Kuran-i Kerim Suresi Taha ayet 20
Qur'an Surah Taha Verse 20
Taha [20]: 20 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)
فَاَلْقٰىهَا فَاِذَا هِيَ حَيَّةٌ تَسْعٰى (طه : ٢٠)
- fa-alqāhā
- فَأَلْقَىٰهَا
- So he threw it down
- onu attı
- fa-idhā
- فَإِذَا
- and behold!
- (bir de ne görsün)
- hiya
- هِىَ
- It
- o
- ḥayyatun
- حَيَّةٌ
- (was) a snake
- kocaman bir yılan
- tasʿā
- تَسْعَىٰ
- moving swiftly
- koşan
Transliteration:
Fa-alqaahaa fa -izaa hiya haiyatun tas'aa(QS. Ṭāʾ Hāʾ:20)
English Sahih International:
So he threw it down, and thereupon it was a snake, moving swiftly. (QS. Taha, Ayah 20)
Diyanet Isleri:
Bırakınca, değnek hemen, koşan bir yılan oluverdi. (Taha, ayet 20)
Abdulbaki Gölpınarlı
Bıraktı onu, bir de baktı ki bir yılan olmuş, koşup durmada.
Adem Uğur
Onu hemen yere attı. Bir de ne görsün, hızla sürünen bir yılan değil mi!
Ali Bulaç
Böylece, onu attı; (bir de ne görsün) o hemen hızla koşan (kocaman) bir yılan (oluvermiş).
Ali Fikri Yavuz
Mûsa da onu bıraktı, bir de ne görsün! O bir yılan olmuş koşuyor.
Celal Yıldırım
Musâ da hemen onu yere bırakıverdi, derken bir de ne görsün, sürünüp yol alan bir yılan o..
Diyanet Vakfı
Onu hemen yere attı. Bir de ne görsün, hızla sürünen bir yılan değil mi!
Edip Yüksel
Onu atınca, hareketli bir yılana dönüşüverdi.
Elmalılı Hamdi Yazır
Musa da onu bıraktı, bir de ne görsün! o bir yılan olmuş koşuyor.
Fizilal-il Kuran
Musa değneği yere atıverdi. Birde ne görsün! Ansızın sürünen bir yılan oluvermiş!
Gültekin Onan
Böylece, onu attı; (bir de ne görsün) o hemen hızla koşan (kocaman) bir yılan (oluvermiş).
Hasan Basri Çantay
O da bunu bırakdı. Bir de ne görsün: Koşub duran bir yılan (olmuş) dur o!
İbni Kesir
O da bıraktı. Bir de ne görsün; o, hemen koşan bir yılan oluvermiş.
İskender Ali Mihr
Böylece onu attı. O zaman o, hızla hareket eden (koşan) bir yılan olmuştu.
Muhammed Esed
Bunun üzerine, (Musa), onu yere attı; bir de ne görsün! hızla akan bir yılan oluvermişti o!
Muslim Shahin
Onu hemen yere attı. Bir de ne görsün, hızla sürünen bir yılan değil mi!
Ömer Nasuhi Bilmen
Hemen bırakıverdi, o derhal koşar bir yılan kesildi.
Rowwad Translation Center
Musa da onu attı. O bir anda hızla hareket eden bir yılan oluverdi.
Şaban Piriş
Musa da onu attı. O bir anda koşan bir yılan oluvermişti.
Shaban Britch
Musa da onu attı. O bir anda koşan bir yılan oluvermişti.
Suat Yıldırım
Hemen bıraktı. Bir de ne görsün: Hızla kıvrılıp sürünen, kocaman bir yılan oldu!
Süleyman Ateş
(Musa) attı, bir de ne görsün o, koşan kocaman bir yılan!
Tefhim-ul Kuran
Böylece, o da onu attı; (bir de ne görsün) o hemen hızla koşan (kocaman) bir yılan (oluvermiş).
Yaşar Nuri Öztürk
O da onu attı. Bir de ne görsün, bir yılan olmuş o, koşuyor...