Kuran-i Kerim Suresi Ahzab ayet 22
Qur'an Surah Al-Ahzab Verse 22
Ahzab [33]: 22 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)
وَلَمَّا رَاَ الْمُؤْمِنُوْنَ الْاَحْزَابَۙ قَالُوْا هٰذَا مَا وَعَدَنَا اللّٰهُ وَرَسُوْلُهٗ وَصَدَقَ اللّٰهُ وَرَسُوْلُهٗ ۖوَمَا زَادَهُمْ اِلَّآ اِيْمَانًا وَّتَسْلِيْمًاۗ (الأحزاب : ٣٣)
- walammā
- وَلَمَّا
- And when
- zaman
- raā
- رَءَا
- saw
- gördükleri
- l-mu'minūna
- ٱلْمُؤْمِنُونَ
- the believers
- mü'minler
- l-aḥzāba
- ٱلْأَحْزَابَ
- the confederates
- (düşman) orduları
- qālū
- قَالُوا۟
- they said
- dediler
- hādhā
- هَٰذَا
- "This
- bu
- mā waʿadanā
- مَا وَعَدَنَا
- (is) what Allah promised us
- bize va'dettiğidir
- l-lahu
- ٱللَّهُ
- Allah promised us
- Allah'ın
- warasūluhu
- وَرَسُولُهُۥ
- and His Messenger
- ve Resulünün
- waṣadaqa
- وَصَدَقَ
- and Allah spoke the truth
- ve doğrudur
- l-lahu
- ٱللَّهُ
- and Allah spoke the truth
- Allah
- warasūluhu
- وَرَسُولُهُۥۚ
- and His Messenger
- ve Resulü
- wamā
- وَمَا
- And not
- ve
- zādahum
- زَادَهُمْ
- it increased them
- artırmadı
- illā
- إِلَّآ
- except
- başka bir şey
- īmānan
- إِيمَٰنًا
- (in) faith
- imanlarını
- wataslīman
- وَتَسْلِيمًا
- and submission
- ve teslimiyetlerini
Transliteration:
Wa lammaa ra al mu'minoonal Ahzaaba qaaloo haaza maa wa'adanal laahu wa Rasooluh; wa maa zaadahum illaaa eemaananw wa tasleemaa(QS. al-ʾAḥzāb:22)
English Sahih International:
And when the believers saw the companies, they said, "This is what Allah and His Messenger had promised us, and Allah and His Messenger spoke the truth." And it increased them only in faith and acceptance. (QS. Al-Ahzab, Ayah 22)
Diyanet Isleri:
İnananlar, düşman birliklerini gördükleri zaman: "İşte bu, Allah ve Peygamberinin bize vadettiğidir; Allah ve Peygamberi doğru söylemiştir" dediler. Bu onların ancak imanını ve teslimiyetlerini artırdı. (Ahzab, ayet 22)
Abdulbaki Gölpınarlı
İnananlar, düşman bölüklerini gördüler mi işte dediler, bu, bize Allah'ın ve Peygamberinin vaadettiği şey ve doğru söylemiştir Allah ve Peygamberi ve bu, onların ancak inançlarını ve teslim oluşlarını arttırmıştır.
Adem Uğur
Müminler ise, düşman birliklerini gördüklerinde: İşte Allah ve Resûlü´nün bize vâdettiği! Allah ve Resûlü doğru söylemiştir, dediler. Bu (orduların gelişi), onların ancak imanlarını ve Allah´a bağlılıklarını arttırdı.
Ali Bulaç
Mü'minler (düşman) birliklerini gördükleri zaman ise (korkuya kapılmadan) dediler ki: "Bu, Allah'ın ve Resûlü’nün bize vadettiği şeydir; Allah ve Resûlü doğru söylemiştir." Ve (bu,) yalnızca onların imanlarını ve teslimiyetlerini arttırdı.
Ali Fikri Yavuz
Müminler düşman birliklerini görünce: “- İşte Allah’ın ve Rasûlünün bize vaadettiği (zafer) budur. Allah ve Peygamberi doğru söylemiştir.” dediler. (Müminlerin düşman birliklerini görmeleri) ancak onların imanlarını ve teslimiyyetlerini artırdı.
Celal Yıldırım
Mü´minler ise, müttefik düşman birliklerini görünce, «işte bu, Allah ve Peygamberinin bize va´dettiğidir. Allah ve Peygamberi doğru söylemiştir» dediler. Bu (olay) onların ancak imân ve teslimiyetlerini artırmıştır.
Diyanet Vakfı
Müminler ise, düşman birliklerini gördüklerinde: İşte Allah ve Resulü'nün bize vadettiği! Allah ve Resulü doğru söylemiştir, dediler. Bu (orduların gelişi), onların ancak imanlarını ve Allah'a bağlılıklarını arttırdı.
Edip Yüksel
İnananlar, partileri (saldırıya hazır) görünce, "İşte bu, ALLAH'ın ve elçisinin bize söz verdiğidir. ALLAH ve elçisi doğru söylemiştir," dediler. Bu (tehlikeli durum), onların ancak inançlarını ve teslimiyetlerini güçlendirdi.
