rahatsızlık vermeniz ve kendisinden sonra onun eşleriyle nikâhlanmanız, size helal kılınmamıştır. Böyle bir şey Allah katında büyük bir vebaldir.