Suresi Felak - Kelime kelime
Al-Falaq
(al-Falaq̈)
1
قُلْ اَعُوْذُ بِرَبِّ الْفَلَقِۙ ١
- qul
- قُلْ
- de ki
- aʿūdhu
- أَعُوذُ
- sığınırım ben
- birabbi
- بِرَبِّ
- Rabbe
- l-falaqi
- ٱلْفَلَقِ
- karanlığı yarıp sabahı ortaya çıkaran
De ki: "Yaratıkların şerrinden, bastırdığı zaman karanlığın şerrinden, düğümlere nefes eden büyücülerin şerrinden, hased ettiği zaman hasedcilerin şerrinden, tan yerini ağartan Rabbe sığınırım." ([113] Felak: 1)Tefsir
2
مِنْ شَرِّ مَا خَلَقَۙ ٢
- min sharri
- مِن شَرِّ
- şerrinden
- mā
- مَا
- şeylerin
- khalaqa
- خَلَقَ
- yarattığı
De ki: "Yaratıkların şerrinden, bastırdığı zaman karanlığın şerrinden, düğümlere nefes eden büyücülerin şerrinden, hased ettiği zaman hasedcilerin şerrinden, tan yerini ağartan Rabbe sığınırım." ([113] Felak: 2)Tefsir
3
وَمِنْ شَرِّ غَاسِقٍ اِذَا وَقَبَۙ ٣
- wamin
- وَمِن
- ve
- sharri
- شَرِّ
- şerrinden
- ghāsiqin
- غَاسِقٍ
- gecenin
- idhā
- إِذَا
- zaman
- waqaba
- وَقَبَ
- karanlığı çöktüğü
De ki: "Yaratıkların şerrinden, bastırdığı zaman karanlığın şerrinden, düğümlere nefes eden büyücülerin şerrinden, hased ettiği zaman hasedcilerin şerrinden, tan yerini ağartan Rabbe sığınırım." ([113] Felak: 3)Tefsir
4
وَمِنْ شَرِّ النَّفّٰثٰتِ فِى الْعُقَدِۙ ٤
- wamin
- وَمِن
- ve
- sharri
- شَرِّ
- şerrinden
- l-nafāthāti
- ٱلنَّفَّٰثَٰتِ
- üfleyenlerin
- fī l-ʿuqadi
- فِى ٱلْعُقَدِ
- düğümlere
De ki: "Yaratıkların şerrinden, bastırdığı zaman karanlığın şerrinden, düğümlere nefes eden büyücülerin şerrinden, hased ettiği zaman hasedcilerin şerrinden, tan yerini ağartan Rabbe sığınırım." ([113] Felak: 4)Tefsir
5
وَمِنْ شَرِّ حَاسِدٍ اِذَا حَسَدَ ࣖ ٥
- wamin
- وَمِن
- ve
- sharri
- شَرِّ
- şerrinden
- ḥāsidin
- حَاسِدٍ
- hasedcinin
- idhā
- إِذَا
- zaman
- ḥasada
- حَسَدَ
- hased ettiği
De ki: "Yaratıkların şerrinden, bastırdığı zaman karanlığın şerrinden, düğümlere nefes eden büyücülerin şerrinden, hased ettiği zaman hasedcilerin şerrinden, tan yerini ağartan Rabbe sığınırım." ([113] Felak: 5)Tefsir