Kuran-i Kerim Suresi Hud ayet 61
Qur'an Surah Hud Verse 61
Hud [11]: 61 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)
۞ وَاِلٰى ثَمُوْدَ اَخَاهُمْ صٰلِحًا ۘ قَالَ يٰقَوْمِ اعْبُدُوا اللّٰهَ مَا لَكُمْ مِّنْ اِلٰهٍ غَيْرُهٗ ۗهُوَ اَنْشَاَكُمْ مِّنَ الْاَرْضِ وَاسْتَعْمَرَكُمْ فِيْهَا فَاسْتَغْفِرُوْهُ ثُمَّ تُوْبُوْٓا اِلَيْهِ ۗاِنَّ رَبِّيْ قَرِيْبٌ مُّجِيْبٌ (هود : ١١)
- wa-ilā
- وَإِلَىٰ
- And to
- ve (gönderdik)
- thamūda
- ثَمُودَ
- Thamud
- Semud halkına
- akhāhum
- أَخَاهُمْ
- (We sent) their brother
- kardeşleri
- ṣāliḥan
- صَٰلِحًاۚ
- Salih
- Salih'i
- qāla
- قَالَ
- He said
- şöyle dedi
- yāqawmi
- يَٰقَوْمِ
- "O my people!
- ey kavmim
- uʿ'budū
- ٱعْبُدُوا۟
- Worship
- kulluk edin
- l-laha
- ٱللَّهَ
- Allah
- Allah'a
- mā
- مَا
- not
- yoktur
- lakum
- لَكُم
- you have
- sizin
- min ilāhin
- مِّنْ إِلَٰهٍ
- any god
- ilahınız
- ghayruhu
- غَيْرُهُۥۖ
- other than Him
- O'ndan başka
- huwa
- هُوَ
- He
- O
- ansha-akum
- أَنشَأَكُم
- produced you
- sizi yarattı
- mina l-arḍi
- مِّنَ ٱلْأَرْضِ
- from the earth
- yerden
- wa-is'taʿmarakum
- وَٱسْتَعْمَرَكُمْ
- and settled you
- ve size ömür sürdürdü
- fīhā
- فِيهَا
- in it
- orada
- fa-is'taghfirūhu
- فَٱسْتَغْفِرُوهُ
- So ask forgiveness of Him
- O'ndan bağışlanma dileyin
- thumma
- ثُمَّ
- then
- sonra
- tūbū
- تُوبُوٓا۟
- turn in repentance
- tevbe edin
- ilayhi
- إِلَيْهِۚ
- to Him
- O'na
- inna
- إِنَّ
- Indeed
- muhakkak ki
- rabbī
- رَبِّى
- my Lord
- Rabbim
- qarībun
- قَرِيبٌ
- (is) near
- yakındır
- mujībun
- مُّجِيبٌ
- All-Responsive"
- kabul edendir
Transliteration:
Wa ilaa Samooda akhaahum Saalihaa; qaala yaa qawmi' budul laaha maa lakum min ilaahim ghairuhoo Huwa ansha akum minal ardi wasta' marakum feehaa fastaghfiroohu summa toobooo ilaih; inna Rabbee Qareebum Mujeeb(QS. Hūd:61)
English Sahih International:
And to Thamud [We sent] their brother Saleh. He said, "O my people, worship Allah; you have no deity other than Him. He has produced you from the earth and settled you in it, so ask forgiveness of Him and then repent to Him. Indeed, my Lord is near and responsive." (QS. Hud, Ayah 61)
Diyanet Isleri:
Semud milletine kardeşleri Salih'i gönderdik. "Ey milletim! Allah'a kulluk edin; O'ndan başka tanrınız yoktur; sizi yeryüzünde yaratıp orayı imar etmenizi dileyen O'dur. Öyleyse O'ndan mağfiret dileyin, sonra da O'na tevbe edin. Doğrusu Rabbim size yakın ve duaları kabul edendir" dedi. (Hud, ayet 61)
Abdulbaki Gölpınarlı
Semud kavmine de kardeşleri Salih'i göndermiştik. Ey kavmim demişti, Allah'a kulluk edin, ondan başka bir mabudunuz yok. Sizi yeryüzünden yaratıp meydana getirdi ve orayı imara memur etti sizi; artık ondan yarlıganma dileyin, sonra da tövbe edin ona. Şüphe yok ki Rabbim, yakındır, duaları kabul eder.
Adem Uğur
Semûd kavmine de kardeşleri Sâlih´i (gönderdik). Dedi ki: Ey kavmim! Allah´a kulluk edin. Sizin O´ndan başka tanrınız yoktur. O sizi yerden (topraktan) yarattı. Ve sizi orada yaşattı. O halde O´ndan mağfiret isteyin; sonra da O´na tevbe edin. Çünkü Rabbim (kullarına) çok yakındır, (dualarını) kabul edendir.
Ali Bulaç
Semud (halkına da) kardeşleri Salih'i (gönderdik). Dedi ki: "Ey kavmim, Allah'a ibadet edin, sizin O'ndan başka İlahınız yoktur. O sizi yerden (topraktan) yarattı ve onda ömür geçirenler kıldı. Öyleyse O'ndan bağışlanma dileyin, sonra O'na tevbe edin. Şüphesiz benim Rabbim, yakın olandır, (duaları) kabul edendir."
