Kuran-i Kerim Suresi Isra ayet 48
Qur'an Surah Al-Isra Verse 48
Isra [17]: 48 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)
اُنْظُرْ كَيْفَ ضَرَبُوْا لَكَ الْاَمْثَالَ فَضَلُّوْا فَلَا يَسْتَطِيْعُوْنَ سَبِيْلًا (الإسراء : ١٧)
- unẓur
- ٱنظُرْ
- See
- bak
- kayfa
- كَيْفَ
- how
- nasıl
- ḍarabū
- ضَرَبُوا۟
- they put forth
- misaller verdiler
- laka
- لَكَ
- for you
- sana
- l-amthāla
- ٱلْأَمْثَالَ
- the examples;
- bezetmelerle
- faḍallū
- فَضَلُّوا۟
- but they have gone astray
- şaştılar
- falā
- فَلَا
- so not
- artık bir daha
- yastaṭīʿūna
- يَسْتَطِيعُونَ
- they can
- bulamazlar
- sabīlan
- سَبِيلًا
- (find) a way
- yolu
Transliteration:
Unzur kaifa daraboo lakal amsaala fadalloo falaa yastatee'oona sabeelaa(QS. al-ʾIsrāʾ:48)
English Sahih International:
Look how they strike for you comparisons; but they have strayed, so they cannot [find] a way. (QS. Al-Isra, Ayah 48)
Diyanet Isleri:
Sana nasıl misaller verdiklerine bir bak! Bu yüzden sapmışlardır, artık bir yol da bulamamaktadırlar. (Isra, ayet 48)
Abdulbaki Gölpınarlı
Bak da gör, sana nasıl örnekler getirip de saptılar ve artık bir yol bulmaya güçleri yetmeyecek onların.
Adem Uğur
Baksana; senin için ne türlü benzetmeler yaptılar! Bu yüzden, (öyle bir) saptılar ki, artık (doğru) yolu bulamayacaklardır.
Ali Bulaç
Sana nasıl örnekler vererek saptıklarına bir bak, artık onların bir yola güçleri yetmemektedir.
Ali Fikri Yavuz
Bak, seni nelere nisbet ettiler (şairdir, sahirdir, mecnundur dediler) de nasıl dalâlete düştüler! Artık hak yolu bulmağa güçleri yetmez.
Celal Yıldırım
Dikkat et, sana nasıl da misâller veriyorlar da bu yüzden sapıttılar ; artık bir yol da bulamıyacaklar.
Diyanet Vakfı
Baksana; senin için ne türlü benzetmeler yaptılar! Bu yüzden, (öyle bir) saptılar ki, artık (doğru) yolu bulamayacaklardır.
Edip Yüksel
Dikkat et, seni nasıl da tanımlayarak sapıyorlar ve artık bir daha yol bulamazlar
Elmalılı Hamdi Yazır
Bak senin için nasıl misaller verdiler de bu yüzden nasıl sapıklığa düştüler! Artık hak yolu bulmaya güçleri yetmez.
Fizilal-il Kuran
Senin hakkında nasıl benzetmeler, ne tür yakıştırmalar yaptıklarına baksana! Sapıttılar, bir türlü doğru yolu bulamıyorlar.
Gültekin Onan
Sana nasıl örnekler vererek saptıklarına bir bak, artık onların bir yola güçleri yetmemektedir.
Hasan Basri Çantay
Bak, sana nasıl misâller getirib sapdılar. Artık onlar bir yol (bulmıy) a güc yetiremiyeceklerdir.
İbni Kesir
Bak, sana nasıl misaller veriyorlar. Bunun için dalalete düşmüşlerdir. Ve bir daha yol bulamamaktadırlar.
İskender Ali Mihr
Bak, senin için nasıl misaller getirdiler (sana büyülenmiş, mecnun, deli, şair dediler) ve böylece dalâlette kaldılar. Artık yola (Sıratı Mustakîm´e) ulaşmaya güçleri yetmez.
Muhammed Esed
Seni benzettikleri şeye bak (ey Peygamber!) Bir kere yoldan çıkmış bunlar ve bu yüzden (hakka çıkan) bir yol da bulacak durumda değiller artık!
Muslim Shahin
Baksana; senin için ne türlü benzetmeler yaptılar! Bu yüzden, (öyle bir) saptılar ki, artık (doğru) yolu bulamayacaklardır.
Ömer Nasuhi Bilmen
Bak senin için nasıl misaller irad ettiler, artık onlar sapıtmış oldular, artık onlar doğru bir yola (gitmeğe) güç yetiremezler.
Rowwad Translation Center
Senin için nasıl misaller verip, dalâlete düştüklerine bir bak! Artık onlar bir daha yol bulamayacaklardır.
Şaban Piriş
Sana nasıl örnek verdiklerine bir bak! Bu sebeple onlar sapıtmışlardır. Artık yol da bulamazlar.
Shaban Britch
Sana nasıl örnek verdiklerine bir bak! Bu sebeple onlar sapıtmışlardır. Artık yol da bulamazlar.
Suat Yıldırım
Bak Resulüm, seni nelere kıyas ettiler (gâh şair, gâh büyücü, gâh kâhin, gâh mecnûn dediler) de nasıl dalâlete düştüler? Hem öyle sersemleştiler ki artık yol bulacak halleri kalmadı.
Süleyman Ateş
Bak, nasıl misaller verdiler (seni şa'ire, büyücüye, kahine ve mecnuna benzettiler) de şaştılar. Artık bir daha yolu bulamazlar.
Tefhim-ul Kuran
Sana nasıl örnekler vererek saptıklarına bir bak, artık onların bir yola güçleri yetmemektedir.
Yaşar Nuri Öztürk
Bak nasıl örnekler verdiler sana, nasıl sapıttılar. Artık hiçbir yola varamazlar.