Kuran-i Kerim Suresi Enbiya ayet 100
Qur'an Surah Al-Anbya Verse 100
Enbiya [21]: 100 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)
لَهُمْ فِيْهَا زَفِيْرٌ وَّهُمْ فِيْهَا لَا يَسْمَعُوْنَ (الأنبياء : ٢١)
- lahum
- لَهُمْ
- For them
- onlar için vardır
- fīhā
- فِيهَا
- therein
- orada
- zafīrun
- زَفِيرٌ
- (is) sighing
- bir inleme
- wahum
- وَهُمْ
- and they
- ve onlar
- fīhā
- فِيهَا
- therein
- orada
- lā
- لَا
- not
- hiçbir şey
- yasmaʿūna
- يَسْمَعُونَ
- will hear
- işitmezler
Transliteration:
Lahum feehaa zafeerunw wa hum feehaa laa yasma'oon(QS. al-ʾAnbiyāʾ:100)
English Sahih International:
For them therein is heavy sighing, and they therein will not hear. (QS. Al-Anbya, Ayah 100)
Diyanet Isleri:
Orada onlara ah etmek vardır; birşey de işitemezler. (Enbiya, ayet 100)
Abdulbaki Gölpınarlı
Orada şiddetle inleyerek nefes alacak onlar ve onlar, orada hiçbir şey duymayacaklar.
Adem Uğur
Orada onlara inim inim inlemek düşer. Yine onlar orada (hiçbir iyi haber) duymazlar.
Ali Bulaç
Orda kendileri için, 'kemikleri çatırdatan inlemeler' vardır. Onlar orda işitmezler de.
Ali Fikri Yavuz
Öyle ki, o putlara tapanların, orada iniltileri vardır, ve onlar orada hiç bir merhamet sesi duymazlar.
Celal Yıldırım
Onlara, orada ah, vah edip inlemek vardır ve orada bir şey de işitmiyeceklerdir.
Diyanet Vakfı
Orada onlara inim inim inlemek düşer. Yine onlar orada (hiçbir iyi haber) duymazlar.
Edip Yüksel
Onlar için orada iç çekip inlemek vardır; hiç bir şey de işitemezler.
Elmalılı Hamdi Yazır
Orada onların bir inlemeleri vardır. Bunlar orada (sağır olup) bir şey de işitemezler.
Fizilal-il Kuran
Onlar orada hırıltılı sesler çıkararak inleyeceklerdir ve kulakları hiçbir ses işitemeyecektir.
Gültekin Onan
Orda kendileri için ´kemikleri çatırdatan inlemeler´ vardır. Onlar orda işitmezler de.
Hasan Basri Çantay
Orada (hakları) inim inim inlemekdir onların (tapılanların). Bunlar orada da (sağır olub bir şey) duymayacaklardır.
İbni Kesir
Orada inim inim inleyecekler ve bir şey de işitmeyeceklerdir.
İskender Ali Mihr
Onlar, orada (ızdırap ile) inlerler. Ve onlar, orada (bir şey) işitmezler.
Muhammed Esed
Orada onların payına ah edip inlemek düşecek; ve orada (başka) bir şey işitmeyecekler.
Muslim Shahin
Orada onlara inim inim inlemek düşer. Yine onlar orada (hiçbir iyi haber) duymazlar.
Ömer Nasuhi Bilmen
Onlar için orada gayet şiddetli bir nefes alma vardır ve onlar orada (hiçbir şey) işitemezler.
Rowwad Translation Center
Onların orada ah edip, derin bir iç çekişleri vardır! Onlar orada hiçbir şey işitmezler.
Şaban Piriş
Orada inim inim inleyecekler ve hiçbir şey işitmeyeceklerdir.
Shaban Britch
Onlar için bir inleme ve soluma vardır! Ve onlar orada (hiçbir şey) işitmezler.
Suat Yıldırım
Onlar orada inim inim inleyecekler, kendilerini sevindirecek hiçbir haber de işitmeyeceklerdir.
Süleyman Ateş
Onlar için bir inleme ve soluma vardır! Ve onlar orada (azabın dehşeti içinde hiçbir şey) işitmezler.
Tefhim-ul Kuran
Orda kendileri için, ´kemikleri çatırdatan inlemeler´ vardır. Onlar orda işitmezler de.
Yaşar Nuri Öztürk
Onlar için orada derin bir iç çekiş var. Ve onlar orada hiçbir şey işitmezler.