Kuran-i Kerim Suresi Hud ayet 53
Qur'an Surah Hud Verse 53
Hud [11]: 53 ~ TÜRKÇE - DİYANET KURAN MEALİ (Word by Word)
قَالُوْا يٰهُوْدُ مَاجِئْتَنَا بِبَيِّنَةٍ وَّمَا نَحْنُ بِتَارِكِيْٓ اٰلِهَتِنَا عَنْ قَوْلِكَ وَمَا نَحْنُ لَكَ بِمُؤْمِنِيْنَ (هود : ١١)
- qālū
- قَالُوا۟
- They said
- dediler ki
- yāhūdu
- يَٰهُودُ
- "O Hud!
- Ey Hud
- mā ji'tanā
- مَا جِئْتَنَا
- You have not brought us You have not brought us
- sen bize getirmedin
- bibayyinatin
- بِبَيِّنَةٍ
- clear proofs
- bir belge
- wamā
- وَمَا
- and not
- ve değiliz
- naḥnu
- نَحْنُ
- we
- biz
- bitārikī
- بِتَارِكِىٓ
- (will) leave
- bırakacak
- ālihatinā
- ءَالِهَتِنَا
- our gods
- ilahlarımızı
- ʿan qawlika
- عَن قَوْلِكَ
- on your saying
- senin sözünle
- wamā
- وَمَا
- and not
- ve değiliz
- naḥnu
- نَحْنُ
- we (are)
- biz
- laka
- لَكَ
- in you
- sana
- bimu'minīna
- بِمُؤْمِنِينَ
- believers
- inanacak
Transliteration:
Qaaloo yaa Hoodu maa ji'tanaa bibaiyinatinw wa maa nahnu bitaarikeee aalihatinaa 'an qawlika wa maa nahnu laka bimu'mineen(QS. Hūd:53)
English Sahih International:
They said, "O Hud, you have not brought us clear evidence, and we are not ones to leave our gods on your say-so. Nor are we believers in you. (QS. Hud, Ayah 53)
Diyanet Isleri:
"Ey Hud! Sen bize bir belge getirmeden, senin sözünden ötürü tanrılarımızı terketmeyiz ve sana inanmayız. (Hud, ayet 53)
Abdulbaki Gölpınarlı
Ey Hud dediler, sen bize apaçık bir delil gösteremiyorsun, biz de senin sözünle tanrılarımızı bırakmayız ve biz sana inanmıyoruz.
Adem Uğur
Dediler ki: Ey Hûd! Sen bize açık bir mucize getirmedin, biz de senin sözünle tanrılarımızı bırakacak değiliz ve biz sana iman edecek de değiliz.
Ali Bulaç
"Ey Hud" dediler. "Sen bize apaçık bir belge (mucize) ile gelmiş değilsin ve biz de senin sözünle ilahlarımızı terk etmeyiz. Sana iman edecek de değiliz."
Ali Fikri Yavuz
Onlar da dediler ki: “- Ey Hûd, sen bize açık bir mûcize getirmedin. Biz, senin sözünle tanrılarımızı terk etmeyiz ve biz sana inanmayız.
Celal Yıldırım
Ey Hûd ! Dediler, sen bize açık bir belge (mu´cize) getirmedin, bu yüzden senin sözünden dolayı tanrılarımızı bırakacak ve sana da imân edecek değiliz.
Diyanet Vakfı
Dediler ki: Ey Hud! Sen bize açık bir mucize getirmedin, biz de senin sözünle tanrılarımızı bırakacak değiliz ve biz sana iman edecek de değiliz.
Edip Yüksel
Dediler ki: "Ey Hud, sen bize kesin bir kanıt ile gelmedin. Biz, sırf senin sözünle dinimizi bırakacak değiliz, sana inanacak değiliz."
Elmalılı Hamdi Yazır
Dediler ki; "Ey Hud! Sen bize açık bir mucize getirmedin. Biz de senin sözünle tanrılarımızı terk etmeyiz. Ve biz sana inanmayız."
Fizilal-il Kuran
Soydaşları dediler ki; «Ey Hud, bize somut bir mucize getirmiş değilsin. Sırf öyle diyorsun diye ilahlarımızı bırakmayız, sana kesinlikle inanmıyoruz.»
Gültekin Onan
"Ey Hud" dediler. "Sen bize apaçık bir belge (mucize) ile gelmiş değilsin ve biz de senin sözünle tanrılarımızı terketmeyiz. Sana inançlı olacak da değiliz."
Hasan Basri Çantay
Dediler ki: «Ey Hûd, sen bize açık bir mu´cize getirmedin. Biz de senin sözünle Tanrılarımızı bırakıcı değiliz. Sana inanıcılar da değiliz».
İbni Kesir
Dediler ki: Ey Hud; sen bize apaçık bir burhanla gelmedin, senin sözünden dolayı ilahlarımızı terkedemeyiz ve sana inanmayız.
İskender Ali Mihr
“Ya Hud! Bize bir delil (mucize) getirmedin ve biz, senin sözünden dolayı ilâhlarımızı terketmeyiz. Ve biz, sana inanmayız.” dediler.
Muhammed Esed
(Soydaşları:) "Ey Hud!" dediler, "Bize (peygamber olduğunu kanıtlayan) açık bir delil, bir belge getirmedin; bu yüzden, senin bir tek sözünle tanrılarımızı bir kenara atıp sana inanacak değiliz.
Muslim Shahin
Dediler ki: «Ey Hûd! Sen bize açık bir mucize getirmedin, biz de senin sözünle ilahlarımızı bırakacak değiliz ve biz sana iman edecek de değiliz.»
Ömer Nasuhi Bilmen
Dediler ki: «Ey Hûd! Sen bize bir beyyine ile gelmedin ve biz de senin sözünden dolayı kendi tanrılarımızı terkedici değiliz ve sana inanan kimseler de değiliz.»
Rowwad Translation Center
"Ey Hûd! Sen bize apaçık bir delil getirmedin, biz de senin sözünle ilahlarımızı bırakacak ve sana iman edecek değiliz." dediler.
Şaban Piriş
-Ey Hûd, sen bize apaçık bir belge getirmedin, biz de senin sözünle ilahlarımızı bırakacak ve sana inanacak değiliz, dediler.
Shaban Britch
"Ey Hûd! Sen bize apaçık bir delil getirmedin, biz de senin sözünle ilahlarımızı bırakacak ve sana iman edecek değiliz" dediler.
Suat Yıldırım
“Ey Hûd! dediler, sen bize açık bir belge, bir mûcize getirmedin.Biz de senin sözüne bakarak tanrılarımızı bırakacak değiliz. Sana asla inanacak da değiliz.”
Süleyman Ateş
Dediler ki: "Ey Hud, bize bir mu'cize getirmedin. Biz senin sözünle tanrılarımızı terk edecek değiliz ve biz sana inanacak değiliz!"
Tefhim-ul Kuran
«Ey Hûd» dediler. «Sen bize apaçık bir belge (mucize) ile gelmiş değilsin ve biz de senin sözünle ilahlarımızı terketmeyiz. Sana iman edecek de değiliz.»
Yaşar Nuri Öztürk
Dediler ki: "Ey Hûd! Bize hiçbir kanıt getirmedin. Senin sözünle ilahlarımızı terk edecek değiliz. Zaten biz sana inanmıyoruz."