Skip to content

Kuran-i Kerim Suresi Muminun ayet 50

Qur'an Surah Al-Mu'minun Verse 50

Muminun [23]: 50 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)

وَجَعَلْنَا ابْنَ مَرْيَمَ وَاُمَّهٗٓ اٰيَةً وَّاٰوَيْنٰهُمَآ اِلٰى رَبْوَةٍ ذَاتِ قَرَارٍ وَّمَعِيْنٍ ࣖ (المؤمنون : ٢٣)

wajaʿalnā
وَجَعَلْنَا
And We made
ve kıldık
ib'na
ٱبْنَ
(the) son
oğlunu
maryama
مَرْيَمَ
(of) Maryam
Meryem
wa-ummahu
وَأُمَّهُۥٓ
and his mother
ve annesini
āyatan
ءَايَةً
a Sign
bir mu'cize
waāwaynāhumā
وَءَاوَيْنَٰهُمَآ
and We sheltered them
ve onları yerleştirdik
ilā rabwatin
إِلَىٰ رَبْوَةٍ
to a high ground
bir tepeye
dhāti qarārin
ذَاتِ قَرَارٍ
of tranquility of tranquility
oturmaya uygun
wamaʿīnin
وَمَعِينٍ
and water springs
ve suyu bulunan

Transliteration:

Wa ja'alnab na Maryama wa ummahooo aayatannw wa aawainaahumaaa ilaa rabwatin zaati qaraarinw wa ma'een (QS. al-Muʾminūn:50)

English Sahih International:

And We made the son of Mary and his mother a sign and sheltered them within a high ground having level [areas] and flowing water. (QS. Al-Mu'minun, Ayah 50)

Diyanet Isleri:

Meryem oğlunu da, annesini de mucize kıldık. Her ikisini de, pınarı bulunan, oturmaya elverişli yüksek bir yere yerleştirdik. (Muminun, ayet 50)

Abdulbaki Gölpınarlı

Ve Meryemoğlunu ve anasını kudretimize birer delil olarak yaratmış, onları düz, otlak ve sulak bir tepede barındırmıştık.

Adem Uğur

Meryem oğlunu ve annesini de (kudretimize) bir alâmet kıldık; onları, yerleşmeye elverişli, suyu bulunan bir tepeye yerleştirdik.

Ali Bulaç

Biz, Meryem'in oğlunu ve annesini bir ayet kıldık ve ikisini barınmaya elverişli ve akar suyu olan bir tepede yerleştirdik.

Ali Fikri Yavuz

Meryem’in oğlu İsa’yı da annesiyle (kudretimize delâlet eden) bir alâmet kıldık; (çünkü onu babasız yarattık, annesine bir insan dokunmamıştı). İkisini düz ve suyu bulunan yüksek bir yerde barındırdık.

Celal Yıldırım

Meryem´in oğlu ile onun anasını da bir mu´cize olarak sunduk. Onları yüksekçe pınarı olan düz, oturmaya elverişli bir tepeye yerleştirip barındırdık.

Diyanet Vakfı

Meryem oğlunu ve annesini de (kudretimize) bir alamet kıldık; onları, yerleşmeye elverişli, suyu bulunan bir tepeye yerleştirdik.

Edip Yüksel

Meryem oğlunu ve annesini bir işaret kıldık, ve onları yerleşmeye elverişli ve pınarı olan bir tepede barındırdık.

Elmalılı Hamdi Yazır

Meryemoğlunu ve annesini de (kudretimize) bir alâmet kıldık; onları, yerleşmeye elverişli, sulu bir tepeye yerleştirdik.

Fizilal-il Kuran

Meryemoğlu İsa ile annesini gücümüzün bir kanıtı olarak ortaya çıkardık. Onları yaşamaya elverişli ve akarsulu bir tepeye yerleştirdik.

Gültekin Onan

Biz, Meryem´in oğlunu ve annesini bir ayet kıldık ve ikisini barınmaya elverişli ve akar suyu olan bir tepede yerleştirdik.

Hasan Basri Çantay

Meryemin oğlunu da, anasını da (kudretimize) bir âyet (ibret) kıldık. Onları düz (ya´ni oturmıya yarar) ve akar suya mâlik bir tepede barındırdık.

İbni Kesir

Biz; Meryem´in oğlunu da, annesini de bir ayet kıldık. Her ikisini de sulak, oturmaya elverişli yüksek bir yere yerleştirdik.

İskender Ali Mihr

Ve Hz. Meryem oğlunu (Hz. İsa´yı) ve onun annesini âyet (mucize) kıldık. Ve akan suyu olan ve barınmaya müsait yüksek bir tepeye, ikisini yerleştirdik.

Muhammed Esed

Ve (Musa´yı nasıl onurlandırdıysak) Meryem oğlunu ve anasını da (rahmetimiz için) bir sembol kıldık: Ve o´nların her ikisini de ebedi esenliğin, berrak çeşmelerin bulunduğu yüce bir makama eriştirdik.

Muslim Shahin

Meryem oğlunu ve annesini de (kudretimize) bir alâmet kıldık; onları, yerleşmeye elverişli, suyu bulunan bir tepeye yerleştirdik.

Ömer Nasuhi Bilmen

Ve Meryem´in oğlunu ve anasını bir harika kıldık ve ikisini bir oturaklı ve akar sulu yüksek bir mekanda barındırdık.

Rowwad Translation Center

Andolsun ki biz Meryemoğlunu da, anasını da bir(er) ayet kıldık ve onları yüksek ve akarsuyu olan rahat bir yerde barındırdık.

Şaban Piriş

Meryem’in oğlunu da, annesini de bir belge kıldık. O; İkisini akar sulu, yüksek ve meskun bir yere yerleştirdik.

Shaban Britch

Meryem’in oğlunu da, annesini de bir ayet kıldık. O; ikisini akar sulu, yüksek ve meskun bir yere yerleştirdik.

Suat Yıldırım

Meryem'in oğlunu ve annesini birer ibret vesilesi kıldık ve onları pınarları akan ve yerleşmeye elverişli yüksekçe bir yere yerleştirdik. [21,91; 19,22]

Süleyman Ateş

Meryem oğlunu ve annesini bir mu'cize kıldık ve onları oturmaya uygun, çeşmeli bir tepeye yerleştirdik.

Tefhim-ul Kuran

Biz, Meryem´in oğlunu ve annesini bir ayet kıldık ve ikisini barınmaya elverişli ve akar suyu olan bir tepede yerleştirdik.

Yaşar Nuri Öztürk

Meryem'in oğluyla annesini birer ayet kıldık ve onları oturmaya uygun pınarlı bir tepeye yerleştirdik.