Elmalılı Hamdi Yazır
Müminler, ahzabı (düşman birliklerini) gördükleri zaman: "İşte bu, Allah'ın ve Resulü'nün bize vaad ettiği şeydir. Allah ve Resulü doğru söyledi." dediler. Bu onların imanını ve teslimiyetini artırmaktan başka bir şey yapmadı.
Fizilal-il Kuran
Mü´minler düşman ordularını gördükleri zaman; «Bu Allah´ın ve Resulünün bize vaad ettiği zaferdir. Allah ve Resulü doğru söylemiştir» dediler. Bu, onların sadece imanlarını ve teslimiyetlerini arttırdı.
Gültekin Onan
İnançlılar (düşman) birliklerini gördükleri zaman ise [korkuya kapılmadan] dediler ki: "Bu, Tanrı´nın ve Resulü´nün bize vaadettiği şeydir; Tanrı ve Resulü doğru söylemiştir." Ve (bu,) yalnızca onların inançlarını ve teslimiyetlerini arttırdı.
Hasan Basri Çantay
Mü´minler (düşman) orduları (nı) görünce: «İşte bu, Allahın ve Resulünün bize va´d etdiği şeydir. Allah ve peygamberi doğru söylemişdir» dediler. (Bu), onların îmanlarını, teslîmiyyetlerini artırmakdan başka bir şey yapmadı.
İbni Kesir
Mü´minler o birlikleri gördüklerinde dediler ki: İşte bize Allah´ın ve Rasulünün vaad ettiği bu. Allah ve Rasulü doğru söylemiştir. Ve bu, onların ancak imanını ve teslimiyetini artırdı.
İskender Ali Mihr
Ve mü´minler, (düşman) birliklerini gördükleri zaman: "Bu (zafer), Allah´ın ve O´nun Resûl´ünün vaadettiği şey. Allah ve O´nun Resûl´ü doğru söyledi." dediler. Ve bu, onların sadece îmânlarını ve teslimiyetlerini arttırdı.
Muhammed Esed
(İşte böyle,) Müttefikleri(n kendilerine doğru ilerlediklerini) görünce, müminler "Bu, Allah´ın ve Rasulü´nün bize vaad ettiğidir!" ve "(Demek ki) Allah ve Rasulü doğru söylemiş!" dediler ve bu, onların sadece imanlarını ve Allah´a teslimiyetlerini arttırdı.
Muslim Shahin
Müminler ise, düşman birliklerini gördüklerinde: İşte Allah ve Rasûlü'nün bize vâdettiği! Allah ve Rasûlü doğru söylemiştir, dediler. Bu (orduların gelişi), onların ancak imanlarını ve Allah’a bağlılıklarını arttırdı.
Ömer Nasuhi Bilmen
Vaktâ ki mü´minler orduları gördüler, dediler ki: «Bu, bize Allah´ın ve O´nun Resûlünün vaadettiğidir ve Allah ve Resûlü doğru buyurmuştur.» Ve onlar için başka değil, imânı ve teslimiyeti arttırmış olur.
Rowwad Translation Center
Mü’minler, düşman birliklerini görünce; “İşte bu, Allah’ın ve Rasûlünün bize vadettiği şeydir. Allah ve Rasûlü doğru söylemiştir.” dediler. Bu, onların ancak imanlarını ve teslimiyetlerini artırmıştır.
Şaban Piriş
Müminler, orduları görünce: -Bu, Allah’ın ve elçisinin bize vaat ettiğidir. Allah ve elçisi doğru söyledi, dediler. Onların sadece imanını ve teslimiyetini artırdı.
Shaban Britch
Müminler, orduları görünce: Bu, Allah’ın ve Rasûlü'nün bize vaat ettiğidir. Allah ve Rasûlü doğru söyledi, dediler. Onların sadece imanını ve teslimiyetini artırdı.
Suat Yıldırım
Müminler saldıran o birleşik kuvvetleri karşılarında görünce: “İşte bu, derler, Allah ve Resulünün bize vâd ettiği zafer!Allah da, Resulü de elbette doğru söylemişlerdir.” Müminlerin, düşman birliklerini görmeleri onların sadece, iman ve teslimiyetlerini artırdı.
Süleyman Ateş
Mü'minler (düşman) orduları(nı) gördükleri zaman (korkmadılar): "Bu Allah'ın ve Resulünün, bize va'dettiği(zafer)dir. Allah ve Resulü doğru söylemiştir." dediler. Ve bu, onların sadece imanlarını ve teslimiyetlerini artırdı.
Tefhim-ul Kuran
Mü´minler (düşman) birliklerini gördükleri zaman ise (korkuya kapılmadan) dediler ki: «Bu, Allah´ın ve Resulü´nün bize vadettiği şeydir; Allah ve Resulü doğru söylemiştir.» Ve (bu,) yalnızca onların imanlarını ve teslimiyetlerini arttırdı.
Yaşar Nuri Öztürk
Müminler, düşman hizipleri gördüklerinde şöyle demişlerdir: "Allah'ın ve resulünün bize vaat ettiği işte budur. Ve Allah da resulü de doğru sözlüdür." Bu onların sadece iman ve teslimiyetlerini artırdı.