Ali Fikri Yavuz
Semûd kavmine de (soyca) kardeşleri sâlih’i gönderdik. onlara de ki: “- Ey kavmim! Allah’a ibadet edin. Sizin ondan başka hiç bir ilâhınız yoktur. Sizi topraktan o yarattı ve sizi orada imar yapmaya (ömür sürmeye) memur etti. O halde, ondan mağfiret isteyin. Sonra tevbe edip ona yönelin. Muhakkak ki Rabbim, müminlere rahmetiyle yakındır, duaları kabul edicidir.”
Celal Yıldırım
Semûd (kavmine) de kardeşleri Salih´i (peygamber olarak) gönderdik. «Ey kavmim,» dedi, «Allah´a tapın, sizin O´ndan başka tanrılarınız yoktur. Sizi yerden (topraktan) yetiştirip meydana getiren ve sizin bir ömür geçirip orayı bayındır hale getirmenizi dileyen O´dur. O halde O´ndan bağışlanmanızı dileyin de O´na yönelip tevbe edin. Şüphesiz ki Rabbim çok yakındır ve (duaları, tevbe ve istiğfarları) kabul edendir.»
Diyanet Vakfı
Semud kavmine de kardeşleri Salih'i (gönderdik). Dedi ki: Ey kavmim! Allah'a kulluk edin. Sizin O'ndan başka tanrınız yoktur. O sizi yerden (topraktan) yarattı. Ve sizi orada yaşattı. O halde O'ndan mağfiret isteyin; sonra da O'na tevbe edin. Çünkü Rabbim (kullarına) çok yakındır, (dualarını) kabul edendir.
Edip Yüksel
Semud'a da kardeşleri Salih'i... Dedi ki: "Ey halkım, ALLAH'a kulluk edin, O'ndan başka tanrı yoktur. Sizi yerden çıkarıp yaratan, sizi oraya yerleştiren O'dur. Öyleyse O'ndan bağışlanma dileyin ve sonra O'na yönelin. Kuşkusuz Rabbim Yakındır, Yanıtlayandır."
Elmalılı Hamdi Yazır
Semud kavmine de kardeşleri Salih'i gönderdik. Dedi ki, "Ey kavmim! Allah'a kulluk edin. Sizin O'ndan başka bir tanrınız daha yoktur. Sizi topraktan O meydana getirdi. Sizi orada ömür sürmeye O memur etti. Bu sebepten O'nun mağfiretini isteyin, sonra O'na tevbe edin. Şüphesiz Rabbim yakındır, dualarınızı kabul eder."
Fizilal-il Kuran
Semudoğulları´na da kardeşleri Salih´i peygamber olarak gönderdik. Salih dedi ki; ´´Soydaşlarım, sadece Allah´a kulluk sununuz, O´ndan başka bir ilahınız yoktur. Sizi topraktan yaratan ve yeryüzüne yerleştirerek burayı kalkındırmakla görevlendiren O´dur. O´ndan af dileyiniz, O´na yöneliniz. Çünkü Allah, kullarına yakındır ve dileklerin kabul edicisidir.
Gültekin Onan
Semud (halkına da) kardeşleri Salih´i (gönderdik). Dedi ki: "Ey kavmim, Tanrı´ya ibadet edin, sizin O´ndan başka tanrınız yoktur. O sizi yerden (topraktan) yarattı ve onda ömür geçirenler kıldı. Öyleyse O´ndan bağışlanma dileyin, sonra O´na tevbe edin. Şüphesiz benim rabbim, yakın olandır, (duaları) kabul edendir."
Hasan Basri Çantay
Semuud´a biraderleri Saalih´i (gönderdik). Dedi ki: «Ey kavmim, Allaha kulluk edin. Sizin Ondan başka hiç bir Tanrınız yokdur. O, sizi toprakdan meydana getirdi, sizi orada ömür geçirmiye (yahud: i´maara) me´mur etdi. O halde Ondan mağfiret isteyin, sonra Ona tevbe edin (hep Ona dönün). Şübhesiz ki Rabbim (in rahmeti) çok yakındır; O, (duaları da) kabul edendir».
İbni Kesir
Semud´a da kardeşleri Salih´i, Ey kavmim; Allah´a kulluk edin, sizin O´ndan başka tanrınız yoktur. O´dur sizi yeryüzünden yaratıp orayı i´mar etmenizi isteyen. Mağfiret dileyin O´ndan, sonra da tevbe edin. Şüphesiz Rabbım, size yakındır, kabul edendir, dedi.
İskender Ali Mihr
Ve Semud kavmine, onların kardeşi Salih (A.S) şöyle dedi: “Ey kavmim! Allah´a kul olun. Sizin için O´ndan başka ilâh yoktur. Sizi arzdan yaratan ve orada, size imar ettiren O´dur. Öyleyse O´ndan mağfiret isteyin. Sonra O´na tövbe edin (Allah´a yönelin). Benim Rabbim muhakkak ki yakındır, (dualara) icabet edendir.”
