Kuran-i Kerim Suresi Neml ayet 92
Qur'an Surah An-Naml Verse 92
Neml [27]: 92 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)
وَاَنْ اَتْلُوَا الْقُرْاٰنَ ۚفَمَنِ اهْتَدٰى فَاِنَّمَا يَهْتَدِيْ لِنَفْسِهٖۚ وَمَنْ ضَلَّ فَقُلْ اِنَّمَآ اَنَا۠ مِنَ الْمُنْذِرِيْنَ (النمل : ٢٧)
- wa-an
- وَأَنْ
- And that
- ve (emredildi)
- atluwā
- أَتْلُوَا۟
- I recite
- okumam;
- l-qur'āna
- ٱلْقُرْءَانَۖ
- the Quran"
- Kur'an
- famani
- فَمَنِ
- And whoever
- şimdi kim
- ih'tadā
- ٱهْتَدَىٰ
- accepts guidance
- yola gelirse
- fa-innamā
- فَإِنَّمَا
- then only
- elbette
- yahtadī
- يَهْتَدِى
- he accepts guidance
- yola gelmiş olur
- linafsihi
- لِنَفْسِهِۦۖ
- for himself;
- kendi yararına
- waman
- وَمَن
- and whoever
- ve kim
- ḍalla
- ضَلَّ
- goes astray
- saparsa
- faqul
- فَقُلْ
- then say
- de ki
- innamā
- إِنَّمَآ
- "Only
- elbette
- anā
- أَنَا۠
- I am
- ben
- mina l-mundhirīna
- مِنَ ٱلْمُنذِرِينَ
- of the warners"
- ancak uyarıcılardanım
Transliteration:
Wa an atluwal Qur-aana famanih tadaa fa innnamaa yahtadee linafsihee wa man dalla faqul innamaaa ana minal munzireen(QS. an-Naml:92)
English Sahih International:
And to recite the Quran." And whoever is guided is only guided for [the benefit of] himself; and whoever strays – say, "I am only [one] of the warners." (QS. An-Naml, Ayah 92)
Diyanet Isleri:
De ki: "Ben, yalnız her şeyin sahibi olan ve bu kutlu kılınmış şehrin Rabbine kulluk etmekle emrolundum. Müslümanlardan olmakla ve Kuran okumakla emrolundum." Kim doğru yolu bulmuşsa, yalnız kendisi için bulmuş olur, kim sapıtmışsa kendine etmiş olur. De ki: "Ben sadece, uyaranlardan biriyim." (Neml, ayet 92)
Abdulbaki Gölpınarlı
Ve Kur'an okumam emredildi. Artık kim doğru yolu bulursa faydası kendisine ait ve kim saparsa artık de ki: Ben ancak korkutanlardanım.
Adem Uğur
Ve Kur´an´ı okumam (emredildi). Artık kim doğru yola gelirse, yalnız kendisi için gelmiş olur; kim de saparsa ona de ki: Ben sadece uyarıcılardanım.
Ali Bulaç
"Ve Kur'an'ı okumakla da (emrolundum). Artık kim hidayete gelirse, kendi nefsi için hidayete gelmiştir; kim sapacak olursa, de ki: "Ben yalnızca uyarıcılardanım."
Ali Fikri Yavuz
Kur’an okumamla da emr edildim. (Bu hususta bana) kim uyarsa, ancak kendi menfaatı için uyup iman eder. Kim de ayrılır küfrederse, de ki: “- Ben ancak cehennem azabından korkutanlardanım (vazifem yalnız tebliğ etmektir).”
Celal Yıldırım
Ben ancak hürmete lâyık gördüğü bu şehrin (Mekke´nin) Rabbına ibâdetle emrolundum. Her şey O´na aittir ve ben Müslümanlardan olmakla, Kur´ân okumakla da emrolundum. Artık kim doğru yolu bulup seçerse, o ancak kendi lehine bulmuş olur; kim de sapıtırsa, de ki: Ben ancak (kötü ve tehlikeli sonucu haber veren) uyarıcılardanım.
Diyanet Vakfı
"Ve Kur'an'ı okumam (emredildi). Artık kim doğru yola gelirse, yalnız kendisi için gelmiş olur; kim de saparsa ona de ki: Ben sadece uyarıcılardanım.
Edip Yüksel
Ve Kuran'ı okumakla da... Kim doğruyu bulursa kendi yararına doğruyu bulmuştur. Kim saparsa ben ancak uyarıcılardan biriyim.
