Kuran-i Kerim Suresi Enbiya ayet 31
Qur'an Surah Al-Anbya Verse 31
Enbiya [21]: 31 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)
وَجَعَلْنَا فِى الْاَرْضِ رَوَاسِيَ اَنْ تَمِيْدَ بِهِمْۖ وَجَعَلْنَا فِيْهَا فِجَاجًا سُبُلًا لَّعَلَّهُمْ يَهْتَدُوْنَ (الأنبياء : ٢١)
- wajaʿalnā
- وَجَعَلْنَا
- And We (have) placed
- ve yarattık
- fī l-arḍi
- فِى ٱلْأَرْضِ
- in the earth
- yerde
- rawāsiya
- رَوَٰسِىَ
- firmly set mountains
- yüksek dağlar
- an
- أَن
- lest
- diye
- tamīda
- تَمِيدَ
- it (should) shake
- sarsar
- bihim
- بِهِمْ
- with them
- onları
- wajaʿalnā
- وَجَعَلْنَا
- and We made
- ve açtık
- fīhā
- فِيهَا
- therein
- orada
- fijājan
- فِجَاجًا
- broad passes
- geniş
- subulan
- سُبُلًا
- (as) ways
- yollar
- laʿallahum
- لَّعَلَّهُمْ
- so that they may
- umulur ki
- yahtadūna
- يَهْتَدُونَ
- (be) guided
- yollarını bulurlar
Transliteration:
Wa ja'alnaa fil ardi rawaasiya an tameeda bihim wa ja'alnaa feehaa fijaajan subulal la'allahum yahtadoon(QS. al-ʾAnbiyāʾ:31)
English Sahih International:
And We placed within the earth firmly set mountains, lest it should shift with them, and We made therein [mountain] passes [as] roads that they might be guided. (QS. Al-Anbya, Ayah 31)
Diyanet Isleri:
Yeryüzüne, insanlar sarsılmasın diye sabit dağlar yerleştirdik; rahat gidebilsinler diye aralarında geniş yollar varettik. (Enbiya, ayet 31)
Abdulbaki Gölpınarlı
İnsanlarla beraber çalkalanmasın diye yeryüzünde metin dağlar yarattık ve yollarını bulsunlar, maksatlarına ersinler diye de orada geniş yollar açtık.
Adem Uğur
Onları sarsmasın diye yeryüzünde bir takım dağlar diktik. Orada geniş geniş yollar açtık; ta ki maksatlarına ulaşsınlar.
Ali Bulaç
Yeryüzünde, onları sarsmasın diye, sabit dağlar yarattık ve doğru gidebilsinler diye geniş yollar açtık.
Ali Fikri Yavuz
Yeryüzünde, insanları çalkalamamak için sabit dağlar yarattık; dağlar arasında pek çok yollar yaptık ki, doğru gidebilsinler.
Celal Yıldırım
Yeryüzü, insanları sarsıp çalkalar diye onda sabit dağlar oluşturduk (da sarsıntıyı önledik); doğru hareket edebilsinler (şaşırmadan varacakları yere varsınlar) diye onda yollar geçitler meydana getirdik.
Diyanet Vakfı
Onları sarsmasın diye yeryüzünde bir takım dağlar diktik. Orada geniş geniş yollar açtık; ta ki maksatlarına ulaşsınlar.
Edip Yüksel
Onları sarsmasın diye yeryüzüne dağları yerleştirdik. Yolu bulmaları için onda geniş geçitler açtık.
Elmalılı Hamdi Yazır
Yeryüzünde, insanlar sarsılmasın diye sabit dağlar yarattık, rahat gidebilsinler diye dağların aralarında geniş yollar var ettik.
Fizilal-il Kuran
Yeryüzü dengede dursun da insanları sarsmasın diye orada köklü dağlar yarattık ve istedikleri yere gidebilsinler diye o dağlarda geçit veren yollar açtık.
Gültekin Onan
Yeryüzünde, onları sarsmasın diye, sabit dağlar yarattık ve doğru gidebilsinler diye geniş yollar açtık.
Hasan Basri Çantay
Yer (yüzün) de, onları (insanları) çalkalar diye, sabit sabit dağlar yaratdık. Aralarında da bol bol yollar açdık. Tâki (maksadlarına) ersinler.
İbni Kesir
Onlar sarsılmasın diye yeryüzünde sabit dağlar yerleştirdik. Doğru yoldan gitsinler diye orada geniş yollar açtık.
İskender Ali Mihr
Ve arzda (yeryüzünde), onları sarsar diye (sarsmaması için) dağlar kıldık. Ve orada geniş yollar oluşturduk. Umulur ki (böylece) onlar, hidayete ererler (ulaşırlar).
Muhammed Esed
Ve (görmüyorlar mı ki,) onları sarsmasın diye arz üzerine sapasağlam dağlar yerleştirdik; ve kolayca yollarını bulabilsinler diye orada vadiler açtık;
Muslim Shahin
Yeryüzünde insanları sarsmaması için üzerinde sabit dağlar, dosdoğru gidebilsinler diye dağlar arasında geniş yollar yarattık.
Ömer Nasuhi Bilmen
Ve yeryüzünde onları çalkalar diye sabit dağları yarattık ve onlara geniş yollar açtık, tâ ki maksatlarına erebilsinler.
Rowwad Translation Center
Sarsılmasınlar diye yeryüzünde sabit dağlar kıldık, yol bulmaları için orada geniş geniş yollar var ettik.
Şaban Piriş
Sarsılmasınlar diye yeryüzünde sabit dağlar, yollarını bulabilsinler diye orada geniş yollar yaptık.
Shaban Britch
Sarsılmasınlar diye yeryüzünde sabit dağlar kıldık, yol bulmaları için orada geniş geniş yollar var ettik.
Suat Yıldırım
Yerin insanları sarsmaması için oraya dağlar yerleştirdik.Maksatlarına ermeleri için orada geniş yollar, geçitler yaptık.
Süleyman Ateş
Yer, onları sarsar diye, onun üstünde yüksek dağlar yarattık. Ve istedikleri yere gidebilmeleri için orada geniş yollar açtık.
Tefhim-ul Kuran
Yer onları sarsmasın diye onun üstünde dağlar yarattık. Ve orada iniş yolları açtık. Ta ki (maksatlarına) ulaşabilsinler.
Yaşar Nuri Öztürk
Yerküreye, onları çalkalamasın diye bir takım dağlar diktik. Ve orada geniş geniş yollar açtık ki, doğru gidebilsinler.