Kuran-i Kerim Suresi Kasas ayet 30
Qur'an Surah Al-Qasas Verse 30
Kasas [28]: 30 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)
فَلَمَّآ اَتٰىهَا نُوْدِيَ مِنْ شَاطِئِ الْوَادِ الْاَيْمَنِ فِى الْبُقْعَةِ الْمُبٰرَكَةِ مِنَ الشَّجَرَةِ اَنْ يّٰمُوْسٰٓى اِنِّيْٓ اَنَا اللّٰهُ رَبُّ الْعٰلَمِيْنَ ۙ (القصص : ٢٨)
- falammā
- فَلَمَّآ
- But when
- ne zaman ki
- atāhā
- أَتَىٰهَا
- he came (to) it
- oraya gelince
- nūdiya
- نُودِىَ
- he was called
- şöyle seslenildi
- min shāṭi-i
- مِن شَٰطِئِ
- from (the) side
- kıyısından
- l-wādi
- ٱلْوَادِ
- (of) the valley -
- vadinin
- l-aymani
- ٱلْأَيْمَنِ
- the right
- sağdaki
- fī l-buq'ʿati
- فِى ٱلْبُقْعَةِ
- in the place even
- yerdeki
- l-mubārakati
- ٱلْمُبَٰرَكَةِ
- blessed
- mübarek
- mina l-shajarati
- مِنَ ٱلشَّجَرَةِ
- from the tree
- ağaçtan
- an
- أَن
- that
- diye
- yāmūsā
- يَٰمُوسَىٰٓ
- "O Musa!
- ey Musa
- innī
- إِنِّىٓ
- Indeed
- muhakkak ben
- anā
- أَنَا
- I Am
- benim
- l-lahu
- ٱللَّهُ
- Allah
- Allah
- rabbu
- رَبُّ
- (the) Lord
- Rabbi
- l-ʿālamīna
- ٱلْعَٰلَمِينَ
- (of) the worlds
- alemlerin
Transliteration:
Falammaaa ataahaa noodiya min shaati'il waadil aimani fil buq'atil muubaarakati minash shajarati ai yaa Moosaaa inneee Anal laahu Rabbul 'aalameen(QS. al-Q̈aṣaṣ:30)
English Sahih International:
But when he came to it, he was called from the right side of the valley in a blessed spot – from the tree, "O Moses, indeed I am Allah, Lord of the worlds." (QS. Al-Qasas, Ayah 30)
Diyanet Isleri:
Oraya gelince, kutlu yerdeki vadinin sağ yanındaki ağaç cihetinden: "Ey Musa! Şüphesiz Ben, Alemlerin Rabbi olan Allah'ım" diye seslenildi. (Kasas, ayet 30)
Abdulbaki Gölpınarlı
Oraya gelince kutlu yerde bulunan vadinin sağ tarafındaki ağaçtan kendisine nida edildi: Ey Musa, şüphe yok ki ben, alemlerin Rabbi Allah'ım.
Adem Uğur
Oraya gelince, o mübarek yerdeki vâdinin sağ kıyısından, (oradaki) ağaç tarafından kendisine şöyle seslenildi: Ey Musa! Bil ki ben, bütün âlemlerin Rabbi olan Allah´ım.
Ali Bulaç
Derken oraya geldiğinde, o kutlu yerdeki vadinin sağ yanında olan bir ağaçtan: "Ey Musa, Alemlerin Rabbi olan Allah Benim;" diye seslenildi.
Ali Fikri Yavuz
Nihayet oraya varınca, bereketli yerdeki vadinin sağ kıyısından, ağaç tarafından şöyle nida edildi (çağrıldı): “- Ey Mûsa! Gerçekten ben, alemlerin Rabbi olan Allah’ım.
Celal Yıldırım
Ateşe doğru gelince, mübarek bölgedeki vadinin sağ tarafında yer alan ağaçtan: «Ya Musâ ! Şüphen olmasın ki ben âlemlerin Rabbı Allah´ım» diye seslenildi.
Diyanet Vakfı
Oraya gelince, o mübarek yerdeki vadinin sağ kıyısından, (oradaki) ağaç tarafından kendisine şöyle seslenildi: Ey Musa! Bil ki ben, bütün alemlerin Rabbi olan Allah'ım.
Edip Yüksel
Oraya varınca (yanan) ağacın bulunduğu kutsal bölgede, sağ yamacın kenarından kendisine seslenildi: "Musa, Ben evrenlerin Rabbi ALLAH'ım."