Muhammed Esed
Semud (toplumuna da) soydaşları Salih´i gönderdik.(Salih onlara:) "Ey kavmim! (Yalnızca) Allah´a kulluk edin!" dedi, "(Çünkü) sizin O´ndan başka tanrınız yok. Sizi topraktan yaratıp geliştiren, orayı bayındır kılmanızı sağlayan O´dur. Bunun içindir ki, artık günahlarınızdan ötürü Rabbinizden bağışlanma dileyin ve sonra da tevbe ve pişmanlık içinde O´na yönelin, çünkü, benim Rabbim, (Kendisine yönelen herkese) her zaman yakınlık gösterir, (dualara) cevap verir!"
Muslim Shahin
Semûd kavmine de kardeşleri Salih gönderilmişti. Salih, kavmine demişti ki: "Ey kavmim! Sizin için kendisinden başka ilâh bulunmayan Allah'a ibadet edin. Sizi yerden meydana getiren ve orada imar ile görevlendiren O'dur. Bu itibarla O'ndan mağfiret dileyin; sonrada O'na tevbe edin. Rabbim, şüphesiz (kullarına) çok yakındır ve duaları kabul edendir."
Ömer Nasuhi Bilmen
Semûd´a da kardeşleri olan Sâlih (peygamber gönderilmiştir). Dedi ki: «Ey kavmim! Allah Teâlâ´ya ibadet ediniz. Sizin için O´ndan başka bir ilâh yoktur. Sizi yerden o icad etti ve sizi orada o yaşattı. Artık O´ndan mağfiret dileyiniz, sonra O´na tevbe ediniz. Şüphe yok ki, benim Rabbim yakındır, icabet edicidir.»
Rowwad Translation Center
Semûd kavmine de kardeşleri Salih’i peygamber gönderdik. Dedi ki: “Ey kavmim! Yalnızca Allah’a ibadet edin. Sizin O’ndan başka hiçbir ilâhınız yok. O, sizi yerden yaratıp sizi orada bir ömür boyu yaşattı. O halde O’ndan mağfiret dileyin. Sonra O’na tevbe edin. Şüphesiz ki Rabbim çok yakındır, duaları kabul edendir.”
Şaban Piriş
Semûd’a kardeşleri Salih’i gönderdik. -Ey halkım, Allah’a kulluk ediniz. Sizin, O’ndan başka bir ilahınız yoktur. Sizi yeryüzünde meydana getiren ve sizin orayı imar etmenizi dileyen O’dur. O halde O’ndan af dileyin. Sonra da O’na yönelin. Kuşkusuz Rabbim, yakındır, dedi.
Shaban Britch
Semûd’a kardeşleri Salih’i gönderdik. Ey halkım! Yalnız Allah’a ibadet ediniz. Sizin, O’ndan başka (hak) ilahınız yoktur. Sizi yeryüzünden (topraktan) yaratan ve sizi orada yaşattı. O halde O’ndan mağfiret dileyin. Sonra da O’na (tevbe ile) yönelin. Kuşkusuz Rabbim, çok yakındır, (dualara) çokça icabet edendir dedi.
Suat Yıldırım
Semûd kavmine de kardeşleri Salih'i elçi olarak gönderdik. “Ey benim halkım!” dedi, “Yalnız Allah’a ibadet edin, çünkü sizin O’ndan başka ilahınız yoktur.Sizi topraktan yetiştirip yaratan, sizi orada yaşatan O’dur. O halde O’ndan mağfiret dileyin, yine O’na dönün, tövbe edin.Çünkü Rabbim kullarına çok yakın ve onların tövbe ve dualarını kabul edendir.” [2,186; 7,73-76; 26,155-159]
Süleyman Ateş
Semud(kavmin)e de kardeşleri Salih'i (gönderdik). Dedi ki: "Ey kavmim, Allah'a kulluk edin, O'ndan başka tanrınız yoktur! Sizi yerden inşa eden ve orada yaşatan O'dur; O'ndan mağfiret dileyin, sonra O'na tevbe edin! Çünkü Rabbim yakındır, (du'aları) kabul edendir."
Tefhim-ul Kuran
Semud (halkına da) kardeşleri Salih´i (gönderdik). Dedi ki: «Ey kavmim, Allah´a ibadet edin, sizin O´ndan başka ilahınız yoktur. O sizi yerden (topraktan) yarattı ve onda sizi ömür geçirenler kıldı. Öyleyse O´ndan bağışlanma dileyin, sonra O´na tevbe edin. Şüphesiz benim Rabbim, yakın olandır, (duaları) kabul edendir.»
Yaşar Nuri Öztürk
Semûd'a da kardeşleri Sâlih'i gönderdik. Dedi ki: "Ey toplumum! Allah'a kulluk edin. Sizin O'ndan başka ilahınız yok. Sizi topraktan oluşturan ve size orada ömür geçirten O'dur. Artık O'ndan af dileyin, O'na dönün. Rabbim Karîb'dir, bize çok yakındır; Mucîb'dir, bize cevap verir."