Elmalılı Hamdi Yazır
"Ve Kur'ân'ı okumam emredildi." Artık kim doğru yola gelirse, yalnız kendisi için gelmiş olur; kim de saparsa ona de ki: "Ben sadece uyarıcılardanım."
Fizilal-il Kuran
Bana bir de Kur´an okumam emredildi. Kim doğru yola gelirse kendi iyiliği için doğru yola gelmiş olur. Kim eğri yola saparsa de ki; ben sadece bir uyarıcıyım.
Gültekin Onan
"Ve Kuran´ı okumam da (buyruldu). Artık kim hidayete gelirse, kendi nefsi için hidayete gelmiştir, kim sapacak olursa, de ki: "Ben yalnızca uyarıcılardanım."
Hasan Basri Çantay
«Ve Kur´an okumamla (emr olundum). Kim doğru yolu bulursa o yolu kendi fâidesine bulmuş olur. Kim de saparsa (ona) de ki: «Ben sâdece fena hareketlerin korkunç aakıbetini haber verenlerdenim».
İbni Kesir
Ve Kur´an okumakla da. Kim hidayete ererse; yalnız kendisi için ermiş olur. Kim de sapıtırsa; de ki: Ben, sadece uyaranlardanım.
İskender Ali Mihr
Ve "Kur´ân´ı okumakla (emrolundum). Kim hidayete ererse, o taktirde sadece kendi nefsi için hidayete erer. Ve kim dalâlette kaldıysa, o zaman Ben sadece inzar edenlerdenim (uyaranlardanım)." de.
Muhammed Esed
bir de, bu Kuran´ı (insanlara) okuyup ulaştırmakla." Bundan sonra artık kim ki, doğru yolu tutarsa, o yolu kendi iyiliği için tutmuş olacaktır; ve kim de yoldan saparsa, (böylelerine) de ki: "Ben yalnızca bir uyarıcıyım!"
Muslim Shahin
ve Kur'an okumakla emrolundum. Artık kim doğru yola gelirse, yalnız kendisi için gelmiş olur; kim de saparsa ona de ki: Ben sadece uyarıcılardanım.
Ömer Nasuhi Bilmen
«Ve emrolundum ki, Kur´an´ı tilâvet edeyim. İmdi her kim hidâyete ererse kendisi için hidâyete ermiş olur ve kim de dalâlete düşerse artık de ki: «Ben ancak azab-ı ilâhiyi haber verenlerdenim.»
Rowwad Translation Center
Ve Kur'an'ı okumam da (emrolundu). Kim hidayet bulursa ancak kendi lehine hidayet bulur. Kim de sapıklığa düşerse De ki: “Ben ancak uyarıcılardanım."
Şaban Piriş
Kur’an’a tabi olmakla da... Kim doğru yola yönelirse, ancak kendisi için yönelir. Kim de saparsa, de ki: -Ben ancak bir uyarıcıyım
Shaban Britch
Ve Kur'an'ı okumam da (emrolundu) Kim hidayete girerse, ancak kendisi için hidayete girmiş olur. Kim de saparsa, de ki:Ben ancak bir uyarıcıyım
Suat Yıldırım
De ki: Bana bu beldeyi muhterem ve mukaddes kılan ve her şey Kendisine ait olan Allah'a, yalnız O’na ibadet etmem emredildi. Keza bana Allah’a teslim olanların ilki olmam ve Kur’ân okumam da emredildi. Artık kim doğru yolu bulursa sırf kendisi için bulmuş olur. Kim de yoldan saparsa de ki: “Ben sadece uyarmakla görevli elçilerden biriyim.” [106,3-4; 3,58; 28,3; 13,40]
Süleyman Ateş
Ve Kur'an okumam (emredildi). "İmdi kim yola gelirse kendi yararına yola gelmiş olur ve kim saparsa, de ki: "Ben ancak uyarıcılardanım."
Tefhim-ul Kuran
«Ve Kur´an´ı okumakla da (emrolundum). Artık kim hidayete gelirse, kendi nefsi için hidayete gelmiştir; kim de sapacak olursa, sen de, de ki: «Ben yalnızca uyarıcı, korkutuculardanım.»
Yaşar Nuri Öztürk
"Ve Kur'an okumakla emrolundum. Artık kim yola gelirse kendi nefsi için gelir. Sapmışa gelince, böylesine de ki: 'Ben uyarıcılardan biriyim. Hepsi bu!"