Elmalılı Hamdi Yazır
Oraya gelince, o mübarek yerdeki vâdinin sağ kıyısından, (oradaki) ağaç tarafından kendisine şöyle seslenildi: "Ey Musa! Bil ki ben, bütün âlemlerin Rabbi olan Allah'ım."
Fizilal-il Kuran
Oraya gelince, o mübarek yerdeki vadinin sağ kıyısındaki, ağaçtan kendisine şöyle seslenildi: «Ey Musa, muhakkak ki alemlerin Rabb´i olan Allah benim ben!»
Gültekin Onan
Derken oraya geldiğinde, o kutlu yerdeki vadinin sağ yanında olan bir ağaçtan "Ey Musa, Alemlerin rabbi olan Tanrı benim" diye seslenildi.
Hasan Basri Çantay
(30-31) Derken oraya gelince feyizli (ve mümtaz) bir yerdeki vâdînin sağ kıyısından, ağacdan: «Yâ Musa, aalemlerin Rabbi olan Allah ben im ben» diye. Ve «asaanı (yere) bırak» diye nida olundu. Şimdi (Musa) onu bir yılan gibi deprenir görünce arkasını dönüb uzaklaşdı, geri dönmedi. «Yâ Musa, beri gel, korkma. Çünkü sen emniyyetde olanlardansın».
İbni Kesir
Oraya geldiğinde, feyizli yerdeki vadinin sağ yanındaki ağaçtan: Ey Musa; şüphesiz Ben, alemlerin Rabbı olan Allah´ım.
İskender Ali Mihr
Böylece oraya geldiği zaman vadinin sağ tarafından, mübarek yerdeki ağaçtan nida edildi: "Ey Musa! Muhakkak ki Ben, âlemlerin Rabbi Allah´ım."
Muhammed Esed
Fakat oraya yaklaşınca, o kutlu yerde, vadinin sağ yamacındaki (yanan) ağaç yönünden kendisine: "Ey Musa, Benim Ben, Allah: Alemlerin Rabbi!" diye seslendi.
Muslim Shahin
Oraya gelince, o mübarek yerdeki vâdinin sağ kıyısından, (oradaki) ağaç tarafından kendisine şöyle seslenildi: Ey Musa! Bil ki ben, bütün âlemlerin Rabbi olan Allah'ım.
Ömer Nasuhi Bilmen
Vaktâ ki ona vardı, o mübarek kıt´adaki vadinin sağ tarafından ağaçtan nidâ olundu ki, «Ya Mûsa! Şüphe yok ki, âlemlerin Rabbi olan Allah Ben´im, Ben.»
Rowwad Translation Center
Oraya varınca o mübarek yerdeki vadinin sağ kıyısından o ağaçtan ona şöyle seslenildi: “Ey Musa, muhakkak ben âlemlerin Rabbi olan Allah’ım.
Şaban Piriş
(30-31) Musa oraya vardığında, mübarek beldede, vadinin sağ tarafından bir ağaçtan: -Ey Musa! Ben, Alemlerin Rabbi olan Allah’ım! ”Değneğini yere at“, diye ses geldi. Değneğin bir yılan gibi hareket ettiğini görünce arkasına bakmadan dönüp kaçtı. -Ey Musa, gel, korkma, sen güven içindesin.
Shaban Britch
Musa oraya vardığında, mübarek beldede, vadinin sağ kıyısından ağaç tarafından: Ey Musa! Ben, Alemlerin Rabbi olan Allah’ım! diye seslenildi.
Suat Yıldırım
Oraya varınca kutlu mekândaki vâdinin sağ tarafında bulunan ağaçtan şöyle nida edildi:“Ey Mûsa! Rabbülâlemin olan Allah Ben'im.”
Süleyman Ateş
Oraya gelince o mübarek yerdeki vadinin sağ kıyısındaki ağaçtan kendisine şöyle seslenildi: "Ey Musa, alemlerin Rabbi Allah benim, ben!"
Tefhim-ul Kuran
Derken oraya geldiğinde, o kutlu yerdeki vadinin sağ yanında olan bir ağaçtan: «Ey Musa, Alemlerin Rabbi olan Allah benim;» diye seslenildi.
Yaşar Nuri Öztürk
Oraya vardığında o bereketli toprak parçasındaki vadinin sağ tarafından, bir ağaçtan şöyle seslenildi: "Ey Mûsa! Âlemlerin Rabbi Allah benim, ben!"